Kötü komşu mal sahibi yapar... Savunma sanayimizin son 10 yıldaki atılımında, bize mühimmat vermeyen, aklı sıra ambargo uygulayan kötü komşuların katkısı (!) çok büyük. Vermedikleri silahı üretebileceğimizi fark edince, hem düşük fiyatla geliyor hem de "burada üretilmişi var, vazgeçin" diyorlar.
Dinlemiyor, üretiyoruz tabii ki... Misal insansız hava araçları İHA'lar... Terörle mücadelede öylesine başarı sağladılar ki düşmanlarımız, Türkiye'ye karşı yeni tehdit alanları üretmeye başladılar. Önceleri kamerayla donatarak keşifte kullanıyor, terörist tespit edince hava gücümüz devreye giriyordu. Şimdi ise İHA'ları silahla donatıp SİHA safhasına geçtik ve iftiralar da başladı.
Son olarak CHP'li Sezgin Tanrıkulu ile gündeme gelen "SİHA'lar sivilleri vuruyor" iftirası, önümüzde başka algı operasyonlarının da olduğunun öncü göstergesi kabul edilebilir. Hatırlayın, Bağdat'tan ateşlendiğinde New York'taki sivilleri vuracağı haberleriyle birlikte "Cehennem Silahı" yalanı üretilmiş ve Saddam'a müdahalenin dünya kamuoyu zemini oluşturulmuştu.
Savunma sanayimizin atılımları, terörle mücadelede kazandığımız yetkinlik, 30 cm hassasiyetle hedefe nokta atışı yapacak derecede geliştirilmiş teknolojimiz ve zaten sivilleri vurmamak için kılı kırk yararcasına yürütülen antiterör operasyonlarımız...
Bu süreci akamete uğratmak ve Türkiye'yi "SİHA'larla sivilleri vuruyor" algısına taşımak için içeriden ve dışarıdan yoğun propaganda çalışmaları başlatılmış bulunuyor. Bizlerin derhal bu algı operasyonlarına karşı tedbir geliştirmesi şart... Eğer bunu yapmaz isek Türkiye'ye iftiranın küresel tahribatını önleyemez ve savunma sanayimizin bu parıltılı gelişmesini sürdüremeyiz.