Mirage'ları var, uçaklar Fransız! Tanklar, tüfekler, gemiler Alman! Türkiye'den sonra en büyük Leopar filosuna sahip! Kişi başına savunma harcaması zirve yapmış. Savunmada her dönem Fransa ve Almanya rekabetine sahne olan bu ülkede kazan fokur fokur kaynıyor!
Sokaklar yangın yerine döndü.
Ne Almanya, Fransa! Ne de IMF, AB Komisyonu ve Avrupa Merkez Bankası'ndan oluşan Troyka!
Halk, ülkeyi yöneten bu üçlü komiser kadrosuyla düze çıkılacağına inanmıyor. Yeni komiser de istemiyor. Yunanistan'ı "Yunanlılar kurtaracak" diyor. Çıkış tünelinin ucundaki ışığı da Türkiye olarak görüyor. İki ülke birlikte iş yapmalı. Turizmde ve belli sektörlerde yakalanan işbirliği sürmeli.
O halde Almanya Başbakanı Merkel'le Fransa Cumhurbaşkanı Sarkozy ne yapıyor?
Kavala Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Angelos Tsatsoulis, "İkisi de AB'yi yıkmaya çalışıyor. Maalesef siyasette güçlü liderler yetişmiyor. Ülkemde de artık Alekos Karamanlis gibi güçlü liderler yok" diyor.
***
Tsatsoulis, sanayici bir ailenin üçüncü kuşağının temsilcisi. Türkiye'de yatırımları var. Yunanistan'daki fabrikalarında üretim sürüyor. Liberal bir işadamı olarak söyledikleri çarpıcı. Diyor ki: "AB'de yeni liderler her türlü sosyal bilinci kaybetti. Sadece rakamlara bakıyor. Eğer rakamlara bakarsak Yunanistan'ın verileri birçok ülkeden daha iyi. ABD'nin dış borcu
13 trilyon dolar. İtalya'nın
1.2 milyar euro, Yunanistan'ın ise
360 milyar dolar. 'Çok dış borç var' diyen üç siyasi parti, yönetimi Troyka'ya teslim etti. Halka bir şekilde baskı yapıp, daha düşük maaşlarla, daha az sosyal devlet anlayışıyla sorunu çözmeye çalışıyorlar. Revizyonlar, işten çıkarmalar yüzünden yakında çok ciddi
sosyal patlama yaşayacağız."
Bu işin şakası yok! Sosyal patlama saatli bomba gibi!..
***
Ülkenin nüfusu
11 milyon, 1 milyonu devlet memuru. Sayı azaltılıyor.
Kamu ve özel finans kuruluşları gırtlağına kadar borçlu. Bugüne kadar kaynaklar savunmaya, finans sektörüne gitmiş, üretici kesime aktarılmamış. Güçlü ticaret filosu bile daralmış.
Ülke yeniden üretime dönebilir mi? Yunanlı işadamları ve turizmciler özeleştiri yapıyor: "Tabii ki borcumuz hayli fazla. Bu borcu bize AB'li iş ortaklarımız verdi. Ürünlerini aldık, sattık. Duble borçlandırıldık. Üretimden uzaklaştırıldık.
Sokakları yakan halk borçlu değil ama borç yükü sırtına bindirildi."
İflas riski şimdilik ertelenmiş gibi görünse de halk, önüne konulan
hesap pusulasına itiraz ediyor! Yunanistan dünya istikrarını tehdit etmeye devam edecek gibi görünüyor.