Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) geçtiğimiz hafta Başbakan Tayyip Erdoğan'a önemli bir ziyaret gerçekleştirdi. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu ve yönetim kurulu üyeleri, Başbakan'a orta vadeli beklentilerini anlattığı gibi ülke genelinde 3 bin 627 işletmenin katılımıyla gerçekleştirilen anketin sonuçlarını da aktardı.
Anketten yansıyan veriler, beklentilerin biraz olumsuza kaydığı şeklinde. İş dünyası bu noktaya büyük önem veriyor. Oysa Başbakan Erdoğan ve ekibindeki hava bundan oldukça farklı. Erdoğan, mayıs- hazirandaki ekonomik çalkantı ortamında yaşanan moral bozukluğunu geçici görüyor ve değerlendirmeleri endişeyle karşılamıyor. Hatta, yakınmalarını dile getiren işadamlarına neredeyse "Gözünüze dizinize dursun" demeye getiriyor. Başbakan, ekonomiyle ilgili konuşan herkesin Kasım 2002- Ağustos 2006 dönemini bir bütün olarak ele alması gerektiğini savunuyor. "Enflasyonu tek haneye indiren, Lira'dan 6 sıfır atan, doğrudan yabancı yatırımı ve özelleştirmeyi coşturan, vergi ve sigorta primi barışı ilan eden, elektriğe zam yapmamak için direnen, istikrarı korumaya özen gösteren, reformcu hükümet kimliğinin" gözardı edilmemesini istiyor.
Başbakan, "geçmişi" işadamları ise "geleceği" referans alıyor. Patronlara göre, "Düne ait ne varsa dünle gitti, artık yeni şeyler yapmak lazım." Yani, geçmiş başarılara teşekkür ediliyor ama gelecek adına beklenti yönetimi önem kazanıyor. İşte o beklentiler olumlu havadan giderek "ihtiyatlı duruşa" hatta yer yer "olumsuza" dönüyor.

İç Anadolu'nun nabzı
TOBB kimilerine göre, hükümete oldukça yakın. Mesajları ürkek. Başbakan'a VIP helikopter alacak kadar destek verebiliyor. Kimilerine göre ise siyasete eşit mesafede. Uyarılarını gürültü kopararak değil, makul bir lisanla iletmeyi tercih ediyor. Hangi noktadan bakılırsa bakılsın, TOBB'un son açıkladığı anket, ekonomik olduğu kadar siyasi şifreler de içeriyor. Bu görüş, TOBB yönetiminde de şekilleniyor. 1990'lı yılların seçimlerine bakıldığında, Orta Anadolu'nun duruşu Meclis'e şekil veriyor.
İşte bu yönüyle konuya yaklaşıldığında TOBB'a iş performansını aktaran işletmelerden, özellikle İç Anadolu merkezli olanların kaygılarına dikkat etmek gerekiyor. Anadolu'daki işadamlarının yüzde 38.9'u 2006 yılının ilk yarısı için "olumsuzdu", yüzde 37.8'i ise "şartlar değişmedi" diyor. Yılın kalan yarısı için işadamlarının yüzde 36.1'inde "olumsuz bekleyiş" hakimken yüzde 37.8'si "değişmeyecek" kanaatinde. Ak Parti için önemi inkar edilemeyecek düzeyde olan Anadolu sermayesi bu yılın ilk 6 ayında, geçen yılın aynı dönemine kıyasla iç satışlardan karının azaldığını belirtiyor. Yatırımlarında ve işçi sayısında değişim olmadığını açıklıyor.
Peki TOBB bu bilgileri Başbakan'a aktardı mı? Bu açıklıkla olmasa da bölgesel nabzı yansıttı.
Bu arada Başbakan Tayyip Erdoğan, iş dünyasının vergiyle ilgili korkularını gidermeyi de ihmal etmedi. "Memura enflasyon farkı verilecek, ek kaynak ihtiyacı vergiyle karşılanacak" yönündeki haberler hatırlatılınca Başbakan, "Yok böyle bir şey" demekle kalmadı, hatta Maliye Bakanı Kemal Unakıtan'a, "Çıkın bu konuda açıklama yapın" talimatı da verdi.

Sözün özü...
Seçim için geri sayım başladı. Hükümetin stratejisi geçmi. başarılar üzerine kurulu. İş dünyası ise 2008'e kadar reformların hız keseceği endişesinde...