İstanbul artık kongreler şehri. Niye mi? Kasım başından bu yana İstanbul'daki otellerin programlarını izlemek yeterli. En az 10 uluslararası toplantı ve kongre yapıldı. Her otelde ayrı ayrı uluslararası kongrelere imza atıldı. Türkiye nerede? diye sorduğunuzda yerini bile tarif edemeyecek bir yığın insan ülkemizi ziyaret ediyor. İstanbul çekim merkezi olmayı sürdürürken adı konmasa da bu haliyle Ortadoğu'nun en önemli finans merkezi adayı olduğunu ispatlıyor.
Bu özelliğiyle Dubai' nin karşısına dikiliyor.
Az buz iş değil!
13-16 Kasım tarihleri arasında yapılan 17. Dünya Muhasebeciler Kongresi (WCAE İstanbul 2006) bu açıdan iyi bir gösterge oldu. Kongre 112 ülkeden 3 bin 168 yabancı katılımcıyla alanında bir rekora imza attı. Abarttığımızı düşünmeyin. WCAE İstanbul 2006, HABİTAT'tan sonra yabancıların bu kadar yoğunlukta katıldığı en büyük kongre. Üstelik 2 bin Türk muhasebeci de kongreyi izledi. Diyeceğimiz o ki, organizasyon önemliydi. Fakat kimse alınmasın, kırılmasın ama nedense her önemli organizasyonda yanlış yapıyoruz.
Bu organizyonun hatası belli: Muhasebeciler vitrin kurmayı bilemiyor! Dev organizasyonlar vitrin ve şov olmayınca sönük kalıyor. Kamuoyu ne olup bittiğini anlayamıyor.
17. Dünya Muhasebeciler Kongresi'nin evsahipliğini Türkiye Serbest Muhasebeci Mali Müşvairler ve Yeminli Mali Müşavirler Odaları Birliği (TÜRMOB) ile Türkiye Muhasebe Uzmanları Derneği (TMUD) yaptı.
Bu iki oda, konukları mutlu etti ama nedense kendisini medyaya anlatamadı.
Olacak iş mi?
Oysa tam da 2007 bütçesinin tartışıldığı, vergi paketlerinin açıldığı bu günlerde Maliye Bakanı Kemal Unakıtan ile Gelir İdaresi Başkan Vekili Osman Arıoğlu ve ekibi tam kadro buradaydı. Hatta Bakan Unakıtan bizi görünce 'Niye Kongreyi izlemiyorsunuz?' diye sitemde bile bulundu.
Bakan Unakıtan haklıydı.
Fakat biz bu kongrede bir ülkeye kitlendik. 500 katılımcıyla İstanbul çıkarması yapan Nijerya ilginçti. Öyle ya, kişi başına 2 bin Euro'ya mal olan kongreye Nijeryalılar acaba niye bu kadar ilgi göstermişti?
Mayısta seçime hazırlanan Nijerya bize yabancı değil. Dünyanın 5'inci büyük petrol üreticisi, bildik. IMF adına Nijerya'yı izleyen Engin Akçakoca ise tanıdık. Nijeryalılar son günlerde Türkiye ile bavul ticaretine ağırlık vermişler. İki ülke arasındaki ilişkiler sıcak.
500 Nijeryalı tam da bu dönemde muhasebe kongresine gelmek için Nijerya'daki Türkiye Büyükelçiliği'ne vize başvurusunda bulunmuş. Elçilik 100 kişiye vize vermiş ama Büyükelçilik çalışanlarının kafası karışmış. 'Yahu bu kadar insan Türkiye'de ne yapacak? Acaba Türkiye'ye iltica mı edecekler?' diye kaygılanmışlar. Resmi bilgi bile istemişler.
Sonunda iş anlaşılmış.
Nijerya Muhasebeciler Birliği Başkanı Dr. C.G. Okpareke çok cevval bir kadınmış. Kongre öncesi TÜRMOB'a, 'Bu kongreye 17 bin üyeden en az 500 kişiyi getireceğim' demiş. Verdiği sözü tutmuş...
Demek ki geri kalan 400 kişi vizeyi önceden almış? Ama standartlarını bilmediğimiz Nijerya muhasebede sınıf atlamış!!!