Ombudsman pek 'havalı' bir laf... Ama bir o kadar da 'havada'.
Bağımsız denetim kurumlarının varlık nedeni ve meşruiyetiyle ilgili bir tartışmaya -şimdilik- girmek istemiyorum. Bu yüzden, dünyadaki eğilimle de paralellik gösterecek şekilde, Okur Temsilcisi sıfatını kullanacağım.
Okur Temsilcisi kimdir?
Kitaba bakarsak, "Gazetenin şikâyet takibi ve içerik denetiminden okurlar adına sorumlu, bağımsız konumdaki bir kişidir." Yani, temelde durumdan vazife çıkaran değil, vazifesini okurdan alan.
Okuyucu bir gazetenin ürettiği içerikten memnun ya da rahatsız olabilir. Bu duygusu kısmî ya da tümel olabilir. Bir noktadan ya da çizgiden kaynaklanabilir. Gazete hakkındaki duygu ve düşüncelerini gazeteyi yapanlara iletmek en doğal hakkıdır. Hatta iletmelidir.
ULAŞILABİLİRLİK VE ŞEFFAFLIK
Bu sistemin işleyebilmesi gazetenin, okur için kolay ulaşılabilir ve şeffaf olmasına bağlıdır. İşte, Okur Temsilcisi bu ulaşılabilirliğin ve şeffaflığın sağlanmasına yardımcı olur. Sadece benzer düşünceleri paylaştıkları için değil, bütün okurlar için.
Okur Temsilcisi gazetenin özeleştirisidir. Okurun şikâyet ve dileklerini ilk okuyan ve ilk dinleyen kişidir. Sadece kendisi okumaz, fikri takip yaparak gazetenin ilgili bütün birim ve kişilerinin de, yani gazetenin de, okumasını sağlar.
Okumakla da kalmaz, maddi hataların, haksız yaklaşımların düzeltilmesini sağlar. Bunun için gerekirse okurların avukatı (readers' advocate) gibi davranır, onların talep ve şikâyetlerini sonuçlandırmaya çalışır. Okur Temsilcisi sayesinde gazete-okur arasındaki okuma ilişkisi tek yönlü olmaktan çıkar, gazete de okuru okumaya başlar.
YAPICI ELEŞTİRİ
Bugünden itibaren SABAH'ta böyle bir dönem başlatacağız. Okurun dinine, milliyetine, etnisitesine, cinsiyetine, siyasi görüşüne bakmayacağız. Tanıdık olup olmamasına, tanınmış olup olmamasına, hatırlı olup olmamasına aldırmayacağız. Herkese basın meslek ve ahlak ilkeleri çerçevesinde, aynı şeffaflık ve objektiflikle yaklaşacağız. Bunları yaparken ideolojik doğruculuktan uzak kalacak, azarlayıcı değil yapıcı bir dil kullanacağız.
NASIL ÇALIŞACAĞIZ?
Okur Temsilciliği cidddiye alınması gereken ve tam zamanlı bir iştir. Buna bir örnek olarak, okurun içerik ve performansla ilgili şikâyetlerini haftada 75 saat harcayarak yanıtladığını söyleyen Washington Post eski 'ombudsman'ı Andrew Aleksander gösterilebilir.
Biz de bu modeli örnek alacak, iletişim kanallarını sonuna kadar kullanacağız. Okur tepkilerini kısa ve uzun dönemli periyodlar halinde ölçecek, onlarla irtibata geçecek, raporumuzu gazetenin Genel Yayın Yönetmeni sayın Erdal Şafak aracılığıyla bütün gazeteye açık hale getireceğiz.
Okur Temsilcisi işlevsel olabilmek için 'içeride' olmak zorundadır. Değerlendirmelerinde tarafsız ve bağımsızdır, ama işini yaparken bağlantısız ve alakasız değildir. Aksine işini gerektiği gibi yapabilmek için, okur ile gazete arasında kurulan bağlantıların odağı haline gelebilmelidir.
Ancak bu sayede gazetenin yayın stratejisinin belirlenmesine, haber dilinin, anlayış ve değerlerinin geliştirilmesine katkıda bulunabilir. Biz de öyle yapmaya çalışacağız.
Bundan böyle iç denetim yollarını sonuna kadar kullanacak ve nihayet öne çıkan, önemli konu ve düzeltmeleri köşemizde paylaşacağız.