AK Parti, seçim startını çok sayıda projeyle verdi. Başbakan Erdoğan da son dakikada bombayı patlattı. Seçimi bir tarafa bırakıp projenin olabilirliğini ve kâr-zarar karşılaştırmasını yapmak gerekir.
Karadeniz'le Marmara'yı ikinci kez buluşturacak "Kanal İstanbul" projesi, 45 km'lik uzunluğuyla yapılabilir görünüyor.
Akla, mantığa uygun...
Bu projeyle, Boğaz'daki gemi ve tanker trafiğinin ortadan kalkacak olması İstanbullular için mutluluk kaynağı. Yıllardır hangi gemi hangi yalıya çarpacak endişesiyle oturup kalkıyoruz.
Projede, bir İstanbulluyu düşündürecek tek unsur, güzelim orman alanlarının bir bir yok olması. Kanalla birlikte, etrafında inanılmaz yapılaşma olacak. Bu durumda İstanbul ciğerlerini kaybedecek. Ada, inanılmaz göç alacak.
Dünyada bu tür projeler sıklıkla uygulanmıyor. Çevre bilimciler doğal dengenin korunmasından yana. Üstelik İstanbul'daki denge çirkin yapılaşmadan dolayı uzun süredir zaten bozuk.
Artık rahat nefes alamıyoruz.
***
Projeye karşı değiliz.
Fakat kafamızda soru işaretleri var.
Başbakan Erdoğan,
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı yaptığı dönemlerde orman alanlarının yok edilmemesi için büyük uğraş verdi!
Sermaye gruplarıyla çatıştı.
O çatışma cezaevine kadar uzandı.
Hafızalarımızı yoklayalım.
Kanal İstanbul, Osmanlı'nın da hayali...
Başbakan, projeyle geçmişten geleceğe sahip çıkıyor.
Açıklamanın bir diğer noktası ise projenin her aşamasında bilim adamlarının yer alacağı. Şimdi bu proje olur veya olmaz. Beyin jimnastiği yapmanın tam zamanı.
Her şeyi bilen gazetecilerden ziyade
bilim adamları, mimarlar, kent bilimciler, şehir bilimcilerinin yapacağı tartışmalar, İstanbul'a kazanç sağlayacaktır.
Büyük düşünmek güzel...
***
İstanbul hızla batıya taşınıyor.
Çılgın proje gerçekleşecek olursa,
Şişli, Beşiktaş ve
Sarıyer'in bulunacağı ada, iş merkezi haline gelecek.
Avrupa'nın neresine giderseniz, şehir içinde fazla yerleşim göremezsiniz.
Şehir merkezi turizm ve iş merkezi.
İster istemez
"bu devasa taşınmanın arkasında acaba deprem korkusu mu var?" diye düşünüyoruz.
CHP lideri
Kemal Kılıçdaroğlu projeyi,
"içinde insan yok" diyerek eleştirdi.
Biraz erken.
Zira, böylesine büyük bir proje, Başbakan'ın bile öngörülerinin dışında
rant ve
istihdam alanı oluşturur.
Bunun yanı sıra
yabancı yatırımcıların hevesini de düşünmek gerekir.
İstanbul büyük bir adaya kavuşuyor, Büyükada cazibesini kaybedecek.
Çünkü daha büyük bir ada geliyor.