Dünya enflasyon ve resesyon kıskacında... Bu tablo daha fazla işsizlik demek. Ve maalesef işsizlikten en fazla payını alan da kadınlar. Pandemide daha fazla kadın işsiz kaldı. Bir yandan da pandemi sonrası esnek çalışmanın hayatımıza girmesiyle belki kadının şartları rahatladı ama bu görünürlüğünün azalmasına ve evdeki yükün artmasına neden oldu. Sadece bu değil elbette. Yeryüzündeki her savaş, kadınlar için birden fazla alanda kayıp, yıkım ve göç demek. Mülteci kadınlar bugün dünyanın pek çok şehrinde zorluk çekiyor. Bu değişen koşullarda şehir koşullarının yani modern zamanların baskıları da var. Kıyafeti, örtüsü, kilosu, aile baskısı, mahalle baskısı, patron baskısı, mobing, cam tavanlar derken kadın bambaşka yüklerin altında kendini korumak ve varolmak derdinde... Bu çağın kadın fotoğrafı, hep eleştirilen ama her şeye rağmen adalet peşinde koşan kadın.
Kadın ve Demokrasi Derneği'nin 5. Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi öncesinde KADEM Mütevelli Heyeti Başkanı Sümeyye Erdoğan Bayraktar ve KADEM Başkanı Saliha Okur Gümrükçüoğlu ile buluştuk. Zirvenin bu yılki teması "Kültürel Kodlar ve Kadın" aslında tam olarak yukarıda anlattığım sıkışmışlığı ele alacak.
Dünyaca ünlü isimlerin yer alacağı zirvede doğudan batıya modern zamanlardaki kültür kodları da geçmişten gelen kültürel mirasların etkileri de tartışılacak. Bayraktar ve Gümrükçüoğlu ile konuşurken neden bu konunun seçildiğini de çok net bir şekilde anlıyorsunuz. Kadını bir kalıba sokmaya çalışan o kodlar, KADEM'i de kalıba sokmaya çalışıyor aslında. KADEM de her attığı adımla her cepheden eleştiri alan hatta kimileri tarafından linç edilmeye çalışılan ama her şeye rağmen bildiği doğruları savunmaya devam eden bir dernek.
Bayraktar "Bir yandan ailemizi korumak bir yandan kamuda var olmak bir yandan sosyal hayatta olmak istiyoruz. Bir tarafta 'kadın evde dursun' bir tarafta 'kadın çalışsın' diyenler var. O kadar basit değil. Bırakın kadınlar istediklerini yapsınlar. Toplumun yarısı sistematik olarak sorun yaşıyorsa tüm toplumun sorunudur. Kadınların sorunlarını görelim ve hakkıyla çözelim" dedi.
Gümrükçüoğlu ise "Kadın alanında söylenmeyeni söylemek yapılmayanı yapmak istiyoruz. Kadınla ilgili iş çok zaman az. Tüm tartışmalara ve işbirliklerine açığız. Eleştirileri kabul edebilirim ama saygıyı aşmamak ve zihnimi okumadığınız sürece" diyerek hukukçu kimliğiyle net konuştu.
Elbette sohbet başörtüsü konusuna da geldi. "Bir daha bu topraklarda başörtüsü sorununun olmasını istemiyorum" diyen Gümrükçüoğlu, "Bir daha kimsenin gündeme getirmesini istemiyorum. Bunu paravan yapmalarını, kullanmalarını istemiyorum" diye konuştu. Bayraktar ise "Siyasi partilerin başörtüsünü kullanması samimi değil. Sanatta özel sektörde pek çok alanda ayrımcılığa devam ediliyor. Yanlarına bir iki başörtülü alıp fotoğraf çektirmek işi çözmüyor. Bakın yönetim kurullarına. Kadın zaten az, başörtülü kadın hiç yok" dedi.
Kadınla ilgili konuşulacak çok konu, kadınların söyleyeceği çok söz var. 4-5 Kasım'da bu zirveden yine çok şey öğreneceğiz.