İstihbarat, dünyanın en eski iştigallerinden biridir. Ve -kadınların bu kadim mesleğe katkılarından bağımsız olarak- askeri ihtiyaçlardan doğduğu için tıpkı avlanmak, savaşmak gibi özünde 'eril' bir faaliyettir. Bununla birlikte istihbarat, tarih öncesi zamanlarda bile kadınların da dâhil olduğu bir iş olagelmiştir.
İlkel toplumlarda büyücüler, istihbarat işlerinde kullanılırdı. Ve büyücülerin çoğu da kadındı. Kadın büyücüler klan liderlerinin bilhassa savaşlar öncesinde geleceği görmek için başvurduğu kişilerdi.
Bu yazıda 8 Mart Dünya Kadınlar Günü vesilesiyle tarihin en ünlü kadın casuslarını yazacağız. Casusluk tarihini bilmeyen birine bile Birinci Dünya Savaşı yıllarında, hatta tüm zamanlarda adı en çok anılan kadın casus kimdi diye sorarsanız kuvvetle muhtemel Mata Hari (1876-1917) yanıtını alırsınız. Ancak asıl adı Margaretha Zelle olan bu kadının, casusluk tarihinde bu kadar ün kazanması, onu yargılayan Fransızların stratejileriyle ilişkilendirilir. İstihbarat uzmanı Amerikalı yazar Ernest Volkman'a göre Zelle, aslında sanıldığı kadar güzel, çekici ve başarılı bir casus değildi. Onu bu kadar büyüten Fransızlar'ın cephelerdeki yenilgilerini bu kadının üzerine atmalarıydı.
Tarihteki kadın casusların en başarılısı olan Gertrude Bell; öldükten sonra geride 9 kitap, 16 günlük, 7 bin fotoğraf, bin 600 mektup ve çok sayıda şifreli casus belgesi bıraktı. Fakat geride bıraktığı en büyük 'eser', parçalanmış Osmanlı toprağında yer alan Irak'ın bugünkü haritasıydı.
Casusluk tarihinde dikkat çekici çiftler de vardır. Amerikan Merkezi İstihbarat Teşkilatı CIA'in gözbebeği olan bir Amerikalı çift, espiyonaj tarihinde en çok ödül alan karı-koca oldular. Bu çiftin öyküsü; Brad Pitt ve Angelina Jolie'nin oynadıkları karı koca ajan Mr. and Mrs. Smith filmindeki öyküsünü andırır. Ancak filmden farklı olarak bu çift, meslek hayatlarının tamamı boyunca Mr. ve Mrs. Smith gibi kendi aralarında bir rekabete, çatışmaya girmemiştir. Bilakis, henüz evlenmeden önce, ancak ilişkileri varken pek çok operasyonda birlikte çalışmışlardır.
Kadın ajan Jonna Hiestand Mendez 27 yıl boyunca CIA'e çalıştı. Kılık değiştirme, kimlik dönüşümü ve gizli görüntüleme işlerinde uzman olan Mendez de tıpkı kocası gibi pek çok ödül aldı.
YAKIN TARİHİN BAL TUZAĞI OPERASYONLARI
Yakın tarihin önemli kadın ajanlarından biri 'Kızıl Ajan' olarak nitelendirilen Rus Anna Chapman'dır. 2001'de bir İngiliz ile evlenerek Londra'ya yerleşen Chapman, 2005 yılında New York'a taşındı. Hem iş kadınlığı yapıyor, hem de Rusya'ya istihbarat sağlıyordu. 2010 yılında FBI, Anna Chapman'dan şüphelendi ve ona tuzak kurdu. Chapman tutuklandı, sonra ABD ile Rusya arasında yapılan anlaşma gereği ülkesine iade edildi.
Kimi kadın ajanlar, tarihte 'Bal Tuzağı' adı verilen operasyonlardan da sık kullanılmıştır. Hakkında çok fazla bilgi bulunmayan İngiliz casus Hempher Vahhabiliğin temellerini atarken mezhebin kurucusu Muhammed bin Abdulvehhâb'a da Bal Tuzağı kurulmuştu. Bir İngiliz kadın casus tarafından... İstihbarat tarihindeki meşhur Bal Tuzağı operasyonlarından biri de 1987'de gerçekleşti. İsrail'in nükleer sırlarını Ekim 1987'de İngiltere'de Times gazetesine ifşa eden Yahudi casus Mordehai Vanunu'ya 'Bal Tuzağı' kuran kadın, bir Mossad ajanıydı. Vanunu, kadının telkinleriyle 'Tatile gidelim' bahanesiyle götürüldüğü Roma'da İsrail istihbaratının güvenli evinde iğneyi yedikten sonra gözünü Tel Aviv'de açtı.Türkiye'de sivil bir kadının istihbarat operasyonuna dâhil edildiği bir olay da 1990'lı yılların ortalarında gerçekleşti. Bir Avrupa ülkesindeki suikast operasyonunda 'derin devleti yengesi' profilinde biri olan G. N. adlı kadın da görev aldı. Bu operasyondan istenen sonuç alınamadı.
İki cümleyle toparlayayım: İstihbaratta kadınların etkisi giderek artmaktadır. CIA'de Gina Haspel örneğinde gördüğümüz üzere yakın gelecekte kadın istihbarat patronlarının sayısının artması da şaşırtıcı olmayacaktır.