"Hak yemeyeceğiz, hak yedirmeyeceğiz. Yolsuzluğa ve yoksulluğa son!"
Bu sloganlar AK Parti'yi iktidara taşıdı. Batık banka operasyonları, AK Parti hükümeti için yolun başlangıcıydı.
Ancak Çukurova ve Kepez Elektrik'in imtiyaz sözleşmesinin iptali ile başlayan süreç, AK Parti için dönüm noktası oldu. Operasyon Uzan'ın 117 şirketine el konulmasıyla devam etti. Herkes sürecin bittiğini sanıyordu. Ta ki, Genç Parti Genel Başkanı Cem Uzan'ın Enerji bakanı Hilmi Güler ile yaptığı 20 dakikalık mini zirveye kadar...
Bu mini zirve, üç aşamalı Çukurova ve Kepez sorununda ciddi bir sıkışmanın yaşandığının sinyalini verdi.
Yatırımcı hakları
Çukurova Elektrik ve Kepez'de üzerinde durduğumuz konu, halka açık şirketlere ortak olan küçük hissedarlarının yaşadığı sorun. Yatırımcı hakları dediğimiz konunun adresi, elbette tüm dünyada olduğu gibi bizde de Sermaye Piyasası Kurulu (SPK).
Yatırımcı haklarıyla ilgili her sorunu çözmekle mükellef olan SPK gibi kurumlara, Türkiye'de görüşü sorulmuyor. Bu yüzden kapitalizmin kalesi sermaye piyasasında mağdurlar cephesi oluşuyor.
Aynen Enerji Bakanlığı'nın yaptığı gibi. Çukurova Elektrik ve Kepez'de büyük hissedarın imtiyaz sözleşmesini iptal eden Enerji Bakanlığı, dalgınlıktan olacak küçük yatırımcının haklarını korumayı unutuyor.
Danıştay süreci
Enerji Bakanlığı, 12 Haziran 2003 yılında elinde herhangi bir mahkeme kararı olmadan Çukurova ve Kepez'in imtiyaz sözleşmesini feshetti, şirkete yeni bir yönetim kurulu atamadı. Çukurova ve Kepez yönetimi, Danıştay 10'uncu Daire'de imtiyaz sözleşmesinin iptali için "yürütmenin durdurulması" istemiyle dava açtı. Danıştay 10'uncu Daire iptal istemini reddetti. Arkasından konuyu Danıştay 13'üncü Daire esastan görüştü ve oradan da 'imtiyaz sözleşmesinin iptali kararı' çıktı.
Hatırlatalım, yatırımcıların açtığı 'yatırımcı davaları' halen devam ediyor.
Ancak imtiyaz sözleşmesinin iptali ile ilgili olarak son sözü, Danıştay Dava Daireleri Genel Kurulu verecek. Ve imtiyaz sözleşmesinin iptalinin kesinleşmesi durumunda tüm hissedarlar bir bardak soğuk su içecek!
Büyük açmaz
Çukurova ve Kepez Elektrik sorununda üçüncü aşamada Güney Rum Kesimi şirketi LIBANANCO yer alıyor. LIBANANCO, kasım ayında Enerji Bakanlığı'na bir ihtar çekmiş, Çukurova ve Kepez'in büyük ortağı olduğunu, hisselerinin durumuyla ilgili çözüm istemiş, aksi taktirde Tahkim'e gideceğini ve 10 milyar dolar tazminat talep edeceğini bildirmişti.
Bir anda bu uyarı ile birlikte herkesin kafası karışmış, Uzan Ailesi LIBANANCO'nun ortağı mı, değil mi? tartışması başlamıştı. LIBANANCO'nun Enerji Bakanlığı'na verdiği süre 20 gün sonra bitiyor.
Görünen o ki; üç aşamalı Çukurova ve Kepez Elektrik sorununda kimse bugüne kadar çözüm üretmedi, sorumluluk üstlenmedi.
İki yılda Uzan'ın 117 şirketine el koyan TMSF, niye Çukurova ve Kepez'e de el koymadı? Acaba birileri el konulmasını özellikle mi engelledi?
Alın size bir kördüğüm daha!!!