Cildiniz, istediğiniz gibi bir görünüme sahip olamayabilir; çevresel ya da hormonal faktörler nedeniyle cildinizin yapısı bozulabilir. Yani cildinizde arada sırada az miktarda sivilcelenme ya da orta derece hiperpigmentasyona (cilt lekeleri) maruz kalmış alanlar olması çok olağandır. Çoğumuz kirlilikten mağdur olabilir ya da yüzümüze aşırı uygulamalar yapabiliriz. Ancak bu durumlar aşırıya kaçtığında sürekli bir şekilde tedavilerini yapmak, günlük kürümüzün bir parçası haline gelmelidir. Bu problemleri ortadan kaldırmak için vermiş olduğum tavsiyeleri, gerek duyuldukça kullanabilirsiniz. Bazı durumlarda, önceliklerinizi değiştirebilir, hatta programın tümünü belirli bir cilt problemi ile başa çıkabilmek için değişikliğe uğratabilirsiniz. Daha sonra problem kontrol altına alındığında, cildinize göre seçilmiş kırışıklık savaş programına geri dönersiniz.
FARKLI TEDAVİLER UYGULAYIN
Cilt tipiniz için kullandığınız tedavi ve onarım programının yanı sıra size önerdiğim tavsiyeleri kullanabilir ya da bir gün cilt tipiniz için seçilmiş programı, diğer gün de özel durumlar programını kullanabilirsiniz. Her zaman söylemiş olduğum gibi; özel durumları tedavi ederken de cildinizin sesine kulak vermelisiniz. Mesela; akne sorununuz varsa ve cildiniz her gün uygulanan akne programına dayanabiliyorsa, o zaman cildinize göre seçtiğiniz program yerine her gün akne programını kullanın. Ancak soyucu etkili akne tedavi ürününüz sizin için fazla tahriş edici ise, ki eğer cildiniz kuru ise muhtemelen böyle olacaktır, o zaman ürünü akne probleminiz geçene dek sadece gün aşırı veya iki günde bir kullanın.
Hiper-pigmentasyon: Aşırı miktarda pigment ya da hiper-pigmentasyon olarak da bilinen, melaninin eşit olmayan dağılımının en yaygın tedavi biçimi hydroquinone'dir. Aslında bu tam da beyazlatıcı olmamasına rağmen bazı kimseler hydroquinone içeren ürünlere, cilt beyazlatıcı kremler adını verir. Hydroquinone, cildin rengini melanin yaratan kimyasal reaksiyonları engelleyerek açar. Glikolik asit gibi alfa hidroksi asitlerle kombine edilebilir, bu durum da hücre dönüşüm hızını artırır. Fazladan pigment içeren deri hücreleri daha kolay parçalanır ve yeni ciltteki pigmentasyon daha eşit olur.
Şehir cildi: Şehirde yaşıyorsanız, sadece hava kirliliği ve isin neden olduğu çevresel toksinlere maruz kalmaz, aynı zamanda günlük hayatın gerekleri ile başa çıkmaya çalışırken yüksek seviyede stresle uğraşırsınız. Şehirde yaşayan pek çok kimse için birkaç günlüğüne şehir dışına kaçabilmek pek mümkün değildir. Bu yüzden günde iki kez C vitamini içeren ürünler öneriyorum. Soyma işlemi için de gece tedavilerini C vitamini ile hidroksi asit karışımından elde edilen ürünlerle yapabilirler. Bu uygulamaların yanında fast-food ya da yüksek yağ oranlı yiyeceklerden kaçınmalı, daha çok sebze ve meyve tüketmeyi unutmamalısınız.
Menopozal cilt: Hayatları boyunca hiç sivilce çıkarmamış kadınlar; menopoz döneminde sivilcelenebilir ve zaman zaman akne tedavisi kullanmak zorunda kalabilir. Ayrıca cilt, yaşla birlikte çok inceldiği için menopoz dönemine girmiş bir kadınsanız; kahverengi lekeler ve çizgiler gibi çok belirgin güneş hasarlarınız ya da genleşmiş damarlarınız olması muhtemeldir. Kahverengi lekeler için sadece renk açıcı ürünler ve yüzeysel vitamin uygulamaları yetmez. Gitgide hassaslaşan cildinizi rahatlatmak için anti enflamatuar maddelere de gerek vardır. Aslında yaşı ilerlemiş kadınlar; güneşe, soğuğa ve rüzgarlı havalar gibi sert hava koşullarına karşı çok daha dikkatli olmalıdır. Kullandığınız ürünlerde daha çok cilt rahatlatıcı malzemeler aramanız gerekebilir. Menopozal ciltteki hücre dönüşüm hızı azdır. Bu sebeple de her akşam kullanılan ve hassas soyucu özelliği olan bir onarıcı çok etkili olacaktır. Ayrıca hormonal yaşlanmaya karşı gece kremi kullanmanın da çok önemli olduğunu düşünüyorum. Özellikle içerisinde nemlendirici bitki yağları, retinol, sıkılaştırıcı ve tüylerin oluşumunu engellemeye yardımcı içeriklerin olduğu kremler büyük fayda sağlamaktadır. Sadece kadınlarda menopozal cilt olduğunu varsayarak yanılmak söz konusudur, erkeklerin de orta yaşa geldiklerinde hormonlarında değişimler olduğuna inanıyorum. Bu sebeple orta yaşlı erkekler için de menopozal cilt programları işe yarayacaktır.
YENİ ÜRÜNLERİ ÖNCE DENEYİN
Hassas cilt: Burada bahsedilecek kür, kuru ciltler için uygulanacak küre çok benzer. Ancak nemlendirme ve enflamasyon önleme amaçlı yumuşatmaya daha büyük ağırlık verilmiştir. Hassas ciltlerin bariyer fonksiyonu elbette çok sınırlıdır, bu sebeple nemlendirici maddeler bu bariyeri yeniden meydana getirmekte önemli rol oynar. Cildinizde kullandığınız her yeni ürünün etiketinde hassas ciltler için olduğu yazsa bile bir parçayı vücudunuzun farklı bir bölgesinde denemenizi öneririm. Bunu yapmak çok kolaydır; üst kolunuzun iç kısmına üründen bir nokta kadar sürün ve ertesi gün o bölgeyi kontrol edin. Tahrişi işaret eden bir kızarıklık söz konusu ise ürünü kullanmayın.
EKSİK HALKA: SU
Son yıllarda serbest radikaller ve enflamasyonla ilgili pek çok şey duymuşsunuzdur. Vücudunuzun ve cildinizin kendine zarar vermesine neden olan bu iki kuvvetin ardında yatan gizemi ortaya çıkarmak için, birçok değerli bilimadamı milyonlarca dolar değerinde çalışmalar gerçekleştirmektedir. Enflamasyon ve serbest radikaller sadece kırışıklık ve yaşlanma süresince değil, diyabetten romatizmaya, hatta kansere kadar birçok önemli kronik hastalığın ortaya çıkmasında da önemli rol oynar. Ancak bu faktörlerin yanı sıra, sağlık açısından enflamasyon ve serbest radikallerden daha önemli olan -daha kesin olmak gerekirse sağlık kaybına ve vücuttaki bozulmalara neden olan- etkiler vardır. İnsan vücudunda oluşan bir problem diğer organları da etkileyip başka problemler oluşmasına neden olur; bir eksik halka, bir yaralanma veya kusur vücudun başka hayati önem taşıyan bir fonksiyonunu da etkiler. Bilimadamları serbest radikaller ve enflamasyonla ilgili önlem almayı başarabilmiş ancak başka kuvvetlerin de etkili olduğunu bulmuştur. Birçok nedenden bahsedilebilir ancak fikrimce bu nedenlerin tümü bir temel sonuçta toplanabilir; su kaybı. Bence yaşlanmanın sağlık ve güzelliğe etkisinde anlaşılması gereken eksik halka su kaybıdır. Çevrenin neden olduğu serbest radikallerin ciltte yarattığı tahribat, enflamasyonu derinden tetikleyen güneş yanıkları veya cilde besin taşıyan damarların incelmesi ve zayıflaması hep su kaybıyla sonuçlanır. Bunun nasıl meydana geldiğini kendi cildinizde de görebilirsiniz, çünkü bu durum kırışıklıklara, kat kat bir görünüme, derin çizgilere, renk solgunluğuna, şişkinliğe ve gevşekliğe neden olur.