Kendinize asıl sormanız gereken soru şu: Başka bir gezegene taşınmadan kültürel stresle nasıl baş ederim? Siz, en sonunda, ne olursa olsun belirli bir dereceye kadar yetişkin olmanın gerçek ve stresli yükünü omuzlarınızda taşıyabilirsiniz. Tabii ki de hepimiz başkasının sorumluluğu altında özgürce yaşadığımız çocukluk günlerimize dönmek isteriz ve tabii ki de bunu yapamayız.
TEKNOLOJİ KAPASİTEMİZİ ZORLUYOR
Farklı stres çeşitleri ve bunların sizin üzerinizdeki etkileri üzerine tam olarak eğitilmiş olmak, stres yönetimi konusunda size yardımcı olur. Bizler, tarihin en heyecan verici dönemlerinden birinde yaşıyoruz. Teknoloji ile birlikte çok fazla güzel şey geldi ve bizler de bunu deneyimliyoruz.
Bilimsel olarak, biz yalnızca insan duygularının tüm vücut sistemlerini etkileyen gücünü anlıyoruz. Peki, bu nasıl oluyor da vücut kondisyonumuzu değiştiren ve hastalıklar yaratan bir hal alıyor? İnsanlara dinlenmeyi ya da onlara iyi gelecek şeyleri anlatmak kolaydır. Ama stres yaygın olduğu kadar gizlenemeyen ve önlenemeyen bir şeydir. Onu söküp atmak için çaba göstermek gerekir.
Gerçek şu ki; hayatımız gittikçe daha da dijital bir hal alacak ve biz çocuklarımızı ve kendimizi, kapasitelerimizi zorlamaya çabalayacağız.
İnsanlar olarak, sürekli bu koşuşturma içerisinde bulunmamayı öğrenmek kolay değildir. Fakat sıra akıl ve fiziksel sağlığa geldiğinde; günlük, haftalık ya da aylık rahatlama bir doktorun tam olarak istediği şeydir. Her şeyde ölçülü olma anahtardır ve bu, kültürel strese katkı yapacak şeyleri içerir. Burada amaç kültürel stresi azaltırken hayatın basit zevklerinin keyfini çıkartmaktır.
HAYATIMIZI ZENGİNLEŞTİRİYORLAR
Evcil dostlarımız kültürel stresle başa çıkmak için bize yardımcıdır. Nasıl mı? Çünkü onlara bakarak hayat hakkında çok şey öğrenebiliriz.
Evcil hayvan sahipleri, hayvan dostlarının, kendi hayatlarını zenginleştirdiğinin tüm detaylarını mutlulukla paylaşacaklardır.
Bir kedi veya köpek sahibi olmak bize neler kazandırır? Hayatımızda stresi azaltmada pek çok teknik kullanabiliriz: Çikolata, yoga, meditasyon, blog yazarlığı.. Bunlar tabii faydalı olabilir ama evcil hayvanlarımızın üzerimizdeki etkisi de bir o kadar fazladır. Aslında, evcil hayvanların stresi düşürdüğü, ruh halini geliştirdiği ve bağışıklığı artırdığı sonucuna varan bir araştırma var. Çeşitli işlerle meşgul olsak bile hayatımızda hayvanlara yer verebiliyorsak; o zaman harika bir sosyal destek, stres azalması ve pek çok fayda edinebiliriz.
İşte bu evcil dostlarımızın hayata dair bize öğretebileceği 11 şeyin listesi:
1- ANI YAŞA!
Köpekler ve kediler geçen hafta olanları ya da yarın ne olacağını umursamazlar. Onlar sadece 'şimdi' ile ilgilidir. Anı yaşa ve eğlenmene bak!
2- KOŞULSUZ SEV
Hayvan dostlarımız ne olursa olsun bizi koşulsuz olarak sever. Ne kadar huysuz ya da ne kadar kirli olduğumuzun onlar için bir önemi yoktur!
3- OYUN OYNA
Köpekler ve kediler oynamayı çok seviyorlar. İster koşma, ister kovalama veya atlama olsun; hareket önemlidir.
4- ŞEKERLEME YAP
Oyunlar ve her şey yorucu olabilir. Dinlenmenin vakti geldiğinde, evcil hayvanlar rahat edebileceği bir yere gider, uzun deliksiz ve dinlendirici bir uyku çeker.
5- SADIK VE GÜVENİLİR OL
Evcil hayvanlarımız her zaman bizim için orada. Hep bizi savunacaklar ve yanımızda olacaklar. Ama onlar bunu bizden hiç istemiyorlar.
6- SEZGİLERİNE GÜVEN!
Hayvanlar kendi içgüdüleri tarafından yönlendirilir ve bunlardan etkilenerek hareket ederler. İnsanlar, gördükleri veya duydukları şeylere tepki verir; bedenlerinin onlara söylediklerini ihmal ederler.
7- KENDİNİ KABUL ET!
Hiçbir Chihuahua; Golden Retriever olmak istemez. Tekir kedi, kıskançlıkla Siyam'a bakmaz. İnsanlar olarak bizler de mükemmel olan ve olmayan parçalarımızı sevmeli ve onları kucaklamalıyız.
8- KİN TUTMA!
Köpeğimiz, dün geceki yürüyüşün gerçekleşmediğini düşünerek bize karşı kin tutmayacaktır. Kin tutmak bizi duygusal olarak incitiyor. Bırakın gitsin!
9- YOLCULUĞUN TADINI ÇIKAR!
Hepimiz kafalarını pencereden çıkararak, arabada görkemli bir sürüş keyfi yaşayan köpekleri görmüşüzdür. Hiç kimse nereye gideceğini onlardan daha az umursamazdı. Onlar sadece macerayı severler. Yolculuğun keyfine varırlar
10- DOKUNMANIN GÜCÜNE İNAN
Hayvanlar sevilmek, okşanmak ve ovuşturulmaktan çok hoşlanıyorlar. İnsanlar da buna ihtiyaç duyuyorlar. Masajlar, sarılma, el ele tutuşma gibi temasların pek çok iyileştirici özelliği olduğunu bilimsel çalışmalar da gösteriyor.
11- YOGA YAPIN
Evet, yanlış okumadınız. 'Yere Bakan Köpek' duruşunun nereden geldiğini düşünüyorsunuz? Köpekler ve kediler bedenlerini düşünmeden uzatıp büküyorlar ve bunu yapabilmeleri için yoga matı da gerekmiyor. Sonuç mu? Sadece kendilerini iyi hissediyorlar.