Geçtiğimiz hafta cilt yaşlandıkça cilt tabakalarında zamanla meydana gelen olaylar, cildin koruma görevini ve su tutma kabiliyetini nasıl etkilediğinden bahsediyorduk. İşte yazımın devamı: Dermisteki protein lifleri (kolajen ve elastin), zemin maddesi adı verilen jölemsi materyalin içine gömülü halde bulunur. Eğer dermis, bataklık olsaydı; kolajen ve elastin saman, zemin maddesi de onları bir arada tutan çamur olurdu. Bu bataklıkta nem tutucu bileşik şeker ve glycosaminoglycan (GAG'lar) adı verilen protein molekülleri gibi çeşitli moleküller bulunur. Birbirinden farklı ve su seven moleküller, GAG'ları meydana getirip çevrelerindeki her şeyi nemli tutar. Bu nem, cilt için gereklidir. Örneğin dermis ve epidermisteki nem; kolajen ve elastinin yumuşak kalmasını sağlar. Zamanla ciltteki zemin maddelerinin sayısında bir düşüş gözlenir. Bu düşüş, güneşe maruz kalan ciltlerde daha fazladır.
NASIL YAŞLANIRIZ ?
Şimdi yaşlanma ve güneş etkisinin kolajen ve elastinde ne gibi etkilere sebep olduğuna bir göz atalım. Tüm bu oluşumların ve etkilerin çoğu kırışıklık oluşumuna yöneliktir.
ELASTİN:
Bazı uzmanlara göre; yaşlanma sırasında en eski ve büyük değişimler elastin liflerinde meydana gelir. Yaşlandıkça, güçlü ve derin lifler adeta güve yemiş gibi bir görünüme bürünür. Ayrıca lifler kalınlaşarak kıvrılır. Normalde elastin lifleri ince dallar halinde birbirine uzanır. Yaşlandıkça, bu dallar sertleşip dağınık bir hal alır ve sonuçta karmaşık bir yığın haline gelir. İyi durumda olan elastin lifler, sert ve kalın bir hale geldiği zaman, cilt esnekliğini kaybeder. Elastin liflerinin sayıları aynı olmasına rağmen lifler eskisi kadar esneyemediği için birbirinden kolayca ayrılır. Elastindeki bu değişimler herkeste görülür ancak güneşten gelen ultraviyole ışınlarına maruz kalmış ciltlerde elastinlerin yapılarındaki bozulma daha fazladır. Ayrıca cilt yaşlandıkça inceldiği halde, elastinin yapısında görülen değişim cildin bazı bölgelerinde, özellikle de güneşe maruz kalmış alanlarda kalınlaşmaya sebep olur. Buna solar elastoz (esnek doku yitimi) adı verilir. Bir araştırmada; güneşten korunmuş olan kalça bölümünden alınan elastin lif örnekleri, genç bir cilt ile benzerlik göstermiştir. Oysa güneşe maruz kalmış ön kol derisi, normal deriden yirmi kat daha kalın bir hal almıştır. Orta yaşlarla birlikte açık renk ciltli kişilerin çoğunda ciddi elastin bozulmalarına rastlanır. Güneş ışınlarına maruz kalmaları, bu değişimleri daha da erkene alır. Güneşte çok fazla vakit geçiren gençlerden alınan cilt biyopsileri, ileri derecede bozulmaların yirmili yaşların başlarında meydana gelebileceğini göstermektedir. Bu değişimlere genelde görünmez hasarlar adı verilir.
KOLAJEN:
Elastin liflerinde görülen bozulma ve karmaşa çoğaldıkça kolajende de her yıl yüzde 1 oranında bir düşme gözlenir. Güçlü kolajen lifleri, tendonları ve bağlarda bulunur ama bu lifler ciltte de bir dereceye kadar sertlik sağlar. Kadınlarda erkeklere kıyasla daha az kolajen olduğu için kadınların ciltlerinin erkeklerinkinden yaklaşık on beş yaş daha yaşlı olduğu söylenebilir. Yaşla birlikte kolajen daha da kalınlaşır, özellikle güneşe fazla maruz kalındıysa... Genç ciltte tek tek kolajen lifleri, demetler halinde bulunur. Yaşlanma ile birlikte kolajen lifleri büyür ve her yöne doğru yığılmaya başlar. Kolajen liflerinin düzgün ağ yapısı tel tel ve dağınık bir hal almaya başlar. Lifler tıpkı fazla kullanılmış lastik bantlar gibi gevşemeye başlar.
PROTEİN PARÇALANMASI:
Derinin altında bulunan kalın, karmaşık elastin ve kolajen çok daha düzenli bir yaşlanma sürecinin sonucunda meydana gelir. Belirli bazı genler, dermiste bulunan ve enzim salgılayan bazı hücrelerin üretimini destekler. Bu enzimler kelimenin tam anlamıyla kolajeni ve elastini parçalar. Bu enzimleri aktive eden birçok şey vardır. Bunlardan biri güneş yanığının meydana getirdiği enflamasyondur.
YAŞLI HÜCRELER CİLTTE ÇIKINTILARA NEDEN OLUR
Birkaç yıl önce Michigan Üniversitesi'nde yapılan bir çalışma; tek bir ultraviyole ışın dozunun, öğlen saatinde 10-15 dakika güneş ışığına maruz kalmaya eşit etki yarattığını ve sekiz saat içerisinde ciltte bulunan kolajen yıkıcı enzimlerin seviyesini çok ciddi anlamda artırdığını ortaya koymuştur. Güneşe maruz kaldıktan sonra enzim seviyelerinin normale dönmesi yaklaşık olarak yetmiş iki saat sürmüştür.
ENZİM SEVİYESİ YÜKSELİYOR
Cilt, belli bir dönem boyunca, her iki günde bir UV bombardımanına maruz kaldığında, enzim seviyeleri bir hafta boyunca inanılmaz bir yükseklikte seyretmiştir. Bir yaz boyunca korumasız güneşlenmenin cildinizdeki kolajene ne yaptığını bir düşünün. Yaşlanma da enzimlerin artmasına neden olur. Bu durum şu şekilde meydana gelir: Deri hücreleri yaşlandıkça, hücrelerin etkisi kadar hızlı ve tam olarak bölünebilmeleri için gerekli genetik materyal (DNA) üretimleri yeterli düzeyde devam etmez. 70 ya da 80 yaşına geldiğinizde tembel ve yaşlı deri hücreleri ciltte çıkıntılar oluşturur. Oysa 25 ya da 30 yaşlarınızdayken bunlardan neredeyse hiç yoktur. Eskimiş bu hücreler, sadece etrafta dolanarak yer kaplamakla kalmaz, kolajen parçalayan enzimleri çoğalttığı için aynı zamanda zarar verir. Kırışık oluşumunun sebeplerinden biri kolajen ve elastinin parçalanması ve liflerin onarımının yavaşlamasıdır.
DAHİLİ CİLT BAKIMI ÖNEMLİ
Gördüğünüz yaşlılık izlerinin çoğu sert ve lifli dermiste gözlenir. Buradaki ağ örgüsünü, ince ve beyaz kolajen lifleri ve dalgalı, çatallı ve kauçuk benzeri elastin liflerinin birbiri arasına serpilmesi meydana getirir. Cildin alt yapısındaki kolajen ve elastin cilde sağlamlık ve esneklik verir. Ancak yaşlanmayla kolajen ve elastin meydana getiren fibroblastlar azalır ve cilt onarımında düşüş gözlenir. Fibroblastlar zemin maddesinin amino asit gibi yapıtaşlarının kaynağıdır.
HÜCRELER DEĞİŞİR
Dermisin temel yapıtaşları (kolajen, elastin ve zemin maddesi); bağ dokular ve tendonlar gibi vücudun diğer bölümlerinde de bulunur. Dahili cilt bakımı ile cildi kuvvetlendirmenin yollarını öğrendiğinizde vücudun diğer bölümlerinin de bundan nasıl faydalanacağını göreceksiniz. Aslında kırışıklıklar, deride belirgin hale gelmelerinden veya yerçekiminin etkisini göstermesinden yıllar önce oluşmaya başlar. Vücutta meydana gelen kaçınılmaz yavaşlamanın sebeplerinden biri bazı hücresel değişimlerdir ama ciltte yaşlanma sürecini hızlandıran başka bir etken daha vardır. Bu, güneş ışığı ya da yıpratıcı tedavilerin neden olduğu eflamasyondur.