Gazeteler yazarlarına neden para ödüyor? Özgün haber ve yorumlar üretmeleri için.
Okurların yazarlardan beklentisi nedir? Kendilerine ait değerli bilgi ve fikirleri paylaşmaları.
Peki, o halde şu sorulara yanıt arayalım:
Bir köşe yazarı, başka bir yazarın, muhabirin ya da sosyal medya kullanıcısının elde ettiği bir bilgiyi ya da yaptığı bir haberi kaynak göstermeden kullanabilir mi?
Cevap: Hayır! Buna 'bilgi hırsızlığı' denir. Etik değildir.
Bir köşe yazarı, bir başka yazarın ya da muhabirin bir konuyu ele alırken geliştirdiği yöntemi ya da yazım tarzını aynen kopyalayabilir mi?
Cevap: Hayır! Buna 'üslup hırsızlığı' denir. Etik değildir.
Bir köşe yazarı başkaları tarafından ortaya atılan teori ve analizleri nereden duyduğunu ya da okuduğunu açıklamadan, esas kaynağa atıf yapmadan, kendisi bulmuş ya da düşünmüş gibi yazabilir mi?
Cevap: Hayır! Buna 'fikir hırsızlığı' denir. Etik değildir.
Hatta bazen kaynak göstermek dahi yeterli değildir. Atıf yapmış olmanız köşenizi başkalarının yazdıklarıyla doldurmanızı mazur göstermez.
Filanca şöyle demiş, ne kadar da güzel söylemiş diyerek size ait olmayan yazıları olduğu gibi aktaramazsınız.
Sizden beklenen köşe yazılarınızı bizzat yazmanızdır. Bu yüzden, alıntı yaptığınız kısımların toplamı, köşe yazınızın yarısından fazlasını geçmemelidir.
Geçerse ne mi olur?
Bir: Özgün içerik üretmemiş olursunuz.
İki: Yayıncıya karşı olan sorumluluğunuzu ihlal edersiniz.
Üç: Okurun beklentisini karşılayamazsınız.
***
OKURDAN KISA KISA...
Mustafa Özel: Hastalarını Hipnotize Ederek Tecavüz Eden Doktor Gizli Kameraya Yakalandı başlıklı haberde sözünü ettiğiniz sapık doktor değil avukattır.
Haber yaparken daha iyi araştırmanızı tavsiye ederim.
NOT: Okurumuz haklı.
Haberin orijinali altı müşterisine tecavüz eden Ohio'lu bir avukat hakkında. Ayrıca bu türden haberlerde suçlunun ya da zanlının mesleğini başlıktan vermek doğru değil.
Mahir Demirci: Reina saldırganının önce Kırgız sonra Uygur olduğu söylendi. İkisi de doğru çıkmadı. Bu ülkelerle ticaretimiz var, bu ülkelerden gelip yanımızda çalışan insanlar var.
Üzülüyorlar. Potansiyel terörist olarak görülmekten korkuyorlar.
Terörist teröristtir. Nereli olduğunu böyle sürekli vurgulamak zorunda mıyız?
Oktay Küçükparmaksız:
18 Ocak 2017, Günaydın gazetenizi okurken 4. sayfada gençlikle ilgili bir bölümünüzü de okudum.
Bir hikâye var. Altında ise eli asalı birisinin resmi var ve elinde de İbranice yazılar var. O İbranice yazılar Hz. Musa peygambere gönderilen on emir ve tasvir edilen de asasından anladığım kadarıyla Hz. Musa peygamber. Bizim inancımıza göre bir peygamberi bu şekilde resimle tasvir etmek son derece yakışıksız.
Cengiz Cihan: 11 Ocak 2017 tarihli gazetenizin YGS-5 Matematik 35. soru hatalıdır. İki kenar uzunlukları 8'er birim ve alanı 36 birim kare olan üçgenle ilgili bir soru. Böyle bir üçgen mümkün olmayıp İki kenar uzunlukları 8'er birim olan maksimum alanı 32 birim karedir. Dolayısı ile bu soru hatalıdır.
Serdar Yıldız: Lütfen siz bu şekilde yayıncılık yapmayın.
Bırakın başka siteler yapsın ama siz yapmayın. Tüm haber başlıklarında 'son halini görenler', 'onu görenler gözlerine inanamadı', 'şöyle oldu, böyle oldu.' Ne olur siz yapmayın bunu. Her haber tıklaması sonunda tiksinerek kapattığımız web sayfaları bunlar.
Hakan Durmaz: Gazetenizin verdiği Sorularla Osmanlı İmparatorluğu adlı kitap için kupon toplamamıza rağmen, ürünü teslim almak için Bilecik'te yetkili bayi olmadığını, en yakın çevre illere gitmem gerektiğini öğrendim. Oturduğum yer en yakın yetkili bayiye 225 kilometre.
Bunun daha pratik, okuyucuyu mağdur etmeyen bir yolu olmalı.
Bilal Ertem: Polis Okulunun Efsanesi adlı başlık altında şehit polisimizin adı Fethi Tekin değil Fethi Sekin yazılmalıydı.
Engin Nur: Gazetenizdeki köşe yazarlarının yazılarının başlangıcında mail adresleri var ama hiçbir işe yaramıyor.
Bugüne kadar birçok köşe yazarınıza mail attım, hiçbiri lütfedip de sorduğum sorulara cevap verme zahmetine girmediler. Öyleyse niye mail adreslerini yayınlıyorsunuz?
Cevap vermeyeceklerse kaldırın o adresleri, biz de uğraşmayalım.