Yeni tip koronavirüs salgını küresel ve ulusal sistemleri sarsarken, tehditler kadar fırsatlar da üretmeye aday. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın dün Çankaya Köşkü'ndeki koronavirüsle mücadele eşgüdüm toplantısında da söylediği gibi önümüzdeki üç haftayı "sabır, dayanışma ve dirençle aşabilirsek" Türkiye birçok açıdan pozitif yönde ayrışacak.
Virüsün tüm dünyaya yayılması, "küresel, bölgesel ve sistemik krizlerin aşılması" noktasında devletlerin kalitesini de test etti. Türkiye, bu açıdan başarılı bir sınav verdi.
Yeni dönemde; yeni iş yapma tarzlarının, eğitim yöntemlerinin ve yeni iş kollarının ortaya çıkacağına kuşku yok. Evden çalışma, uzaktan eğitim, yönetimlerde esneklik gibi şimdiye kadar teorik tartışmalara yol açan pek çok konu, hayat pratiğinin ta kendisine dönüşecek. Bu noktada altyapısını kuran ve gelişime açık tutan ülkeler, ileriki yıllarda hızla öne çıkacak. Türkiye bu kritere göre de özgün konumda yer alacak.
Kovid19'a karşı "uyarı, bilinçlendirme ve risk önlemleri" aşamalarında etkileyici performans gösteren Türkiye için artık "süreç yönetimi" öncelik kazandı. Bugünden itibaren "sağlık koşullarına dair önlem ve müdahalelerin sürdürülebilirliği ile piyasaları canlı ve dinamik tutma iradesi" belirleyici olacak. Yine Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın dünkü konuşmasında işaret ettiği bu hususu toplum olarak ciddiye almak, ortak hareket tarzı geliştirmek zorundayız. Yani, devletin aldığı ve alabileceği kararlar kadar bireylerin ve kurumların da alması ve uyması gereken kararlar olduğu muhakkak.
Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak'ın 2018 yazından bu yana artan "kriz yönetim deneyimi", tıpkı insan vücudundaki kan dolaşımı misali piyasada nakit akışını sürdürecek önlemlerin uygulamaya geçmesini sağladı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, "üretimin kesintisiz devamı, istihdamın korunması, firmaların ayakta tutulması ve piyasaya nakit enjeksiyonu yapılması" esaslarına dayanan 100 milyarlık paket açıklaması mühimdi.
Zira...
Talep koşullarındaki gerileme olasılığı gözetilerek faizde hemen indirim yapılması, bankalara likidite desteği verilmesi, kredi stokunun çevrilmesinde bankalar ile müşterilerine kolaylıklar ve ilave garantiler sunulması, ihracatçının desteklenmesi, vergi ve sigorta primi ödemelerinde takvimin yeniden düzenlenmesi, şok dalgasını en sert şekilde hisseden sektörlerin teşvik edilmesi, üretim kaybına uğrayan sektörlerde istihdamı savunmak üzere işsizlik sigortası fonu imkanlarının planlanması... Koronavirüs tehlikesinin birkaç ay içinde aşağı yönlü seyir izlemesi beklentisi gözetilerek ekonomideki bu zorunlu frenin arabayı durdurmasının önlenmesi Türkiye'nin geleceği bakımından hayati önemde.
Ve nihayet...
2020 yılının ilk günlerinden bu yana yaşadıklarımız... Deprem, çığ felaketi, şehitlerimiz ve şimdi de küresel salgınla ulusal mücadele çabamız. Türkiye'nin milli bağışıklığını sınayan olağanüstü olaylar dizisi ülkemizin yönetimine, firmalarına ve halkına yeni yetenekler kazandırmakta. Evet, kısa vadede bir maliyet var ve bundan sonra da olacak. Ama... Kriz yönetmeyi bilenler, yeni şartlara uyum gösterenler ve milli dayanışma sergileyenler ayakta kalabilecek.