AK Parti'nin kapatılma girişimi hiç kuşkusuz genel siyasetin taşlarını yerinden oynattı. Ama asıl sarsıntı önümüzdeki yıl yapılacak yerel seçimlerde yaşanacak...
Bu nedenle bütün yerel siyasi aktörler, mevcut belediye başkanları, olası adaylar, meclis üyeleri önümüzdeki süreci pür dikkat izliyor.
Acaba ne olacak?
Bu sürpriz gelişme bir gün sonra ne olacağını merak edilir hale getirdiğine göre, bir yıl sonra ne olacağını şimdiden kestirmek hayli zor. Ve bu yüzden herkes diken üstünde...
Dahası her şey mecrasında aksa bile kimin aday olacağı, liderin iki dudağı arasında olduğu için zaten kaygılı bir durum vardı. Şimdi bu kaygı daha da arttı ve karmaşık bir hal aldı.
Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın dediğine göre kapatma davası açılırsa en az 6 ay sürer... Yerel seçimlere bir yılın kaldığı bir dönemde 6 ay çok önemli bir süre...
Bu sürede AK Parti kapatılacak mı, kapatılmayacak mı? Yoksa kapatılmayıp sadece 71 kişiye siyasi yasak mı gelecek?
Birçok olasılık var. Siyasi tavırlar da bu olasılıklara göre şekillenecek. Tabii ki belediye başkanlık seçimleri de.
AK Parti'de yerel yönetimlerden sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Tanrıverdi, "Biz yolumuza devam ediyoruz" diyor ve süreci şöyle değerlendiriyor:
"Çalışmalarımızı aynen sürdürüyoruz. Ciddi bir hazırlık içindeyiz. 20 ilde kurduğumuz Siyaset Akademisi'nde önemli çalışmalara imza atıyoruz. Önümüzde de yeterli süremiz var. Günü geldiğinde halkımızın karşısına güçlü bir kadro ile çıkacağız."
Genel Merkez'den böyle görünen manzara aşağılara inildikçe yerini kaygı ve bilinmezliğe bırakıyor. Aday belirlemede etkin olan ve muhalif sesin çıkmasını bastıran "Güçlü lider, güçlü parti" havası eğer aynen devam etmezse çok farklı gelişmeler yaşanabilir. Özellikle belediye başkanları arasında yaşanan rekabet ve hatta "düşmanlık" düzeyine varan ilişkiler; en ufak bir tökezlemede skandalların patlamasına yol açabilir.
Bir belediye başkanı şöyle diyor:
"Kavga yokmuş gibi davranılıyor ama inanılmaz bir güç savaşı yaşanıyor. Herkes birbiri hakkında bilgi topluyor. Rakip gördüğü belediye başkanını izleten, hakkında dedikodular çıkartan başkanlar bile var. Amaçları hizmet değil, gücü ele geçirmek. Bu yüzden yarın neler olacağını kimse kestiremez."
Sonuç olarak AK Parti'nin kapatılması girişimi Anayasa Mahkemesi tarafından reddedilmediği sürece, çıkacak sonuç ülkenin siyasi geleceğini ve yerel seçimleri derinden etkileyecek.
Bitiş de, yüzde 60'la geri dönüş de ihtimal dahilinde... Sonucu, AK Parti yönetiminin ve Başbakan Erdoğan'ın bu kriz sürecini nasıl yöneteceği belirleyecek. Tabii bu koşullarda AK Parti'nin iddialı "yerel kaleleri zapt etme" projesinin geleceği de belirsizleşiyor.