İstanbul'da bir Resim Heykel Müzesi var. Ama sadece adı var. Çünkü, yıllardır ne devlet, ne de İstanbul'un yerel yönetimleri oradaki zenginliği ortaya çıkarmak için dönüp bakmadılar bile... Adeta ölüme terk edilen bir müze durumunda.
Oysa, İstanbul'u İstanbul yapan derin tarihidir. O tarihin bir parçası Resim Heykel Müzesi yıllardır bir elin uzatılmasını bekliyor.
Peki neden uzatılmıyor?
Bunun bir cevabı yok. Ama sonucu acı veriyor. Mimar Sinan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. İsmet Vildan Alptekin bakın bu acı sonucu nasıl anlatıyor:
"Güzel sanatlar üniversitesiyiz. Adımızda sanat var. 123 yıllık geçmişimizi biliyorsunuz, Osman Hamdi'den bu yana. Böyle bir potansiyeli var buranın. Elimizde 7 bin 500 eser var. Dünya çapında emsali ve bedeli yok. Ama hükümetin, siyasilerin, sivil örgütlerin, yerel yönetimlerin ilgisiz ve pasif kalması bize acı veriyor ve buna çok üzülüyoruz."
Prof. Alptekin, Resim Heykel Müzesi için uzun yıllardır çalmadıkları kapı kalmadığını belirtiyor ve şöyle diyor:
"Birçok iktidar geldi geçti. Hepsine gittik. Sayın Demirel bizzat söz verdi. Ama olmadı.Daha sonra Erkan Mumcu Turizm Bakanı olduğunda yeniden temasa geçtik. 30 trilyon vaat etti. Protokol yaptık. Kendi söz vermesine rağmen protokolü imzalamamakta ısrar etti."
Mimar Sinan Üniversitesi Rektörü Prof. Alptekin, sadece para değil aynı zamanda yeni bir yer tahsis edilmesini de istiyordu. İstedikleri yer ise son dönemin tartışmalı alanı Galataport'un içinde kalan bir antrepoydu. Ancak onu da almayı başaramadılar.
Prof. Alptekin yer tahsisiyle ilgili gelişmeyi de şöyle anlatıyor:
"Ben Resim Heykel Müzemizin tüm yapısını oluşturdum. Orası bir saray olduğu için statik ve koruma problemleri var, çatısı kurşun. Sadece çatısı için 4-5 trilyon liraya ihtiyaç var. Devlet kendisine 5-6 yıl sonra, 100-200 trilyon olarak dönecek bir rakamı 30 trilyonu vermeyerek, böyle bir dünya kültür hazinesini hiçe sayıyor ve bu bizi çok üzüyor. Bir antrepo istedik. Sanat, kültür merkezi ve müze yapmak için. Çünkü bizim heykel müzemiz 7 bin 500 eseri barındırıyor. Oysa ellerinde 300 eser olan, 20 tane baş eseri de bizim verdiğimiz İstanbul Modern'e antrepo verdiler. Bunu yadırgamıyorum, versinler ama bizi böyle görmezden gelmelerini aklım almıyor."
İşin ilginç yanı İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı koltuğunda bu okulun bir mezunu oturuyor. Buna rağmen, İstanbul'un Resim Heykel Müzesi'ne hâlâ bir el uzatılmıyorsa doğrusu başka bir sorumlu aramaya bu kentin hakkı yok.