Savaş oyunu başladı... İran ile küresel ittifak karşı karşıya! Kartlar yavaş yavaş açılıyor. Küresel ittifak, BM Güvenlik Konseyi'nin aldığı yaptırım kararları çerçevesinde İran'ı hava almayacak şekilde sardı. Başladığı katı ambargoyla İran'a nefes aldırmayacak.
Zira İran da Batı'yı can damarından vurma telaşında. "Hürmüz Boğazı'nı kapatırım"tehdidi savuruyor. Bu, Batı'ya giden petrolün yarısının Batı limanlarına ulaşmaması demek. Dünya petrolünün yüzde 40'ı, tanker taşımacılığının yüzde 17'si bölgeden geçiyor. Hürmüz kapatılırsa petrol fiyatları 1973 krizinde olduğu gibi uçar. Fiyat, "50 ile 400 dolar arasında fırlar" diyenler var...
Ambargo, kontrat iptallerine yol açar.
Sigorta fiyatları ve navlun fırlar.
***
Krizden büyük tedarikçi
Çin, Japonya, Güney Kore ve
Hindistan etkilenir.
Çin'in Ortadoğu petrolüne bağımlılığı
yüzde 50. İran petrolüne bağımlılığı ise
yüzde 5-7 arasında değişiyor. Fiyatta
her 10 dolarlık artış, Çin ekonomisinin
binde 4 daralması anlamına gelir.
400 dolarlık artış,
milli gelirin yüzde 16 azalması demek.
O halde kriz kimin ekmeğine yağ sürer?
Hiç şüphe yok, Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü
(OPEC) üyesi ülkelerin...
Venezüella bile bu artıştan durduk yerde para kazanır.
***
Peki, Hürmüz'ün kapanması bizi üzer mi?
Hem de çok!!!
Ambargo kararı, ham petrol ithalatı, maliyetimizi füze gibi fırlatır. Yüzüne her kapı kapanan, İran-Türkiye sınırının açılması için baskıyı artırır. Bu da
siyasette yüksek tansiyon demektir. Biz her koşulda BM Güvenlik Konseyi kararlarına uyarız. İran Merkez Bankası'nın tüm işlemlerini kara listeye alan ABD'nin kararları kritik.
Bir kere Merkez Bankası İran ekonomisinin kalbi.
ABD de seçim öncesinde bünyesinde İran'la ilintili hiçbir kalıntı bırakmak istemiyor.
***
Türkiye'nin İran'la ticareti ve ilişkileri var.
Tüpraş ham petrol ithal ediyor.
8 Ağustos 1996'da
25 yıllık, 10 milyar metreküp doğalgaz kontratı imzaladık. 5 milyar metreküpü ancak alıyoruz. Kontratın süresi
2017'de bitecek. İran'a ürün satıyoruz, işlenmiş petrol ürünleri de var listede...
İran'a tam ambargo başladı.
Bu, ham petrol alımında elimizi bağlar.
Kullandığımız petrolün yüzde 93.1'ini ithal ediyoruz.
2011'de enerji faturamız, 50 milyar doları geçti. 2012 bütçesinde İran nedeniyle enerji ithalatına ek
10 milyar dolar risk payı ayırdık. Petrolde her
10 dolarlık artış, ekonomimizde
binde 3 daralma etkisi yaratıyor. Yani,
750 milyar dolar olan milli gelirimizin
60 milyar doları petrol ve doğalgaza gidecek.
Az mı?