Dün Külliye'yi dolduran binlerce konuk, Yeni Türkiye'nin ilk gününe tanıklık etti. Önce yağmurla ıslanan, ardından güneşle kuruyan bizler, Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın ağzından, nasıl bir geleceğe doğru yol almaya başladığımızı dinledik.
Yeni Türkiye hızlı ve etkin karar süreçlerini, güçlü liderlik ile birleştirdi ve bunu referandum ve genel seçimlerle tescilledi. Bu, bir imparatorluğun vârisi olmayı reddetmeden, genç Cumhuriyetimize yeni bir yürüme koridoru açıyor.
Uygarlık talebimizi yüceltiyor, ufukların efendisi olma yolunda hız vitesine geçişimizi sağlıyor.
Ülkenin hızını kesen vesayetler, bürokratik oligarşi, vasatlıklar ve bahaneciler bu yolculukta olmayacak.
Varmak zorunda olduğumuz 'Devlet Ebed Müddet' şiarlı bir gelecek ve tutturmakla yükümlü olduğumuz 2023 hedeflerimiz var. Yarışta olduklarımız koşarken vesayet prangalarıyla koşamazdık zaten.
Benim bu törende hissettiğim ruh, üzerindeki tozu üfleyerek uzaklaştırmış, canlı, farklı ve dinamik bir enerjinin? Beştepe'den tüm ülkeye yayıldığıdır. En heyecan verenin ise bundan böyle çok şeyin artık farklı olacağı, bazı süreçlerin hızımızı kesemeyeceğidir.
Özellikle değer üretmeyen iş süreçleri, ilişki süreçleri, iletişim süreçleri ve bilgi süreçlerinin ayıklanacağı bu yeni dönemde, yapısal sorunlara kalıcı çözümler geliştirme yeteneklerimizi artırabileceğiz.
Başkan Erdoğan görev başı yaptı dün ve Yeni Türkiye dönemi başladı. Daha iyi bir yarın uğruna dünü geride bıraktık.
Ülkemize hayırlar getirsin.