Kurultay'a üç gün kala Baykal'ın devreye girmesi hiç şaşırtıcı değil. Baykal daha kaset nedeniyle istifa ettiğinde "siyaset" yapacağını söylemişti. Beklentisi örgütün onu bırakmamasıydı. Ama öyle hızlı bir süreç yaşandı ki, Baykal en yakın arkadaşlarının bırakıp gitmesi karşısında şaşırıp kaldı.
Şimdi tek yapacağı tek şey; "İhanet" suçlaması... Önceki gün Kılıçdaroğlu ile Önder Sav'ın geçmiş ilişkilerine atıf yapması da kurultaya kadar boş durmayacağını gösteriyor. Baykal, açıkça "Bana yar olmayanı başkasına da yar etmem" yaklaşımı içinde.
Bu yaklaşım Kılıçdaroğlu-Sav ikilisini de ciddi ciddi kaygılandırıyor. Onlar kurultaya yönelik bu ataklarla bir sonuç alınamayacağını biliyor. Ama derin bir korkuları var: Baykal'ın grup kurması...
Baykal çevresindeki 40'a yakın milletvekili var ve her an bir grup kurabilirler. CHP'nin yükselişe geçtiği bir süreçte böyle bir girişimi göze alabilir mi?
Neden olmasın? Bu tehlike henüz geçmiş değil. Her an her şey olabilir.