Kahkaha? Yok!
Bir kenara not etmelik, arşivlik bir diyalog? Yok!
Yürekte kopuveren, tavsiye etme 'hadi çabuk gidin' deme coşkusu? O da yok!
Ayakta alkışlama isteği? O zaten yok!
Peki ne var?
Maalesef hayal kırıklığı var.
Sık sık "bitse de gitsek" düşüncesiyle saate bakmak var.
Bir film boyu beklemek beklemek, ama sonunda kavuşamamak var.
Müthiş bir emek var, şahane çekilmiş sahneler var, zekice düşünülmüş detaylar var ama... ama... ve de ama...
'Yahşi Batı'yı izlediğimden beri ellerim bomboş yüreğimde bir sızı.
Koskoca bir yapımdan, koskoca Cem Yılmaz'dan çıka çıka böyle bir film mi çıktı yani.
Tamam! Çok para harcamışlar. Tamam! Sanat yönetmeni coşturmuş. Tamam! Besbelli yönetmenimiz Ömer Faruk Sorak elinden geleni ardına koymamış fakat yine de olmamış olmamış.
Neden? E hikâye akmıyor be usta!
Cem Yılmaz hafta sonu çıkan bir röportajında "Bir film boyunca gülünmez ki" gibisine bir şeyler söylemiş. Doğru! Ama bir film boyunca Cem Yılmaz şöyle içi dolu, bomba gibi, tadından yenmez üç beş espri de yazamaz mı?
Gelmiş geçmiş en zeki, en parlak abilerimizden Cem Yılmaz'ın 'Türkler kovboy olursa'nın ötesinde bir önerme aklına gelmez mi?
Şimdi çıkıp da "mesaj kaygımız yoktur" muhabbetine de girilmesin lütfen. Önermesi olmayan bir film film değildir ki...
Ne güldürüyorsun, ne anlatacak bir derdin var... Böyle Cem Yılmaz olur mu? Kimse gişeye sığınmasın. İsterse ay sonuna kadar 5 milyon seyirci gitsin. Tabii gideceğiz. Kaç tane Cem Yılmazımız var? O ne yapsa izleyeceğiz, peşinden gideceğiz fakat bu taraftarın filmden çıktığında elinde kalan gerçeği değiştirmiyor işte.
Cem Yılmaz bizi hayal kırıklığına uğratıyor. Cem Yılmaz gişe kaygılarına hapsolmuş, reklam ve sponsor dünyasına tutsak olmuş, sıkışmış, kalmış, kolay yoldan çıkmaya korkar bir resim çiziyor.
Böylesine büyük bir yetenek, böylesine heykelini dikmek istediğimiz bir abimiz, "hadi kalkın gidelim" dese milyonları peşine takacak kişi fena halde beni üzüyor. Yerinde sayıyor hatta geri sarıyor.
"Orada bir Cem Yılmaz var uzakta, o Cem bizim Cemimizdir" türküsüyle bu yazı da son buluyor. Kavuşmak dileğiyle...