Bugün hem tarım hem de ekonomi için önemli bir gün. Tarım Şurası toplanıyor. Toplantı deyip geçmeyin. Değişim başlıyor. Türkiye tarımda dünyanın en büyük 7'nci ülkesi. Tarımsal hasılada Avrupa'da liderlik için Fransa ile rekabet halinde. Ama geçmişteki başarı geleceğin garantisi değil. Nüfusun 2040'da 100 milyonun üzerine çıkması bekleniyor. % 50 daha fazla gıda ihtiyacı olacak. Bir de artan dünya nüfusu var ki o tablo, gelecekte gıda savaşlarını gösteriyor.
Haksızlık etmeyelim çok verimli topraklarımız ve önemli bir üretimimiz var ancak Türkiye'nin hem kendi hem de dünya nüfusu için daha üretken olması şart.
Malesef son yıllarda tarımı, enflasyonla, patates-soğan fiyatlarıyla yani tarladan sofraya zincirdeki haksız kazançlarla, kırsalda toprağı beğenmeyip şehirde bina güvenliği sağlamaya göçen gençlerle andık.
Bugün toplanacak Tarım Şurası ile tarımı, gelecek 25 yıla ışık tutacak 5 yıllık planla anacağız.
Şura öncesi Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli ile biraraya geldik. 81 ilden 23 bin fikrin tartışılacağı Şura'dan çok büyük beklentileri var. Hassasiyetini şu sözlerden anlayabiliyoruz: "4 çocuğum var. En küçüğü 6 aylık. O, 22. yüzyılı görecek nesilden. Onların geleceği için plan yapıyoruz." Bakana göre her ürünü üretmek zorunda değiliz ve önümüzde Hollanda gibi bir örnek var. Tarım hasılası 20 milyar dolarken 100 milyar dolar ihracat yapıyor. Türkiye'nin hasılası 44 milyar dolar. Yani örnekten yola çıksak sadece tarım ihracatı 200 milyar dolar olurdu. Şura'da sıfır kilometre yani ürettiğin yerde tüket yaklaşımından kadın çiftçilere, destek politikalarından yepay zekaya pekçok konu masaya yatırılacak. Seri üretime uygun modelleri üzerine çalışılan yerli elektrikli traktör prototipi de katılımcıların beğenisine sunulacak. Bu arada hal ve perakende yasaları da Şura'dan sonra gündeme alınacak.
Bakanla konuşurken iki konu özellikle dikkatimi çekti. Çiftçi Kayıt Sistemi yazılımı üzerinde çalışılıyor. Bugün sebze gibi bazı ürünlere destek verilmediği için kimin ne ektiği bilinemiyor. Örneğin İzmir'de ekilen toprakların üçte biri kayıtlı. Ama artık teknoloji var. Türkiye'nin her parseli dijitize edildi. Ekilip ekilmediği tespit edildi. Gelecek yıl renklerden ürün desenleri belirlenecek. Destek ve yönlendirme de buna göre yapılacak.
İkincisi balon balıkları. Son dönemde özellikle Akdeniz sahil şeridinde sayısı artan balon balığının derisi yeni bir kanser ilacının üretiminde kullanılıyor. Bakanlık sahilleri tehdit eden balon balığının ihracatına başlıyor. Kanada tanesi 10 dolardan 5 bin ton istiyor.