Krizzede; bildik bir kavram. Kriz olur ve zedelenen kesimleri tanımlar. Afetzede gibi bir şey... Krizzade, bu ortamdan beslenenleri anlatır. Haramzade gibi...
Ticaret savaşlarının giderek ivmelendiği, tek taraflı korumacılık adımlarının hızlandığı ortamda dünya ekonomileri ateş yerine dönerken Türkiye'nin bundan nasibini alması, gayet doğal...
Borsa, faiz, dövizde yaşanan iyileştirici adımlar ortada dururken, kriz söylemini topluma yaymaya çalışan kesim, gün geçmiyor ki sosyal medya dâhil bütün iletişim kanallarını kullanmasın...
Yeni Ekonomik Plan'ın hedeflerinin tutması, risk priminin yarı yarıya azalması, 4 haftada 1 milyar $'lık yabancı girişi, 10 yıllık tahviller, dolar, cari açık, endeks, mevduat faizi, ticari kredi faizi ve benzeri göstergeler...
Bu alandaki iyileşmeleri göz ardı edip, ekonomideki geçilmekte olan dar boğazı "kriz" kelimesiyle yeni bir algı operasyonu projesi haline getirmek, Türkiye'nin işine yaramayacak ama kimin işine yarayacak?
Bazı şeyler nedense hiç değişmiyor. Misal yeni yılın ilk günü klişe haberler vardır. İlk bebek bir yerlerde doğmuştur, adı şu veya budur ve ailesinin mutluluğu gözlerinden okunuyordur.
Yeni yılda talih kuşu birilerinin başına konmuştur.
Değişmeyen klişelerden biri de ekonomide kriz bekleyenlerin beyanlarıdır. Hele ki o yıl içinde seçim var ise bu kriz tellalları sahne alır, söylemlerini kimi zaman el altından bazen de aleni tekrar edip dururlar.
Goygoyculukla kriz gelmez ama oluşturdukları karamsar atmosferden etkilenenler zarar görebilir, fırsatlara kör olabilirler.
Yasa koyucular ve uygulayıcıların "izleme" mekanizması ne derece sağlıklı çalışır, bilinmez ama şu sıralar piyasaları dumana boğmak isteyenlerin sayısı hayli artmış durumda.
Ancak gerçekler ortada iken bütün verileri;
"kriz havasına" büründürüp "fırsat kârı" peşinde olanlar var. Her ne kadar aklıselim, Türkiye ekonomisi metriklerinin iç ve dış piyasa dalgalanmalarına karşı dayanıklı olduğu söylese de böylesi krizzadelerin teşhis ve teşhir edilmesi gerekiyor.
Bütçe açığı son derece düşük, cari açık yönetilir boyutta, Merkez'in rezervleri yeterli, kamunun borcu az, özel sektörün kısa vadeli borcu da alacağına, dışarı götürdüğü mevduatına denk.
Geriye, dumanlı hava kurtlarının bitmez tükenmez iştahı kalıyor ki buna fırsat vermek doğru olmaz. Aslında bunları teşhis etmek çok kolay; eğer ağzını açınca krizden söz ediyorsa, bilin ki bu bir krizzadedir.
İsterse sıfatı ve şöhreti "ekonomist" olsun. Zaten böylesi ekonomistlerin evrensel tanımı da net; "son 2 krizden 8'ini bilen...
Krizzade cemaat."
