Hidroksi asitler, hücre katmanları arasında birbirlerinden ayrılmalarını sağlayacak daha büyük bir boşluk yaratmak için yapısal lipitlerle birleşirler.
Başlangıçta, cildinizdeki soyma işlemi ölü hücre tabakalarının bazı katlarını ayıracağı için, birkaç haftalığına pul pul dökülme hissi yaşayabilirsiniz. Eğer bu durum canınızı sıkarsa, süreci hızlandırmak için kil maskesi de kullanabilirsiniz.
Ancak bu maskeyi ovalamaktan kaçının, zira hidroksi asitlerle bir araya geldiğinde ovalamak çok tahriş edici olabilir.
ESTETİSYENE GİDİLEBİLİR
Hidroksi asitler, kimyasal yapılarına göre alfa veya beta olarak adlandırılır. En yaygın kullanılan beta hidroksi asit; salisilik asittir. Hassas antiseptik özelliği ve soyma (peeling) işleminde kullanılabilirliği sayesinde iyi bir akne savaşçısı olarak bilinir.
Bazı ürünler AHA ve BHA karışımları içerir. Yakın zamanda polihidroksi asitler de kullanıma sunulmuştur. Kimyasal olarak bu asitler, AHA ve BHA'lardan daha büyük moleküllerden meydana gelmiştir, dolayısıyla deriye AHA ve BHA'lar kadar hızlı ve derine inecek şekilde nüfuz etmezler. Bunun sonucu olarak da polihidroksi asitler o kadar tahriş edici değildir.
Dezavantajı ise daha az etkili olmasıdır.
Ben, tahrişi ortadan kaldırması için; glikolik asit, cilt rahatlatıcı ve diğer antienflamatuar içerikler gibi daha etkin AHA'ların kombine olduğu formülleri tercih ediyorum. Hidroksi asitli ürünleri kullanırken, güneş koruması konusunda daima titizlik göstermeniz gerekir.
Yaklaşık altı ya da sekiz hafta sonra, soyma işleminin sonuçlarında bir duraklama görebilirsiniz. Cildiniz hidroksi aside alışır ve bu noktadan sonra daha yavaş bir hızla iyileşme gözlersiniz.
Bu biraz, ilk egzersiz yapmaya başladığınız zamanlardaki gibidir. Diyelim ki yüzde 5 oranında dikleştirilmiş bir bantta yürüyorsunuz. Daha yeni başlamışsanız bu biraz zor olabilir. Ancak kaslarınız duruma alıştığında dahasını istersiniz ve hızınızı ya da eğimi artırmaya karar verirsiniz.
Hidroksi asitlerde ise kullandığınız ürünün içeriğindeki yoğunluk oranını artırmak yerine, günde iki kez uygulama yapmayı veya haftada bir kere enzim maskesi uygulatmayı düşünebilirsiniz. Ayrıca ayda bir ya da iki kez daha yüksek konsantrasyonda hidroksi asitlerle soyma işlemi yaptırmak için estetisyene gidebilirsiniz.
Bir noktada sağlıklı bir eşiğe ulaşacaksınız. Cildinizi tahriş etmeden daha fazla devam etmeniz mümkün değil. Herhangi bir hidroksi asit içeren ürün kullandığınızda güneş korumasının önemini kavramış olmanız çok önemlidir. Kimyasal ya da mekanik yöntemlerle düzenli olarak soyma işlemi uygulayan kişilerin bu uygulamayı yaptırmayanlara göre çok daha çabuk bronzlaştıkları bilinmektedir.
Kırışıklıklar iyice azalır
Lazer ya da kimyasal yöntemlerle yüzey düzeltme teknikleri, dokuyu yerinden kaldırır ki bu ileri derecede soyma işlemine örnektir. Tüm bu metotların kolajen üretimini artırarak kırışıklıkları azalttığına dair bilimsel veriler mevcuttur. Ayrıca birçok tedavi ürününde kullanılan protein öğütücü enzimler, yüzeysel deri hücrelerinin eritilmesinde oldukça etkilidir. Papayadan elde edilen papain ve ananastan elde edilen bromelain gibi enzimler doğal enzimlerdir.
Haftada bir enzim tedavisi
Bazı insanlar sadece doğal ürünler kullanmayı tercih eder ancak bazı malzemelerin sentetik olanları, eşbiçimlilik ve kıvam bakımından daha avantajlıdır.
İnsanların çoğu, tüm doğal ürünlerde taze meyvelerin kullanıldığına inansa da botanik malzemeler genelde meyve özü şeklinde kullanılır. Doğal özler ise standarda bağlıdır ve bu sebeple de aktif malzemelerden sadece belirli bir miktar kullanılabilir. Mesela nar ile yapılmış malzemelerde standarda bağlanmış miktarda nar özü kullanılır. Bir ürünün formülünü hazırlarken en iyi olduklarına inandığım malzemeleri kullanırım. Bazı özellikler için doğal bir yağ ile standarda bağlanmış bir özü karıştırabilirim. Glikolik asit gibi bazı diğer ürünlerde de eşbiçimliliğin önemli olması nedeniyle sentetik formu tercih ederim.
Bazı insanlar da ölü hücreleri; lif, duş süngeri, kese ya da mısır, pirinç, jojoba taneleri gibi elle uygulanan nazik temizleyiciler kullanarak yok etmeyi tercih eder.
Kayısı çekirdeği, fasulye, deniz kabuğu gibi malzemelerle yapılan ovalama işlemleri fazla aşındırıcı olabilir.
Tüm bu soyma metotları işe yarayacaktır ancak hidroksi asitlerin diğerlerine göre daha avantajlı olduğunu düşünüyorum.
Hidroksi asitler sadece ölü hücreleri yok etmekle kalmaz, ayrıca kıl folikülleri arasında birikmiş deri kalıntılarını da yok eder. Bu şekilde çatlamaları, akneleri ve kahverengi lekeleri önledikleri gibi daha pürüzsüz bir tene sahip olmanızı sağlar.
Akne problemi yaşayan kişilere, soyma sürecinin nazik ve etkili biçimde desteklenmesi için, haftada bir ya da iki kere enzim tedavisi yaptırmalarını öneririm. yenilenme ya vaşlar 20 yaşın üstündeki herkesin hücre yenilenme hızlarındaki düşüşü ortadan kaldırmak için soyma işlemi uygulamasının gerekli olduğuna inanıyorum.
Ne kadarına ihtiyacınız olduğu tamamen size özel bir durum. Bazı insanları soyma işlemini temizleme ürünleri ile harmanlamayı tercih eder. İyi bir hidroksi asit ürünü zaten nemlendirici maddeler de içereceğinden bazı insanlar tedavi ürünlerini nemlendirici olarak kullanmayı tercih edebilir.
Ben genellikle günlük olarak bir hidroksi asit tedavi ürünü ile başlamayı ve cildiniz onu iyi tolere edebiliyorsa uygulamaya, örneğin hidroksi asit içeren bir temizleyici ekleyerek devam etmeyi uygun görürüm.
Diğer taraftan günlük olarak kullandığınız hidroksi asit tedavi ürünü, cildinizin sızlamasına ve gerilmesine neden oluyorsa tedavi ürününün kullanımını haftada üç güne indirin ve cildinizin sesine kulak verin. Erkekler her gün tıraş oldukları için, soyma işlemine kadınlar kadar ihtiyaç duymazlar çünkü tıraş olduklarında en üstteki ölü tabakayı yok ederler. Ancak ciltleri kadınların cildinden daha kalın olduğu için genelde hidroksi asit tedavi ürünleri onlara da faydalı olur. Günlük tıraş esnasında doğal olarak meydana gelen soyulma, erkeklerin çene ve yanaklarında neden daha az çizgi olduğunu da açıklamaktadır.