Günde iki kez kiri, makyajı, ciltteki ölü hücreleri ve birikmiş yağları temizlemek için yüzümüzü yıkarız. Ve tüm bunları, cildimizin bariyer fonksiyonuna zarar vermeden temizlememiz gerekir. İyi bir temizleyici ve ılık su -sıcak değil- bunu nazikçe yapacaktır. Cilt yüzeyindeki birikintinin çözünmesini sağlayacak ve hayati önem taşıyan bariyere zarar vermeden yıkanmasına olanak tanıyacaktır.
Kullandığınız temizleyici ne kadar hassas yapıda olursa olsun stratum corneum'daki lipitlerin bir kısmının yok olması kaçınılmazdır. Sadece yüzünüze su çarpmak bile bu lipitlerin bir kısmının yok olmasına neden olur. Bunu göz önünde bulundurarak, kuru cilde sahip insanların, yüzlerine sadece su çarpmalarının yeterli olmadığını bilmeleri gerekir.
Ayrıca aşırı temizleme -yani cildinizi sıklıkla yıkamak- kuruluğa neden olabilir. Uygun temizleyici ve arkasından kullanılan nemlendirici ile cildinizi iki kez yıkamak yeterli olacaktır. Eğer aşırı yıkama yapıyorsanız zaten bunun farkına varırsınız. Mesela cildinizde gıcır gıcır temiz veya gergin bir his varsa, kullandığınız temizleyici yeteri kadar hassas değil demektir. Genelde çok kuru veya hassas cilde sahip kişilere yoğun nemlendirici etkili temizleyiciler kullanmalarını öneririm. Erkeklerin ciltleri genelde çok kuru olmaz. Kadınlar kuruluktan daha çok muzdariptir çünkü daha az gözenek ve yağ bezleri vardır ve ciltleri normal hormonal değişimlerden çok etkilenir.
ÇOK SERT TEMİZLEMEK İYİ GELMEZ
Çok sert temizleme yapmak hiçbir cilt tipine iyi gelmez, yağlı ciltlere bile. Çünkü epidermisin koruyucu örtüsü zedelendiğinde, cilt dış etkenlere ve enflamasyona daha açık bir hale gelir ve değerli olan nemi kaybeder. Yağlı cilde sahip bir kişinin, uygun temizleyici ile günde üç kere temizleme yapmasının zararlı olmadığını gördüm. Ayrıca, cilt tipine bakılmaksızın hiç kimse, ciltte yağ tabakası bırakan temizleyiciler kullanmamalıdır. Çünkü bunlar, bariyer fonksiyonunu artırsa da saflığı yok ederek gözenekleri tıkar, bu sebeple de dezavantajları avantajlarını geçer.
Nazik temizleme ürünleri suda çözünür. Stearik asit ve gliserol stearat gibi yağ ve yağ asitleri, bazı temizleyicilere eklenerek malzemelerin bir arada tutulması sağlanır. Ayrıca sodyum lauryl sülfat gibi bazı arıtıcılar da yağların temizlenmesi sağlar. Bu malzemelerin cildi tahriş edip etmeyecekleri ürün içeriğindeki yoğunluklarına bağlıdır.
VÜCUDUNUZUN SESİNE KULAK VERİN
Malzemelerin çok azı zararlıdır ancak formül, cildiniz için uygun olmayabilir. Bu sebeple temizleyici alışverişi, biraz deneme yanılma yolu ile yapılır. Hastalarımı muayenehanemde kabul ederek ciltlerini derinlemesine incelememe rağmen, onlara çok kurutucu ya da yeteri kadar kurutmayan bir temizleyici reçete edebilirim ve başka bir ürün denememiz gerekebilir. Her zaman hastalarıma yüzlerini yıkadıktan yarım saat sonra nemlendirici kullanmadan önce nasıl hissettiklerini sorarım. Eğer kuruluk, gerginlik ve sertlik hissediyorlarsa temizleyici onlar için çok yıpratıcıdır ve başka bir ürün denemeleri gerekiyor demektir. Cildiniz, yıkadıktan yarım saat sonra yumuşak ve esnek olmalıdır. Her zaman sözü edilen 'vücudunuzun sesine kulan verin' tavsiyesini hatırlamanızı ve bunu cildiniz için de yapmanızı öneririm.
Cildiniz, onu tedavi etme biçiminize iyi yanıt verdiğinde bunu anlarsınız. Herkesin belirli bir tolerans limiti, rahatlık seviyesi vardır. Cildinizin başa çıkabileceği kadarının ve limtilerinin farkına varın! Farklı cilt tipleri için çok yararlı olabilecek bazı temizleyici içerikler vardır. Mesela farnesol adı verilen yağ dağıtıcı içerik, yağlı ciltler için tasarlanmış temizleyicilerde kullanılır. Bu tip ciltler için tasarlanmış çoğu temizleyicinin yaptığı gibi cildi yağdan arındırmaya çalışmak yerine farnesol yağı dağıtır. Daha az yağlı bir dokuya sahip olursunuz ve suyu tutan yapısal lipitlerinizde de daha az kayıp gerçekleşir.
Cildin bariyeri zarar görmez. Glikolik ya da salisilik asit gibi hidroksi asitler içeren bir temizleyici birçok kişide faydalı olur çünkü temizleme sırasında soyma işlemi uygulanarak nemliliği artırır. Cilt tipinize göre, AHA/BHA cilt temizleyicilerini her gün, haftada bir veya haftada iki-üç kez uygulayabilirsiniz. Hidroksi asit içeren nazik bir temizleyici, allantoin ve yumuşatıcı B vitamini pantenhol gibi tahriş önleyici malzemeler de ihtiva edilmelidir. Avrupalıların genelde bebek pişiklerinde kullandıkları bir içerik olan pantehol çok faydalıdır.
İKİ TANE TEMİZLEYİCİ KULLANMAK GEREKSİZ!
Makyaj yapan kadınların bazıları yüzlerini yıkamadan önce makyaj temizleyici krem ya da losyon kullanır. Bunun, çok yağlı ve su geçirmez makyaj malzemeleri kullanmadığınız sürece gerekli olmadığını düşünüyorum. Suda çözünen bir temizleyici ve ılık su neredeyse tüm fondöten türlerini temizleyebilir. Cildinizde en asgari sayıda malzeme kullanmanız en iyisidir ve çoğu durumda iki temizleyici birden kullanmak anlamsızdır. Makyaj temizleyici kullanıyorsanız sadece gerekli olan yerlere uygulayın. Mesela gözünüzün çevresinde rimelden ötürü siyah hareler oluştuysa, gözaltındaki cilde göz makyajını temizleme amaçlı özel bir temizleyici uygulayın.
'ANTİSEPTİK' AKNELERİ YOK ETMEZ
Sorunlu bir cildiniz varsa ve enfeksiyon geliştirme aşamasındaysanız triklosan gibi deodorant ve sabunlarda kullanılan enfeksiyon savaşçılarından faydalanabilirsiniz. Triklosan bir dakikadan az bir sürede cilt yüzeyindeki tüm bakterileri temizleyebilir. İnsanların sivilceleri ile oynadıklarında ortaya çıkan olası enfeksiyonları ortadan kaldırır. Ancak triklosan gözeneklerin derinliklerine nüfuz ederek akneye sebep olan bakterilerin yok edilmesinde etkin değildir, bu sebeple de etiketlerde yazılı olan 'antiseptik' terimi 'akneleri yok eder' anlamına gelmez.
