Memur-Sen Ankara'da iki gün sürecek bir "Uluslararası Anayasa Kongresi" düzenliyor. Hem konuşmacıları hem de ele alınacak konular açısından önemli bir kongre bu... Sloganı da bir hayli iddialı: "Yeni Yüzyılda, İlk Anayasal Meydan Okuma" İlk kez sivil bir anayasa yapacağız. Bu açıdan bir meydan okumadan söz edebiliriz ama ilginç bir noktaya eski Adalet Bakanlarından oturum başkanı Oltan Sungurlu dikkat çekti:
"Buradakilerin çoğu vatandaş ne diyor diye bakmaz. Hepiniz bürokratsınız beyler..." Bu aslında altı çizilmesi gereken önemli bir uyarıydı. Uyarının ne kadar gerekli olduğu bizzat o salonda ortaya çıktı. Çünkü adı iddialı bu kongrede en yoğun alkışı "idam cezası" talebi aldı. Şaşırtıcı ama gerçek... Saadet Partisi temsilcisi Lütfi Yalman şöyle diyordu:
"Yeniden idam cezasının gözden geçirilmesi gerekiyor." Yalman, inanç ve düşünce dışındaki suçlarla ilgili bir talebi dile getirdi ama salondakilerin "ezici" çoğunluğunun destek vermesi gerçekten izleyenleri şaşırttı ve "tuhaf" bulundu. Zaten eski Adalet Bakanı Sungurlu da bu nedenle "bürokrasi" uyarısını yaptı. Saadet Partili Yalman, "yemin" meselesini de gündeme taşıdı. "Hepimizin ortak yaklaşımı sivil anayasa olmalı. Bu milletin yüzde 99'u Müslüman ise bu milletin inancı dikkate alınmalı. O nedenle isteyen Kuran, isteyen İncil isteyen inandığı şey üzerine yemin etmeli..."
"Elbette toplumu oluşturan her kesimin inancı, etnik yapısı ve değerleri dikkate alınmalı. Ancak bir sorunu dile getirirken "toplumun yüzde 99"u yani "ezici çoğunluk" üzerinden anlatması kaygı yarattı. Oysa insan hakları açısından yüzde birle yüzde 99 arasında hiçbir fark yok. Bu ezberin de artık değişmesi gerekiyor.
Memur-Sen'in düzenlediği Anayasa Kongresi'nin açılış konuşmasını Meclis Başkanı Cemil Çiçek yaptı... Çiçek, çok şey söyledi ama bence süreci anlatan en önemli tespiti, anayasa yapım sürecine toplumun her kesiminden "katılım, cesaret, takip ve destek" istemesiydi.
Çiçek'e, Memur-Sen Başkanı Ahmet Gündoğdu, temsili anayasa kitabı ve lale resmi işlenmiş ebru bir tablo hediye etti. Anayasa ve tabloyu alan Meclis Başkanı'nın şu sözleri herkesin temennisiydi:
"İnşallah çiçek gibi bir anayasa olur."