İki gün önce yani 31 Ekim'de TMSF Başkanı Ahmet Ertürk'e "Çukurova Grubu 135 milyon dolarlık taksiti ödedi mi?" diye sorduk. Henüz ödeme yapılmamıştı. Üstelik 4 Ağustos 2004 tarihinde yapılan protokol gereği Çukurova Grubu'nun dört kez temerrüde düşme şansı vardı. Çukurova Grubu üç kez temerrüde düşmüştü ve daha 21 Eylül'de 31 Ağustos ve 30 Eylül taksitini birlikte ödemişti. Eğer bu kez de ödeme yapamaz ve temerrüde düşerse protokol altüst olur, sözleşme feshedilebilirdi.
ALFA PLANI DA BEKLENİYOR
Ancak TMSF Başkanı Ertürk, önemli bir açıklama yaptı ve dedi ki; "Çukurova Grubu'nun toplam borcu 1 milyar 60 milyon dolar. Holding yetkilileri borçlarını kasım ayı içinde toptan ödemek istediklerini söylediler. O yüzden biz toptan ödemeyi bekliyoruz." İşin özüne bakalım; 4 Ağustos'ta yapılan protokol gereği Çukurova Grubu'nun TMSF'ye toplam borcu 2 milyar 95 milyon dolardı. Çukurova, bu borcun 1 milyar dolarının bir bölümünü iştirak satışından karşıladı. Ancak iddialara göre 700 milyon doları da Rus Alfa Telekom'dan aldığı avans yoluyla ödedi ve grubun TMSF'ye 1 milyar 60 milyon dolar borcu kaldı. Yapılan protokol gereği borç 25 taksite bölünmüştü. Çukurova Grubu 25 taksitin 13'ünü öderken, geri kalan 12 ödemenin de Eylül 2006'ya kadar tamamlanması bekleniyordu.
KRİTİK KONU TURKCELL
Fakat buradaki esas kritik konu Turkcell. Turkcell'deki ortaklık probleminin bir an once çözülmesi gerekiyor. Dolayısıyla Yapı Kredi Bankası ile satış anlaşmasının da bir kazaya uğramadan sona erdirilmesi şart. Bilindiği gibi TMSF ile yapılan protokol çok açık. Eğer borçlu olan Çukurova dördüncü kez temerrüde düşerse, TMSF rehinli hisselere el koyacaktı. Ama TMSF Başkanı Ahmet Ertürk'ün Çukurova Grubu'nun 1 milyar 60 milyon dolarlık borcunu kasım ayında peşin ödemeyi taahhhüt ettiğini söylemesi ilginç. Görünen o ki; TMSF, Çukurova'nın Turkcell'de Rus- Alfa ile yaptığı yolculuk planına güveniyor. Dolayısıyla Çukurova Grubu'na itimat ediyor. Herşey iyi, güzel; ama ya Çukurova Grubu söz verdiği gibi kasım ayında toplu ödemeyi yapamazsa ne olur? Bu durumda TMSF'nin yeniden alacağına karşılık rehinli hisselere el koyma hakkı doğar.