CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 11 yıl sonra ve bütün ekonomik zorluklara rağmen Türkiye'ye "tek başına CHP iktidarı" vaat edemediği gibi, "tek adam" olduğu partiyi de siyaset üretmeden "savrulmalarla" yönetiyor. Bu da parti içindeki iktidar kavgasının bitmediği anlamına geliyor. Hâlâ CHP içinde birkaç grup var ve onlar arasında çok değil bir hafta önce yazdığım gibi; "Büyük Kavga" yaşanıyor.
Bir yanda Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş gibi belediyeciler ile belediyeci olmayan Oğuz Kaan Salıcı, Engin Altay, Bülent Tezcan ve Özgür Özel gibi siyasetçiler arasında 2023 sonrasına ilişkin "Parti kime kalacak?" kavgası var.
Diğer yanda da İstanbul örneğinde olduğu gibi, hem İmamoğlu-Kaftancıoğlu arasında hem de Erdoğan Toprak ile Ataşehir Belediye Başkanı Battal İlgezdi gibi belediye başkanları arasında "yereli" kaptırmamak kavgası var.
Kim kiminle hareket ediyor, kim kimin altını oyuyor belli değil ama büyük bir kavga olduğu kesin.
Geçen pazar günü bu kavganın ilk raundu İstanbul'da yaşandı. Ve çok ilginçtir, Sultanbeyli ve Ümraniye ilçe kongreleri geçen pazar günü yapıldığı halde CHP'yi sütliman göstermek isteyen fondaş medya ne o kongrelerdeki kavgayı gördü, ne de "kayyum" atanan Anadolu illerinde yaşanan kargaşayı.
Oysa bir hafta önce İstanbul'daki CHP ilçe yönetimlerinin zorla istifa ettirildiğini yazmış ve "Büyük Kavga" beklendiğini işaret etmiştik. Dediğimiz gibi de oldu. CHP'de büyük bir kavga yaşandığını Ümraniye ve Sultanbeyli ilçe kongreleri gösterdi. Arkası da gelecek. Sırada başka ilçeler de var.
Ama önce şu iki kongrenin ortaya çıkardığı çarpıcı tabloya bakalım. CHP İstanbul'da güçlü görünen iki isim var: İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ve İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu. Birinin arkasında küresel İstanbul sermayesi, ötekinin arkasında da Kılıçdaroğlu ve örgütten sorumlu yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı var...
Ama CHP örgütü yok.
Büyük ihtimalle de bunun nedeni, Alevi taban ile İmamoğlu ve Kaftancıoğlu arasında adı konmamış bir hesaplaşmanın yaşanıyor olması. Bu konunun birkaç kez Kılıçdaroğlu'na iletildiği de kulislerde konuşuluyor.
Son iki kongrenin sonuçları da kavganın bu eksenle birlikte CHP'yi yönetme tarzıyla ilgili olduğunu doğruluyor.
Çünkü İmamoğlu ve Kaftancıoğlu gelecek nedeniyle birbirlerinin altını oysalar da son iki ilçe kongresinde birlikte hareket ettiler. Hatta İBB adına Hamidiye Su Yönetim Kurulu Üyesi Yusuf Erciyas'ın, delegelere "iş vaadiyle" baskı yaptığı bile iddia edildi.
Buna rağmen sonuç değişmedi. İkisi de kaybetti.
Peki, kime karşı kaybettiler? Sadece görünen iki ismi sayalım: Erdoğan Toprak ve Battal İlgezdi...
Bu aslında tek aday olarak "zorla" Kaftancıoğlu'nu il başkanı seçtiren Kılıçdaroğlu'na da, başka partilerde kendisine taban arayan İmamoğlu'na da CHP tabanının bir uyarı mesajı. Herhalde onlar da bunun farkında ki, Kılıçdaroğlu sürekli "dostlara" vurgu yaparken, İmamoğlu da bir yandan İP'e selam çakıyor, öte yandan İstanbul Büyükşehir olanakları üzerinden kendi kadrosunu oluşturuyor.
Siyaset üretmeden, iktidar hayali kuranların hayal kırıklığı yaşaması kaçınılmaz görünüyor. 2023 seçimleri yaklaştıkça kavga daha da büyüyecek.