Türkiye'nin en iyi haber sitesi
HOWARD MURAD

Cildiniz gıcır gıcırsa temizleyiciniz hassas değil demek

Cildi aşırı temizlemek kuruluğa neden olabilir. Sık yıkama yapıyorsanız ve cildinizde gergin bir his varsa, yanlış temizleyici kullanıyorsunuz demektir

Günde iki kez; kir, makyaj, ciltteki ölü hücreleri ve birikmiş yağları temizlemek için yüzümüzü yıkarız. Ve tüm bunları, cildimizin bariyer fonksiyonuna zarar vermeden temizlememiz gerekir. İyi bir temizleyici ve ılık su, bunu nazikçe yapacaktır. Cilt yüzeyindeki birikintinin çözünmesini sağlayacak ve hayati önem taşıyan bariyere zarar vermeden yıkanmasına olanak tanıyacaktır. Kullandığınız temizleyici ne kadar hassas yapıda olursa olsun, ciltteki lipitlerin bir kısmının yok olması kaçınılmazdır. Sadece yüzünüze su çarpmak bile bu lipitlerin bir kısmının yok olmasına neden olur. Bunu göz önünde bulundurarak, kuru cilde sahip insanların, yüzlerine sadece su çarpmanın yeterli olmadığını bilmeleri gerekir.

Çok temizlemek cilde iyi gelir mi?
Aşırı temizleme kuruluğa neden olabilir. Uygun temizleyici ve arkasından kullanılan nemlendirici ile cildinizi iki kez yıkamak yeterli olacaktır. Eğer aşırı yıkama yapıyorsanız, zaten bunun farkına varırsınız. Mesela cildinizde gıcır gıcır temiz veya gergin bir his varsa, kullandığınız temizleyici yeteri kadar hassas değil demektir. Bu yüzden çok kuru veya hassas cilde sahip kişilere yoğun nemlendirici etkili temizleyici kullanmalarını öneririm. Çok sert temizleme yapmak hiçbir cilt tipine iyi gelmez, yağlı ciltlere bile... Çünkü epidermisin koruyucu örtüsü zedelendiğinde, cilt dış etkenlere ve eflamasyona daha açık bir hale gelir ve değerli olan nemi kaybeder. Yağlı cilde sahip bir kişinin, uygun temizleyici ile günde üç kez temizleme yapmasının zararlı olmadığını gördüm. Ayrıca, cilt tipine bakılmaksızın hiç kimse, ciltte yağ tabakası bırakan temizleyiciler kullanmamalıdır. Çünkü bunlar, bariyer fonksiyonunu artırsa da saflığı yok ederek gözenekleri tıkar, bu sebeple de dezavantajları avantajlarını geçer.

İyi bir cilt temizleyiciyi nasıl anlarız?
Eğer cildiniz yıkandıktan yarım saat sonra yumuşak ve esnek ise, kullandığınız temizleyici cilt tipinize uygundur.

KIRIŞIKLIKLARLA DA SAVAŞMALI

Peki, cilt temizleyicinin içeriğinde ne olmalı? Farnesol:
Bu yağ dağıtıcı içerik, yağlı ciltler için tasarlanmış temizleyicilerde kullanılır. Farnesol, bu tip ciltler için tasarlanmış çoğu temizleyicinin yaptığı gibi cildi yağdan arındırmaya çalışmak yerine yağı dağıtır. Daha az yağlı bir yapıya sahip olursunuz ve suyu tutan yapısal lipitlerinizde de daha az kayıp gerçekleşir. Cildin bariyeri zarar görmez. Aslında ciltteki kalıntı ve kirleri nazikçe temizleyen pek çok temizleyici vardır. Durumu basite indirgeyerek sadece bunu yapan bir ürün alabilirsiniz. Ancak benim felsefeme göre; cildinize uyguladığınız her şey, aynı zamanda kırışıklıklarla da savaşmalıdır. Bu sebeple sodyum PCA gibi nemlendirici veya hyaluronik asit gibi bir lipit içeren bir temizleyici seçerek, yüzünüze su tuttuğunuz her seferde kaybettiğiniz lipitleri yerine koymanızı öneririm. Bunun yanı sıra insanlara, yaşlılığa sebep olan önemli faktörlerden enflamasyon ve tahrişe sebep olacak etkilerden uzaklaştırmak için her türlü fırsatı denemelerini söylüyorum. Bu sebeple meyankökü özü veya Chamomile gibi tahriş önleyici maddeler içeren temizleyicilerin kullanılmasına özen gösterilmelidir.

Glikolik ya da salisilik asit:
Temizleme sırasında soyma işlemi uygulayarak nemliliği artırır.

E vitamini:
Mükemmel bir yatıştırıcıdır.


E vitamini neden önemli?
E vitamini şemsiyesinin altında barınan sekiz farklı molekül tipi vardır. Hepsi de aynı elementlerden oluşur ancak molekül şekilleri değişiktir ve böylece hücredeki farklı alıcılara uyum sağlarlar. Hepsi hücre duvarındaki lipitlere çekilir. Bu sebeple de hücrenin su tutma kapasitesinin artırılması açısından önemlidirler ve ayrıca yağda çözünebilirler. E vitamini birçok bakımdan kendine has özelliklere sahiptir. Bunlardan biri de birçok farklı görevi aynı anda yerine getirmesidir. Tabii ki potansiyel bir antioksidandır. Ayrıca mükemmel bir yumuşatıcıdır ve epidermis üzerindeki su kaybını önler. Bu sebeple de nemlendiricilerde sıklıkla kullanılır ve rahatlatıcı bir antienflamatuar etkiye sahiptir. E vitamini ayrıca suda sabit kalır, bu sebeple de ürünlerde kullanılması kolaydır. Yüzeysel E vitamini uygulamasının serbest radikal hasarını yok ettiğini konu alan sayısız bilimsel çalışma yayımlanmıştır. Bir tanesinde sigara içtikten sonraki serbest radikal oluşumu izlenmiştir. Serbest radikallerin sayısı, ilk duman öbeği cilde nüfuz ettikten sonraki 24 saat içinde artarak maksimuma ulaşmıştır. Testler E vitamini uygulaması sonrasında tekrarlandığında, serbest radikallerin sayısı tamamen yarıya inmiştir. Son 20 yıldır hayvanlar ve insanlar üzerinde yapılan güneş öncesi E vitamini uygulaması çalışmalarının birçoğu; ciltte daha az kızarıklık ve kabarma olduğunu, daha az lipitin kaybedildiğini ve daha az güneş yanığı ortaya çıktığını gösterir.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA