Topkapı tam anlamıyla bir inşaat alanı. Her yan kazılmış, alt geçit inşaatı nedeniyle bir yanda beton kolonlar, bir yanda toprak yarıkları insanı ürkütüyor.
Devasa bir çalışma yürütüldüğü kesin. Pazar trafiğinde Merter'den itibaren E- 5 kilitlenince Aksaray'a doğru yöneldik. Yağmurdan kaçarken doluya tutulduğumuzu döndükten sonra farkettik. Yedikule'ye veya Edirnekapı yönüne nasıl dönüleceğine dair neden bir işaret yok? Kimi araçların beton setler arasından süzülerek sağa sola gitmeye çalışması, trafiği tam anlamıyla karmaşaya dönüştürüyor.
Ne engel olan var, ne de 'dur' diyen... Bildiğim kadarıyla bir kaç yıldır bu manzara Topkapı'da devam ediyor.
Peki ne zaman biter?
Pazar günü Sahil Yolu ve E-5 trafiğinden kaçıp, Topkapı'da başka bir trafik kaosuna yakalanınca İstanbul'un trafik sorununa ilişkin umudumu yitirdim.
Ve sadece Candan Erçetin'i dinledim.

Bu şehir insana tuzak kuruyor
Bu şehir insanı uzak kılıyor
Bu şehir insanı hayli yoruyor
Bu şehir insanı hep kandırıyor

Gel bu şehirin havası böyle kalsın, tuzakla dolmuş her yer...
Yorulmuş tüm bedenler acep neden?
Bırakmam, terk etmem ben gitmem bu şehirden...