Telif hakkı ve fikir hırsızlığı yıllardır Türkiye'de bir sorun olarak tartışılıyor. Henüz bir kurala da bağlanmış değil. Bir süre önce öğretim üyesi bir arkadaşım aradı ve ünlü sanatçı Enrico Macias'ın 50. sanat yılı kapsamında, Türkiye'de vereceği konserlere bir kanun sanatçısı koymasının anlamlı olacağını söyledi. Şöyle diyordu:
"Telefonda da kısaca bahsettiğim gibi, aşağıdaki ön yazıyı ve eki BKM ofisi ile paylaşabilirsen çok seviniriz. Serkan Mesut Halili, çok çok yetenekli bir kanun sanatçısı... Macias'ın Türkçe bilinen bir şarkısında orkestraya kanunuyla eşlik etmesi etkileyici olur."
Bu maili Halili'nin özgeçmişiyle birlikte hemen BKM'deki bir arkadaşıma gönderdim ve konseri düzenleyen Erkan Özerman'a iletmesini istedim. Ve tam 6 gün sonra Macias'ın gazetelerde çıkan şu açıklamasını görünce sevindim:
"Ben bir Osmanlı ailesinin çocuğuyum o kültür ile büyüdüm. Türk müziklerini çok seviyorum. Bu gece sahneye bir kanun koydum. İlk defa bir kanun ile sahneye çıkacağım."
Ama sevincim uzun sürmedi çünkü kanun sanatçısı Serkan Mesut Halili değil başkasıydı. Kimsenin günahını almak istemem ama bu kadar tesadüf olması ilginç değil mi? Erkan Özerman'ın fikir hırsızlığı yapacağını sanmıyorum ama doğrusu ne olduğunu da merak ediyorum.