Ahmet Hakan, İstanbul'la ilgili kulisleri yazınca bize de yazmak farz oldu. Çünkü konu çok konuşulmaya başladı. Tabii kalkıp "Öyle yazılmaz böyle yazılır" diyecek halimiz yok.
Konuşulanı, muhtemel olanı yazacağız.
Doğrusu bu tür yazıların da bir zamanı var. Ama, o zaman, seçimlerin öne alınacağı söylentisiyle değişince, bir sürü isim dolaşmaya başladı. Biraz da o isim sahipleri bu işi ateşledi. Maksat reklam. Ne de olsa reklamın iyisi kötüsü olmaz.
Şimdi gelelim işin özüne...
İstanbul seçimleri eskilerle kıyaslanmayacak keskinlikte AK Parti ile CHP arasında geçecek...
Bu nedenle CHP de AK Parti kadar iddialı. Aday rekabeti ise CHP'den çok AK Parti'de yaşanacak. Aslında bu mücadele daha Kadir Topbaş göreve geldiği gün başladı. Onlarca dedikodu üretildi ama Topbaş ayakta kalmayı başardı.
O, ayakta kalırken o makama "gizli veya açık" göz koyanların birçoğu da "elimine" edildi.
Hatırlayın 28 Nisan 2004 seçimlerini...
İstanbul'u aklından geçirenler arasında Topbaş dışında Veysel Eroğlu, İdris Güllüce ve Erol Kaya gibi etkili isimler vardı. Dahası o makama "gizli sevdalı" Mehmet Müezzinoğlu gibi bir il başkanı vardı.
Ama bu dört yıl içinde akıllarında "İstanbul Başkanlığı" olan isimler tek tek o sevdalarından vazgeçmek zorunda kaldı.
Eroğlu, bakan olup İstanbul hayalini unuttu. Güllüce, önce başkanvekili oldu, işler ters gidince görevden alındı. Sonra da milletvekili olarak İstanbul'a "Elveda" demek zorunda kaldı. En etkili isim, il başkanı
Müezzinoğlu da aynı kaderi paylaştı.Milletvekili olmamak için çok direndi ama sonuç değişmedi. Geriye bir tek Erol Kaya kaldı. O da kendini yerel yönetimler konusunda teorik çalışmalara adadı. Kuşkusuz hala aklının bir yerinde o "makam" duruyor ama ona böyle bir kapı açılır mı meçhul.
Topbaş'ın 'rakip'leri
Gördüğünüz gibi İstanbul iktidarının en güçlü ismi hala Kadir Topbaş .
Ama burası İstanbul ve İstanbul için "hayal" kuranların, o makama yakıştırılanların sayısı hiç de az değil.
İlk isme şu soruyla ulaşalım.
"İstanbul'un en önemli sorunu ne?"
Cevap: Ulaşım...
Türkiye'de ulaşım konusunda son 5 yıllık AK Parti iktidarı döneminde, önemli işlere imza atan isim Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım . Hem ulaşım, hem de İstanbul deneyimi var. İstanbul'a başkan adayı olması sürpriz olmaz mı?
Gelelim ikinci soruya... İstanbul'un en büyük sivil örgütlerinden birinin başına geçmeden önce adı belediye başkanlığı için geçen kimdi? Genç İTO başkanı Murat Yalçıntaş ... Hâlâ adı kulislerde dolaşıyor.
Üçüncü soru şu; Topbaş yönetimindeki İstanbul Belediyesi'nin ilk iki yılı kötü geçti.
Peki, bu kötü gidiş ne zaman değişti?
Genel Sekreterliğe Mesut Pektaş'ın atanmasıyla. Bugün uyumlu bir çalışma yürüten bu ikilinin yarın başkanlık için yarışmayacaklarını kim söyleyebilir?
Dördüncü soru: AK Parti'nin 5 yıllık iktidarında en başarılı kurum hangisi? Kuşkusuz TOKİ.
TOKİ Başkanı Erdoğan Bayraktar da sürpriz isimlerden. İstanbul'a ilgisi malum ama adı daha çok Ankara için geçiyor.
Kulislerde bir de Cüneyd Zapsu adı dolaşıyor. Ama kimse ihtimal vermiyor.
Son soru: Tüm bu saydığımız isimler Topbaş'ın karşısına çıkıp aday olurlar mı?
Hiç sanmıyorum.
Kulislerde söylendiği gibi "Kadir Abi çıkıp 'ben yokum' demediği sürece hiçbiri aday olamaz."
Amaa... Bu işin bir de "ama"sı var. O da AK Partililerin deyimiyle tek karar vericinin "Büyük Patron" olması. Her şey oradan gelecek işarete bağlı. Gerisi boş...
Bu arada Beyoğlu Belediye Başkanı Ahmet Misbah Demircan adı da yazıldı. Biz de karşılaşınca "doğru mu?" diye sorduk. İşte cevabı;
"Hiçbir zaman böyle bir ortam olmadı. Ben haddimi aşan ifade kullanmam, ölçümü bilirim. Beyoğlu'nu hak etmeye ve layık olmaya çalışıyorum."