Almanya, Türkiye'nin en büyük ticari ortağı…

O yüzden Almanya'da Federal Meclis'in 100 yıl sonraki hesaplarına 1915'i bahane etmesi tam bir dost kazığı…

Ama bu bir ilk değil.

Bu sözde soykırım tasarısı, artık Türkiye'ye "gözünün üstünde kaşın var" demenin bir başka yolu… Ve maalesef bu dost kazıkları her geçen gün artıyor. Ermeni diasporası, onayı ilk kez 1965 yılında Uruguay'da aldırdı. 1965'ten bu yana Uruguay'ı 24 ülke daha takip etti.

**

Yurtdışında 73 ülkede yaşayan 6 milyonu aşkın Türk var. Yaklaşık 4,6 milyonu Batı Avrupa ülkelerinde, 400 bin Türk Kuzey Amerika'da, 200 bin Ortadoğu'da, 150 bin de Avustralya'da… Birçoğunun kayıtlı olmadığını da unutmayalım.

Almanya'da 3 milyon Türk'ün yaşadığı tahmin ediliyor. Üstelik sadece işçi olarak değil. Avrupa'da iş yapan 150 bin Türk girişimci 70 milyar Euro'luk ciroya imza atıyor. Hatta bir kısmı da Almanya vatandaşı olarak… Almanya'da Ermeni nüfusu ise yaklaşık 60 bin kişi…

Almanya'nın Türk diasporasının en güçlü olduğu ülke olması gerekmez mi? Neden bunca dernek, işadamı ve sivil toplum kuruluşları bu kararlara engel olamadılar?

Demek ki artık işin duygusal yanından öte "tamamen duygusal" yani lobicilik yönünü görmeliyiz.

***

ABD bu konuda önemli bir örnek… ABD'de lobicilik vasıtasıyla ABD yönetimini ve Kongre'yi kendi çıkarları doğrultusunda karar çıkarma çalışması bir endüstri olarak kabul ediliyor. Lobicilikle ilgili 1940'larda çıkarılan yasalarla da, lobi şirketleri kimden ve ne kadar para aldığını açıkça bildirmek zorunda. Washington'da 120 bin lobici ve 8 bin lobi şirketi lobicilik yapıyor ve bütçelerinin 5 milyar doları bulduğu söyleniyor.

Dünyanın önde gelen şirketleri de her yıl lobi şirketlerine ciddi oranlarda kaynak ayırıyorlar. Örneğin geçtiğimiz yıl Google'ın lobi faaliyetlerine yaptığı harcama yaklaşık 18 milyon dolar.

***

Türkiye de yurtdışında lobi faaliyetleri için şirketlerle anlaşıyor. 2007 yılında DEİK bünyesinde kurulan Dünya Türk İş Konseyi ise yurt dışında dağınık örgütlenmiş olan başarılı, Türk lobiciliğinin yurt dışında etkin olması için çaba gösteren Türk girişimcileri tek çatı altında toplamayı amaçlıyor. Yaptığı toplantılarla da bu konuda bilinci artırmada etkisini arttırdığı görülüyor.

Ancak Türkiye'nin sadece bu şirketler ve STK'ların faaliyetlerinin ötesine geçmesi gerekiyor.

Bu sadece siyasi olarak değil, dünyanın en güçlü 10 ekonomisi arasına girmeyi hedefleyen bir ülke için çok stratejik de bir konu çünkü.

Konuştuğum uzmanlar, Türkiye'de bir lobicilik yasası ve yurtdışında Türk bir lobi şirketi kurmanın önemli bir adım olacağını vurguluyor. Diasporanın daha güçlü bir iletişim stratejisi oluşturması da şart.