CHP Meclis'te yemin ısrarını ne kadar sürdürecek? İşin doğrusu böyle giderse ve bir yardım eli CHP'ye uzatılmazsa iş daha da vahim bir hal alabilir. CHP yetkilileri sonuna kadar gideceklerini söylüyorlar ama ne meclis iç tüzüğü ne de anayasa buna izin vermiyor.
CHP bu mantıkla yasama sürecine katılamayacak görünüyor.
Bu konuyu sadece CHP dışındakiler değil, CHP geleneğinden gelen deneyimli siyasetçiler de söylüyor.
Dün CHP'yi iyi bilen iki isimle konuştum. Biri, siyaset deneyimi tartışma götürmez olan Ali Topuz'du.
Ali Topuz, bilinenin aksine zamanın siyasi ruhunu iyi izleyen bir siyasetçi. Son dönemde CHP'deki değişime ve Kemal Kılıçdaroğlu'na destek verdi, hatta eski arkadaşları Deniz Baykal ve Önder Sav'ın son kurultay çağrılarına karşı çıktı...
Çünkü ona göre, eskilerin partiye vereceği yeni bir şey yoktu.
Peki, yeniler partiyi nereye götürüyordu?
Topuz, yemin boykotunun akıl almaz olduğunu belirtiyor ve diyordu:
"Ben bu karar alınırken parti yetkililerini uyardım. Bana sordular, ben de doğru olmadığını söyledim. Sürdürülebilir bir politika değil bu. Milletvekili seçilen kişiler yemin etmek zorunda. Meclis tepki gösterilecek bir alan olmamalıydı."
Araya girip soruyorum; Peki neden bu yola başvurdular?
"Biliyorsunuz önce tamamen girmemek düşüncesindeydiler. Sonra girip yemin etmemeye çevirdiler. Son derece amatörce ve bilgisizce işler yapılıyor. Kanuna ihtiyaç yok diyor Süheyl Batum. Bu nasıl olur? Bunlar Kılıçdaroğlu'na yanlış bilgi veriyor..."
Deneyimli siyasetçi Topuz, partinin grup kurma konusuna da dikkat çekiyor ve şu tespiti yapıyor:
"Yemin edilmeyince grup çalışması da yapılamaz. Çünkü grubun yasal zemine oturtulması için yemin edilmesi gerekiyor. Ben bunu Akif Hamzaçebi'ye söyledim. Grup başkanları şunlardır diyemezsiniz..."
Topuz çok daha basit bir sorunun cevabını da merak ediyor:
"Bırakın her şeyi bir yana, bu ayın birinde maaşlar yatacak. Peki bu durum birkaç ay sürse, CHP milletvekilleri hiç yasama çalışması yapmadan o maaşları nasıl alacak? Toplum sormaz mı? Çalışmadığınız halde o maaşı neden aldınız? Parlamento geleneğini bilmeyen bir hukuk profesörü bunları yapıyor."
Benzer bir değerlendirmeyi İstanbul ve Adıyaman milletvekilliği de yapan Sırrı Özbek de söylüyor.
"Anayasaya ve Meclis iç tüzüğüne göre, grup çalışması bir yasama çalışmasıdır. Bu durumda CHP grup çalışması yapamaz... Yemin şarttır. Bu olmayınca hiçbir Meclis başkanı grup toplantısı yaptırmaz... İlk toplantıyı Meclis başkanı yanlış yapmıştır. Yemin etmeden orada oturamazlar. CHP kendi kendini kilitledi.
Halkın verdiği ana muhalefet partisi görevini yapmıyorsa bunun bedeli ağır olur."
Peki çözüm?
Ali Topuz'a göre çözüm yasama faaliyetinin içinde olmaktan geçiyor. Bunun için de AB'ye veya başka mercilere şikâyet etmek yerine parti grubuna gidip tartışmak gerekiyor.
Bakalım deneyimli CHP'lilerin ilk uyarısını kulak arkası eden, Kılıçdaroğlu ve ekibi "son uyarı"ya kulak verecekler mi?