Birkaç kez meslek odaları, yani başta sanayi ve ticaret odaları olmak üzere bu tür meslek kuruluşlarının "sivil" olmadığını yazdım.
Zorunlu üye yapmak, aidat almak ve siyasi meselelerde hep devletin yanında olmak bu kurumların temel özelliği...
Bunları da devletin onlara bahşettiği "kamu kurumu" sayıldığı için yapıyor.
İnanılır gibi değil, bir meslek örgütü neden kamu kurumu sayılsın?
İşin belki de püf noktası burası.
Şimdi yeni bir anayasa hazırlama sürecinin içindeyiz. Bu konu da anayasa hazırlayıcılarının gündeminde...
Peki, ne yapılıyor?
Anayasa Uzlaşma Komisyonu üyesi, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Mustafa Şentop, meslek kuruluşlarının mevcut misyonuyla ilgili bir tespit yapıyor:
"Mesleği yapmak isteyenler bunlara üye olmak zorunda. Başka alternatifleri de yok. Meslek kuruluşlarına kamu kurumu niteliği, devlet kontrolü getirmek için yapılmış... Geçmişte 28 Şubatçılar'ın, şimdi de iktidarın yanındalar. Bunların sivil kurumlar olması lazım. Ama bakıyorsunuz ne kuş ne deve..."
İktidar partisine mensup bir üye, bu tespiti yaparken muhalefet partileri ne yapıyor?
Şentop, muhalefet partilerinin meslek örgütlerinin bu pozisyonunun değişmesine karşı çıktığı için anlaşma sağlanamadığını söylüyor.
Muhalefete soruyorum, bu doğru mu?