Uludağ Üniversitesi İktisat Topluluğu'nun düzenlediği "Youth Economic Forum 16" etkinliğindeyiz. Sürdürülebilir büyümeye yerel aktörlerin katkısını tartışıyoruz. Yerel aktör dediğim, Bursa'nın kent aklını oluşturanlar…
Topluluğun Yönetim Kurulu Başkanı Ayberk Tiftik, kentin beyin enerjisini ülke kalkınmasına aktarmak için gayet ettiklerini söylüyor. Uludağ Ekonomi Zirvesi, böyle bir nüveden başlamış ancak ellerinden kayıp gitmiş. Bu defa hem üniversite hem de topluluk olarak Bursa için genç düşünce platformu olma iddiasındalar.
Ben böylesi girişimleri son derece yararlı buluyorum. Zira işlevleri inanılmazdır. Zira bir kentin yarını, böylesi kanaat önderlerinin zihindekilerdir… Gezegenimizde 1 milyon yerleşke var ve bunların 19 bini turizm varış noktası. Dünyada 100 yıldan yaşlı 1000 kent ve 1000 yıldan yaşlı 100 kent var.
Bursa, tıpkı İstanbul, Urfa gibi ilk 100'de olabilir fakat bu yetmez. İstanbul Ticaret Üniversitesi'nden Özgür Çengel, sürdürülebilir büyümede ayrışmanın önemine vurgu yapıyor: "Her kentin kendini farklılaştıracak gayreti olmalı."
Kendini ayrıştıranlardan biri, Durmazlar Holding'in Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Durmaz… Raylı sistemlerin zorunlu ihtiyacı tramvay vagonlarının her birine 3.2 milyon euro ödenmesini sorgulamış ve bugün yarı maliyetli ama daha modern "İpekböceği" tramvayını üretmiş.
Bursa'yı Türkiye'nin uzay ve havacılık üssü yapma vizyonuyla ticaret ve sanayi odası liderliğine gelen İbrahim Burkay, Türkiye'yi 2023 hedeflerine taşıyacak dinamizmin, akıllı üretimden geçtiğini söylüyor: "Bursa büyürse Türkiye büyür."
Bir kentin tarih sahnesinde başat aktör olabilmesi için 3 temel gerekir: 1-tarihi kültürel miras, 2-doğal kaynaklar ve 3-yerel kabiliyetler… Dün salonu dolduran gençlerin, yerel kabiliyeti temsil ettiği düşünülürse, Rektör Yusuf Ulcay'ın "ancak üreterek var olabiliriz" sözleri daha anlamlı olur.