Hey gidi günler hey! 12 Eylül 1980 öncesi sokaklarda yürürken işverenlere kızar, "Sömürüye son" diye slogan atardık. Bugün tam tersini yapıyor, ekonomiyi yönetenlere, "İşverene engel olma!" diye kafa tutuyoruz. İşsizlik kıskacında inliyoruz, kamudan yatırım ışığı gelmiyor, işverenin omzuna ağır yük binmiş, istihdam yaratamıyor.
Genç yaşlı, kadın erkek ve binlerce çocuk özel sektörün kapısına yığılmış, sessiz çığlık atıyor: "Sesimi duyan var mı, iş arıyorum!"
İşe bakın, son küresel krizle birlikte kapitalist sistemin kalesi sayılan Dünya Bankası ve IMF gibi kurumların jargonu değişti. Verdiği borcu geri almak için katı kurallar koyarak ülkelerin ümüğüne çöken bu iki kurumun ekonomistleri, geçen yıldan bu yana dillerine işi ve aşı doladı.
Komik gelecek ama Türkiye dahil pek çok ülkeye işsizlik konusunda, "Çözüm arayın" diye uyarıda bulundu.
Dinleyen kim!..
***
Türkiye'nin bir numaralı yapısal sorunu işsizlik.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Ömer Dinçer olayı kavramış. "2010'da büyümeyi sağlamış bile olsak işsizlik sorunuyla boğuşmaya devam edeceğiz" diyerek çalıştaylar düzenliyor. Durumu tüm çıplaklığıyla ortaya koyuyor.
Dün önemliydi...
Önce işsizlik rakamı geldi. Arkasından Maliye Bakanı
Mehmet Şimşek, medyanın karşısına geçti.
52.2 milyar lira açık veren 2009 bütçesi ile övündü. Kümesteki kazlar sayesinde 2009 bütçesinde dikişler tutmuş.
Demek ki, kümesteki kazlar iyi yolunmuş!.. Görünen,
sigara, akaryakıt, iletişim, elektrik ve doğalgaz zamları sayesinde bu yılın ilk dört ayında kazlar daha hızlı yolunacak. Çünkü Maliye, yüklü iç ve dış borç ödemesi yapacak olan Hazine'ye destek atacak.
***
Her şeye rağmen Maliye Bakanı Şimşek'i kutluyorum. Bütçe hedeflerini tutturmak da önemli. Ama geçmişte
"bol yıldızlı" yatırım bankası ekonomisti olan Şimşek'e sormadan edemiyorum: "Eğer Maliye Bakanlığı kemeri gevşetmeyecekse, bütçe açığına biraz izin vermeyecekse acaba işsizlik sorunu nasıl çözülecek?"
Yahu yatırım olmadan işsizlik sorunu çözülür mü? Sonuçta bir bilenin (!) bizim gibi bilmeyenlere (!) durumu anlatması gerek!