Asrın felaketinin yaralarını sarmak için tüm Türkiye seferber olmuş durumda...
Ancak, bunlardan biri var ki... "Depremzedenin halinden, depremi ve acısını yaşayan anlar" dedirtecek kadar anlamlı...
İçişleri Bakanlığı, 11 ili vuran depremin ardından tüm valiliklere konteyner tedariki için ellerindeki imkanları harekete geçirmek üzere talimat verdi. Valiler, ilk etapta acil ihtiyaçları karşılamak üzere temin ettikleri geçici barınma ünitelerini sevk etmeye başladılar.
Bu çabaya bir katkı da Düzce'den geldi. 23 Kasım 2022'de deprem yaşamış, 12 Kasım 1999 depreminin yıkıcılığını hala yüreğinde hisseden Düzce'nin modeli diğerlerinden biraz farklı oldu.
Düzce Valisi Cevdet Atay, "durumdan vazife çıkardı!" Düzce İl Özel İdaresi'nin kapasitesi ile Düzce'deki sanayici ve iş insanlarının birikimini bir araya getirmeye karar verdi. Düzceli, depremzede kardeşleri için özellikli bir şey yapmalıydı.
Hemen organize sanayide uygun durumda veya boş bulunan fabrika binaları araştırıldı. Biri 5.500 diğeri 6.500 metrekare kapalı alana sahip iki tesiste süratle üretim bandı kuruldu. "Kuruldu" derken, fiziki şartlar 1 haftada hazır hale getirildi. İşin başına daha önce bu tarz imalatları yönetmiş kıdemli bir müdür atandı. Özel İdare mühendisleri ile tesisatçısından kaynakçısına kadar ehil işçilerden bir kadro oluşturuldu.
Başlangıçta, "Bu, kolay bir iş değil. Sn. Valim yapamazsınız" diyenler de çıktı.
Öyle ya... Konteyner için çelik karkas, yalıtımlı panel, vitrifiye malzemesi, şofben, mutfak dolabı, kapı, pencere siparişi verilmesi, üretim için parçaların bir araya getirilmesi, tesisin hazırlanması zahmetli bir süreçti.
Ama bizzat gittim, yerinde gördüm. Vali Bey yapacağı işe inanmış, ekibini inandırmış, yerel sanayicileri de ikna etmiş.
Ve şimdi... Günlük 30 konteyner üretilen aşamaya gelinmiş. Hatta ilk sevkiyatların pazartesi günü yapılması planlanmış. Bununla da yetinilmemiş... 3. fabrika için de yer seçilmiş. Üç vardiya esasına göre çalışmalara hız verilmiş. Konteyner diyoruz ama... İnsani şartları önceleyen bir yaşam ünitesi bu. Mutfağı, mutfak dolabıyla birlikte ayrı bir bölüm. Banyo ve tuvaleti, sıcak su tesisatıyla düşünülmüş. Küçük de olsa oturma odası ayrılmış. Her bölüme kapılar takılmış. Elektrik hattı çekilmiş. Pencerelere perde çekmek üzere korniş monte edilmiş. Önemli bir detay da... Yanmaz, izolasyonlu, ısı dağılımı standardına göre panel kullanılması olmuş. Düzce'nin önde gelen fabrikalarından Pekintaş, Valiliğin "Konteyner Üretim Merkezi'ne" güvenlik standartları yüksek malzemeyi, neredeyse maliyetine teslim etme taahhüdü vermiş. Piyasaya dönük sipariş planını, depremzedeler için üretilen konteynerlere göre değiştirmiş.
Evet...
An itibari ile Düzce Valiliği'nin bu gayretini duyan, fabrikayı gezen pek çok belediye de "Bizim için de üretir misiniz? Biz de destek olalım" teklifinde bulunmuş.
İstedim ki...
Ülkenin geleceği adına umut vadeden iyi örnekleri de yazayım. Bir mülki idare amirinin, memleket meselesini kendisine görev edinmesi halinde inisiyatif, irade ve kararlılıkla neler başarılabileceğini yansıtabileyim.
Emeği geçenlere teşekkür etmek gerek. Allah milletimizin ve devleti yönetenlerin yardımcısı olsun.