Önümüzdeki dönemde kaderimizi İran, Irak ve Suriye politikaları belirleyecek. Bu ülkelerde yaşanacak iç karışıklıklar ve çatışmalar Türkiye'yi hiç istenmeyen noktalara çekebilir. Abartmıyorum. İlk defa kaderimizi belirlemek kendi elimizden kayıp gidebilir. Komşularımızdaki yangından biz de etkileneceğiz. Başka ülkeler yol haritamızı çizmede etkili olabilir.
Bu çok ciddi bir ayrışma! Artık bölgede İran, Irak ve Suriye birlikte politika belirliyor, güç birliği yapıyor.
Dolayısıyla bölgedeki istikrarsızlığın dünyadaki konumumuzu da etkileyeceği kesin. En önemlisi dış politikadaki konjonktürel değişim iç politikaya yansıyacak. Bir ülke demokrasi, girişimcilik ruhu, istikrar ve dengeyi sağlarsa gelişir. İşte Türkiye'de ilk defa Hakkâri ile Antalya'nın kaderi birbirine bağlı! Güvenlik kaygısı olan turizm beldesine kim tatile gider? Güvenlik riski olan şehirde hangi girişimci yatırım yapar? Şimdi aynı gemide olduğumuzu hatırlamak ve sorunları ortak akılla çözmek için bir platform oluşturmak zorundayız.

***
Başbakan Erdoğan'ın İran'da görüşmeler yaptığı, bölgenin ısındığı bir konjonktürde marka şehir Antalya'dayız. Uluslararası Bahçe Bitkileri Üreticileri Derneği (AIPH) ile Uluslararası Bahçe Bitkileri Bilimi Derneği (ISHS) yıllık toplantılarını burada yapıyor.
100'e yakın konuk var. Çiçek böcek konuşuyoruz. Ayrıca "Çocuklar ve Çiçekler" temalı EXPO 2016 için neler yapıldığını öğrenmeye çalışıyoruz.
11 milyon yabancıyı ağırlayan, 11 milyar dolar gelir sağlayan organizasyon dahisi(!) Antalya için ortada kesinleşmiş bir bütçe ve yasa yok henüz. Üstelik devletin özel sektörü devre dışı bıraktığın düşünen Antalyalılar kırgın. Tarım, Gıda ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, Bakanlar Kurulu'na gönderilen taslak yasayla ilgili bilgi veriyor ama Antalyalılar ikna olmuyor. Yedi kişiden oluşan icra kurulunun bozulan yapısı morallerini bozmuş.
***
Bakan Eker. "Biz 3T ve 3Ç için çalışıyoruz" diyor. 3T, tarih, turizm, tarım demek. 3 Ç ise çiçek, çocuk, çevre...
Sonra da can alıcı konunun çerçevesini çiziyor: "Organizasyonu üç yapı üzerine kurduk. 9 kişiden oluşan yönetim kurulunda TOBB ve ilgili bakanlıklar yer alacak. İcra kurulu, valilik, belediye, Süs Bitkileri İhracatçılar Birliği ve bizim bakanlıktan oluşacak. Danışma Kurulu'nda da 30 kişi yer alacak. Birbirimize danışarak çalışacağız."
Peki, ya bütçe?
Bakan Eker. "İnşaat, personel, tanıtım ve cari harcamalar için 180 milyon lira öngörüldü. Altyapı bunun dışında, henüz kesinleşmedi" yanıtını veriyor.
Antalya, geleceğini inşa ederken kullanacağı fırsatı devlete mi bırakacak?
Yoksa kendi sivil toplum ve yerel gücüyle mi yönetecek?
Antalyalılar bir sınavda!..
Hem vizyon hem de cesaret sınavı bu.