Hayal ettiğimiz teknolojik yeniliklerin mümkün olduğu günler yaşıyoruz... Sıcak havalarda serinlemek için havuz kenarına oturdunuz. Şimdi ayaklarınızın hatta elinizde tuttuğunuz telefonun su içinde olduğunu düşünün. Üstelik telefonun akıllı kalemini su altında kullanabiliyorsunuz. Tam beş yıl önce Apple'ın düşündüğünün tersine, dokunmatik ekranlarla kalemlerin ilişkisinin ölmediğini düşünen Samsung, Galaxy Note serisiyle karşımıza çıktı. Yaklaşık 10 milyon adet (Wikipedia) satış rakamına ulaşan Galaxy Note'un ilk nesli yeni bir segmentin de habercisiydi. Şirket kağıt kalem uyumunu dokunmatik ekranlarda yaşamaya devam edeceğine inanıyordu. Bugün karşımızda kağıt kalem deneyimine en yakın model Galaxy Note7 var.
SUYA YAZI YAZMAYA BENZER
Yeni Note serisinin en dikkat çekici özelliği suya dayanıklı olması. Yani maksimum 1.5 metre suyun altında ve 30 dakika kalabiliyor. Bundan fazlası için şirket garanti veremiyor. Üstelik su altında yazı yazıp, bunu sosyal medyada veya WhatsApp üzerinden arkadaş grubunuzla paylaşabilirsiniz. Şimdi aklınıza "Neden bunu yapmak isteyelim ki?" diye bir soru gelebilir. Bunu normal bir durum olarak değil de, olağanüstü bir durum olarak düşünün. Üstelik henüz suyun içinden konuşun demiyoruz. Ancak suyun içinden fotoğraf çekip paylaşmak isteyenlerin az olmayacağına eminim. Yani imkansızı başarmak gibi bir his bu. İnsanlar sadece bu deneyimi paylaşmak isteyebilir. Fotoğrafı çektiniz ve suya dayanıklı akıllı kalem S Pen ile üstüne not aldınız ve paylaştınız. Bu yaşadığınız deneyimi de farklı kılacaktır.
ÇEVİRİ KALEMİN UCUNDA
Galaxy Note7 sahip olduğu S Pen'in farklı yetenekleri de var. Diyelim ki, turist olarak gittiğiniz ülkenin dilini bilmiyorsunuz. Oturduğunuz bir restoranda İngilizce menü yok. Restoranın web sitesine Note7 ile bağlandınız. Kalemin kenarındaki butona bastığınızda size Türkçe çevirisini yapacaktır. Aslında Google Translate uygulamasının kalemle birlikte sunulduğu bir hizmet bu. Kalemle seçtiğiniz kelimeyle yemeğin balık ya da et olduğunu, içinde domuz eti olup olmadığını görebilirsiniz. Bu basit çözüm bile akıllı telefonun iyi bir kullanıcısı olacağımızı gösterir. Akıllı telefon, mavi, siyah, gümüş ve altın renklerde satışa sunulacak.
DENİZ SUYUNDA TUZ TEHLİKESİ
Su altında 1.5 metre kalır denilince deniz suyunu bilinçli olarak test etmeye kalkmayın. Peki her şeye rağmen, telefon denize düşemez mi? Pek tabii ki olabilir. Ancak tuzlu suyun aşındırma gücü yüzünden deniz suyuna girdikten sonra cihazı yıkamanızda fayda var. Çünkü tuz en güçlü aşındırıcılardan biridir.
Gözümden nasıl tanıyor?
İnsanların doğumdan 18 aylığa kadar iris tabakası oturuyor. 18 aydan sonra her insan farklı iris tabakasına sahip oluyor. Akıllı cihaz bir saniyenin altında bir sürede tanıyor. Göze gönderdiği ışığın yansımasından gelen değer her insanın şifresini oluşturuyor. Bazı kişisel dosyalarınız için göz tanımalı şifreler oluşturabiliyorsunuz. Karanlıkta bile çalıştığından yüz tanımadan daha başarılı. Ayrıca alışverişte Samsung Pay gibi uygulamalarda şifre yerine kullanılıyor. Ancak gözlük ve lens kullananlar için bazı durumlarda tanıma sorunu yaşıyor. Ölü insanın gözünü tanımıyor.
Avuç içine çok rahat oturuyor
Galaxy Note 7 avuç içine diğer modellere göre daha rahat oturuyor. Çünkü cam ve metalin iç içe oturmasını sağlayan mühendislik önemli aşama kaydedilmiş. Göz tanıma özelliği yüz tanımaya göre daha başarılı. Ancak parmak izi kadar pratik olmayabiliyor. Suya dayanıklı olması daha rahat kullanım sunuyor. Gerçekten farklı bir deneyim.
Ağırlığı ne kadar?
Note 4: 176 gram Note 5:171 gram S7 Edge: 157 gram iPhone 6s Plus 192 gram Note 7: 169 gram