ABD Başkanı Donald Trump'ın doğrudan ve uluslararası hukuku hiçe sayan saldırıları karşısında Türkiye, ABD ürünlerini boykot etmeye başladı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Amerika'nın elektronik ürünlerine boykot uygulayacağız. Onların iPhone'u varsa, öbür tarafta Samsung var. Kendi ülkemizde Venus var, Vestel var" ifadesini kullandı.
Akıllı telefonların seçilmesinin sadece sembolik değil, bilinçli bir sebebi de var. Çoğumuz hayatımızın önemli bölümünü ekrana bakarak geçiriyoruz. Yani ses getirecek bir boykot için seçilen ürün popüler etkiye neden olmalıydı.
Sonuçta Cumhurbaşkanı, ABD'yi boykot kampanyasında en değerli ve en bilinen markaya odaklanarak istediğini elde etti. Böylece ABD'yi boykot fikrini herkes duymuş oldu.
Öte yandan ABD Başkanı Trump da Apple'dan memnun değil. Yeterince Amerikalı gibi davranmadığını düşünüyor. Apple'ın iPhone üretimini ABD'ye taşıması gerektiği yönünde açıklamalarda bulunuyor. Ancak Apple iMac Pro özel iş istasyonu dışında üretime sıcak bakmıyor.
Yani Apple'ın ABD'de borsaya kote olması, binlerce nitelikli insanı çalıştırıp önemli miktarda kurumsal vergi ödemesi, ürünü Kaliforniya'da tasarlaması Trump'a yetmiyor.
ÜRETİM İÇİN YATIRIM
Nitelikli insan kaynağı yatırımını Türkiye'de yapan, Türkiye'de borsaya kote olan, üretim için yatırım yapan Vestel ise yerlilik vurgusu yapıyor.
Son dönemde üretim yatırımına başlayan General Mobile da kritik kararlarını Türkiye'de alıyor. Markasını 42 ülkede ihraç ürünü haline getirmek için çabalıyor. Google ile Android One platformunu destekleyen telefonlar konusunda 42 ülkede işbirliği yapıyor. Casper da bilgisayarda küresel rakiplerine karşı elde ettiği başarıyı şimdi akıllı telefonlarla yakalamaya çalışıyor.
Küresel bir şirkette çalışmak kolay. Şirketin merkezinde tüm detaylar belli oluyor. Örneğin bizim pazarımıza girecekse Türkiye'de pazarlama ve satış organizasyonu kurmak yeterli oluyor. Yani Google, Microsoft, Apple gibi şirketlerin işi, bizim markalarınki kadar zor değil.
Zor olan baştan sona bir markanın stratejisini belirlemek, pazarlama, satış ve servis ekiplerini oluşturmak. Yani yerli marka yaratmak.
Üretim ise daha da zor bir iş. Tüketicinin, operatörlerin size güvenmesi şart. Apple, büyük kâr rakamlarına ve marka değerine rağmen Çin dışında üretime sıcak bakmıyor. Çünkü Apple yatırımcıları daha fazla kâr istiyor. iPhone X'un üretildiği Çin, kutu başına sadece 12 dolar kazanıyor.
Bu nedenle üretimi sürekli ve sürdürülebilir kılmak çok daha önemli.
Yani üretime başlamak yetmez, her ay minimum 100 bin satılan telefonu tasarlamak, parça stoklarını kontrol etmek çok kolay değil. Sonuçta Türkiye'de üretelim derken yerli markayı kâr etmediği için kaybetmek bile mümkün.
Bunun için yerli marka kullanımı konusunda düşünce değişikliği şart.
Ayda 1 milyon telefon satılıyor
Türkiye'de 2017'de yaklaşık 12 milyon telefon satıldı. 2018'de adet bazında büyüme olması beklenmiyor. Döviz kurlarındaki dalgalanma en çok akıllı telefon satışlarını etkiliyor.
Türk markaların fiyatları genelde 1000 TL veya 200 doların altında cihazlardan oluşuyor.
Casper, marka yatırımı yaparak bu ortalamayı bin 500 TL'nin üstüne çıkarmayı hedefliyor.
Satışlarda 600 doların üstünde telefonlarda operatör kampanyaları etkili oluyor. Akıllı telefonda pil kadar pil yönetim yazılımı da önemli değer oluşturuyor. Sonuçta akıllı telefonun yetenekleri arttıkça pil ömrünün azalmamasını pil teknolojisindeki gelişmeye borçluyuz.
Çin'de üretse bile Apple yüzde 100 Amerikalı
Bir telefon ne kadar yerli diye sorarsanız, üretimden önce başka sorular var. Hangi ülkede ne kadar eğitimli insan kaynağı yatırımı olduğunu, vergiyi nerede ödediğini, nerede tasarlandığını, nerede borsaya kote olduğunu, toplam maliyetin ne olduğunu ve gelirin ne kadarının ülkede kaldığını sorun. Yerli ve milli rüzgarı altında sizi kandırmaya çalışanlara karşı uyanık olun. Yıllardır marka, servis ve insan kaynağı yatırımını yapan firmalarla günübirlik ortaya çıkan markaları bir tutmayın.
Twitter üzerinden yaptığımız ankette takipçilere Apple iPhone'un nereli olduğunu sorduk. Ankette "iPhone'un tasarlandığı ve borsaya kote olduğu ABD, vergisini ödediği İrlanda, satıldığı dünya veya vatansız mı?" diye sorduk. Aldığımız yanıtlar çok şaşırtmasa da üç saat içinde yanıtlayan 200 kişinin yüzde 50'si Apple'ın Amerikalı olduğunu düşünüyor. Geri kalan ise yüzde 4 İrlandalı, yüzde 19 dünyalı ve yüzde 27'si vatansız olduğuna inanıyor.
Oysa binlerce nitelikli insanı çalıştıran, ürünü Kaliforniya'da tasarlayan, ABD'de borsaya kote olan ve kritik tüm kararları ABD'de alınan Apple yüzde 100 Amerikalı.
1000 dolara satılan iPhone X'un gelirini kim nasıl paylaşıyor? Apple 200'den fazla tedarikçiden yazılım ve donanım ürünü satın alıyor. ABD'li Qualcomm'dan anten, Güney Koreli Samsung'tan ekran, Japon Toshiba'dan bellek, Alman Bosch'tan basınç ve ivmelenme algılayıcı satın alıyor. 200'den fazla tedarikçiden topladığı parçalar ve yazılımlarla Apple iPhone X'un toplam maliyeti 370 dolar. Geriye kalan dağılımı halka açık şirketin borsa rakamlarından bulabilirsiniz. Apple iPhone X'un en pahalı üç parçasını 110 dolarlık Samsung ekran, 35 dolar kamera modülleri ve 33.45 dolar Toshiba flaş bellek yani telefonun hafızası oluşturuyor.
Maliyet açısından bakıldığında iPhone X tüm zamanların en pahalı iPhone'u oldu. Telefonların sadece üretirken değil, uygulama yazılımı konusunda da bir ekosistemi var. Apple iPhone'a indirip kullandığımız uygulamalar her geliştirici veya girişimcinin en büyük rüyası. Türkiye'den veya dünyanın herhangi bir yerinde uygulama geliştirip satan geliştirici veya girişimci de dünyaya ihracat yapma şansı elde ediyor.
Yerli marka bilinci yayılıyor
Telefonun üretimiyle uzun süredir ilgilenen Vestel Venus, iletişimde sürekli yerli olduğunun altını çiziyor.
Ancak ürünün satış fiyatıyla maliyet arasındaki makas çok dar. Biz 370 dolara mal olan iPhone'a 1000 dolar veriyoruz. Yerli markalara ise 250 dolar ödüyoruz. Üretmek değil, üretimi sürdürülebilir kılmak daha önemli. Vestel gibi yerli markalar üretimi Türkiye'de yaparak büyük risk alıyor.
Üretim konusunda henüz parça bazında yan sanayinin geliştiğini söylemek çok zor. Üretim denilince "Hammadde giriyor, akıllı telefon çıkıyor" diye düşünmek hata olur. Fabrikalar üretimden çok, yüzlerce parçanın bir araya gelerek üretim testlerinin yapıldığı tesis olarak anılıyor. Yan sanayinin gelişmesi için de ayrıca destek şart.
Bizim 'yerli marka' diye altını çizdiğimiz konu: Telefonların tüm satış ve pazarlama kararlarının Türkiye'de alınması, Türkiye'de borsaya kote olması, satış ve servis ağının eksiksiz olması... Sonuçta akıllı telefon ölçek meselesi. Eğer dünya ölçeğinde üretiyorsanız, küresel oyuncu olma şansınız var.
Peki tüketici ne düşünüyor? Tam bir yıl önce tüketiciye Vestel, Casper ve General Mobile arasından hangisinin yerli akıllı telefon markası olduğunu sorduğumuzda her 100 kişiden 5'i General Mobile, yüzde 5'i Casper, yüzde 15'i hepsi yerli ve geri kalan yüzde 75'i Vestel'in yerli marka olduğunu söylüyordu.
Geçen hafta yaptığım ankette ise sonuçlar daha farklı oldu. Bu kez son şıkkı hepsi ya da hiçbiri şeklinde değiştirmiştik. Dört saat içinde ankete katılan 165 kişinin verdiği yanıtlara göre yüzde 60'ı hepsi ya da hiçbiri yerli değil demiş. Vestel yerli marka diyenlerin oranı yüzde 22, General Mobile yerli diyenler yüzde 11 ve Casper yerli marka diyenlerin oranı ise yüzde 7 olarak gerçekleşmiş. Yani insanların çoğunun yerli marka konusunda bilgilendiğini söyleyebiliriz.
Ancak yüzde 40'lık önemli bir bölüm üçünün de yerli marka olduğunu bilmiyor.
Telefonda yerli katmadeğer için büyük işbirliği
Türk Telekom ve Vestel işbirliği mağazalarda tüketicinin karşısına çıkıyor. Vestel, bini aşkın mağazasında Vestel Venus akıllı telefonlarının satışını Vestelcell mobil iletişim markasıyla Türk Telekom altyapısı üzerinden gerçekleştirecek. Vestelcell ile Vestel Venus akıllı telefonlarının satışına yıl sonunda başlanması hedefleniyor.
Türkiye ekonomisinin zor bir sınavdan geçtiğini belirten Türk Telekom Pazarlama Genel Müdür Yardımcısı Hakan Dursun, "Biz üzerimize düşeni her alanda yapmaya devam ediyoruz. Ülke ekonomisine katma değer yaratacak milli kalkınmayı hızlandıracak yerli ürün ve projelerimizle devletimizin ve milletimizin yanında yer alıyoruz. Bu kapsamda Türkiye'nin gurur kaynağı markalarından birisi olan Vestel ile işbirliğimizin ilk adımı olarak karşılıklı iyi niyet anlaşması imzaladık. Türkiye'nin her biri alanında lider iki milli değeri Türk Telekom ve Vestel'in güçlerini birleştirmesinden doğacak sinerji ile ülke menfaatleri doğrultusunda yerli ürün ve teknolojilerin kullanımını arttırmayı hedefliyoruz" dedi.
Türk Telekom ile yaptıkları iş birliği ile tüketicilere yeni bir deneyim sunmayı hedeflediklerini belirten Vestel Ticaret Genel Müdürü Ergün Güler de şöyle konuştu:
"Vestel olarak sadece üretim yapmıyor, bu ülkenin ekonomisine de katkıda bulunuyoruz. 2014 yılında üretmeye başladığımız Türkiye'nin ilk yerli akıllı telefonu Venus, bu açığın kapanmasında önemli rol oynuyor.
Akıllı telefon üretim sürecimizde her zaman yüksek teknolojiyi erişilebilir fiyatlarla müşterilerimize sunmayı hedefledik. Venus her geçen gün kendini geliştirerek dünyadaki rakiplerine kafa tutuyor. Ürettiğimiz teknolojinin yanı sıra TürkTelekom ile yaptığımız bu işbirliği ile tüketicilerimize artık katma değerli hizmetler de sunacağız. Türk Telekom alt yapısını kullanacağımız Vestelcell, Venus akıllı telefonların tamamlayıcısı olacak.
Bu yeni işbirliği dışa bağımlılığı azaltmak, teknolojide yerli alternatifler yaratmak adına ülke ekonomisi için çok büyük bir adım. Vestel olarak temennimiz; milletimiz yerli telefon kullansın, iletişimini bu toprakların gururu ürünlerle sürdürsün."