Bu aralar İstanbul sevdalılarının, özel olarak da Boğaziçi ve Üsküdar tutkunlarının gündeminde olan bir proje var. Ben de Boğaziçi kıyısında, Paşalimanı'nda oturan bir Üsküdarlıyım. Dolayısıyla bu proje benim ailemi de doğrudan ilgilendiriyor.
Proje şu: Semtimizin parkı olan Paşalimanı Parkı'na beş yalı yapılması planlanıyor. Peki nerden çıktı Paşalimanı'na yeni yalılar yapma projesi? Anlatalım...
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, günümüze kadar ayakta kalamayan ancak tarihi değer taşıyan binaları orijinaline sadık kalarak inşa etmeyi planlıyor. Bu kapsamda altı ay önce başlayan kazı çalışmaları sonucu iki tarihi yalıya ait kalıntıya ulaşıldı. Serasker Hüseyin Avni Paşa ve Arapzade yalılarının yanı sıra üç tane daha yalının aynı bölgede olduğu öğrenildi. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın onay vermesi halinde Üsküdar Paşalimanı Parkı'na bu beş yalı inşa edilecek. Ancak böyle bir çalışma yapılması bizim semtin bir kısmı tarafından eleştiriliyor, bir kısmı ise halkın denizle irtibatının kesilmemesi ve halkın yararının gözetilmesi koşuluyla olumlu bakıyor. Zira yalıların yapılacağı Paşalimanı Parkı, Üsküdar sahilinde halka açık tek park. Semtimizin internet sitesi www. bölge halkının şikayetlerini dile getiriyor... uskudarli.com da
Bu hafta içi İstanbul Sevdalıları Deneği'ni kurduğumuzu da bilen Üsküdar ve Kuzguncuk mahalle sakinleri benim de kapımı aşındırdı. Bana "İlk olarak kendi semtine sahip çık lütfen!" diyorlar. Haklılar!
Parkın yıkılacak olmasının kabul edilemez olduğunu savunuyor Paşalimanı'nda oturan bir kısım aileler. Çocuklarının oynayabileceği başka bir parkın mevcut olmadığından yakınıyor. Bölge esnafı da işlerinin bozulacağı endişesini taşıyor.
Öte yandan bu konuda Belediye yetkililerini de aradım. Onlar ise yapılan çalışmaların mevcut yeşil alanın dörtte birini kapsadığını ve çalışmalar sonucunda bu alanların tekrardan kullanıma açılacağını söylüyor...

BOĞAZİÇİNİ KORUMA KANUNU DEĞİŞMELİ
Şehir Plancıları Odası Başkanı Tayfun Kahraman, Boğaz'ın yapılardan arındırılması gerekirken yapılaşmaya açılmasının Boğaziçi Koruma Kanunu'na ters olduğunu söylüyor. Fakat İstanbul'un mahvolmasında en az belediyeler kadar problemli bir tarihe sahip olan bu odaların unuttuğu bir şey varki bu yanlış kanun yüzünden bir sürü Boğaziçi'ne yakışmayan kepaze bina da aynen muhafaza ediliyor. Bunlar yıkılıp yerine mimari özelliğe ve güzelliğe sahip yapılar inşa edilemiyor... Boğaziçi'ni Güzelleştirme Kanunu olarak o kanun yenilenmek zorunda...
İstanbul üzerine kitapları ve çalışmaları olan,İstanbul ve Boğaziçi sevdalısı bir kültür adamı kimliği de olan Marmara Üniversitesi Siyasal Bilimler Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Recep Bozlağan ise bu projeye olumlu yaklaşıyor. Şöyle diyor Bozlağan:
"Çalışmayı ilk duyduğum günden beri kanaatim olumlu. O konaklar birilerine peşkeş çekilmeyecek. Halka açık sosyal tesise, kültür merkezine dönüştürülecek. Onların bahçelerinde insanlar denizi seyredip, bir şeyler yiyip içecek. Sonuçta Büyükşehir Belediyesi'nde çalışan birinin ikametgahı olmayacak. Tarih canlandırılacak."
Eğer Paşalimanı Parkı'ndan çıkan tarihi yalıların malzemeleriyle yapılacak yalılar bu şekilde halka açık kültür merkezi olacaksa ve yalıların arka yüzlerinde de çocuk parkı olmaya devam edecekse bu projenin üzerinde düşünülmesi gerekir bence... Öte yandan beş yalı birden yapılması şart değil. Orada halkın Boğaz'la doğrudan temasta bulunabileceği bir park alanı muhakak olmalı. Zaten o parkın sahile kıyısı geniş; her santimetresini yalılarla kapatmak gibi birşey yapmak saçmalık olur.
Yapılan yalılardan biri kültür merkezi, biri sosyal tesis, biri de şeffaf açık arttırmayla satılacak bir şahıs yalısı olur... Çok yüksek bir finansal kaynağın tek bir yalıdan bile sağlanacağından şüpheniz olmasın... Oradan gelen finansla hem şu an her tarafı çarpık çurpuk haldeki berbat park çok güzel hale getirilir hem de biz Paşalimanı- Kuzguncuk halkının yararlanacağı çok güzel iki halka açık yalı mekanı ve bir de sahil parkı kazanılır. Kazılarda bulunmuş tarihi yalı malzemeleriyle o yalıları aslına uygun olarak yeniden yapmak o mekanı aynen böyle bırakmaktan daha iyidir. Ama öte yandan tüm park alanını yalılarla kapatıp, bu yalıların da tamamını şahıslara satmak da bu semtin halkına hakaret olur. O işte gerçek anlamda rantçılıktır! Ama projenin böyle olmadığını biliyorum. İstanbul sevdalıları bu projeyi de denetlerlerse böyle bir ihtimal hiç kalmaz.
Öte yandan Boğaziçi'ni Boğaziçi yapan da biraz yalılardır... Keşke bütün o sonradan kötü yapılan yalıların yıkım ve estetik şekilde yeniden yapım kararı alınabilse... Orada oturanlar da birkaç yıl cefa çeker ama çok daha güzel ve değerli yerlerde otururlar...

AKILLI MUHALEFET YAPILMALI
Paşalimanı-Kuzguncuk sahili aynı zamanda Baştımar Yalısı demektir. Yıkılan kısımları bu kazılar sırasında yeniden bulunan Arapzadeler Yalısı demektir. Heykeltıraş İhsan Bey Yalısı demektir. O muhteşem Pembe Yalı yada diğer ismiyle Fethi Ahmed Paşa Yalısı demektir. Bugün sadece bir kısmı kalsa da Kamil Paşa Yalısı demektir. Art Nouveau tarzıyla Madam Agavni Muratyan Yalısı demektir. Ve restore edilmeyi bekleyen Halil Haşim Bey Yalısı demektir...
Bu proje kapsamında yapılacak tarihi yalıları, kültür merkezinin rıhtımından düzenli kalkacak 'Yalılarla Boğaziçi' gezileri de finanse edilebilir bence. Boğaziçi semtlerinin çocukları denizden tekneyle de Boğaz'ı gezip inci gibi yalılar hakkında çok küçük yaştan bilgi ve görgü sahibi olmalı... İstanbul sevgisi ve bilinci biraz da bu yaşlardan verilmeli...
Kuzguncuk Mahalle Muhtarı Ali Faik Kaptan ve tüm semt halkı itirazlarını haklı yerlerden yapmalı ve 'İstemezük'çülük yerine projeyi kamu yararına döndürecek şekilde muhalefet etmeli bence...