Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) batık banka patronlarının yurtdışı servetlerinin peşini bırakmıyor. Sadece Uzan Grubu'nun açtığı 1000'i aşkın dava ile uğraşan TMSF, önemli bir deplasman başarısına imza atmak üzere. Uzanlar'a ait iki yat için Cayman Adaları'nda sürdürülen hukuk mücadelesinden iyi haberler geliyor. Halen Marmaris'te demirli Airwaves ve Frequency isimli iki yat, Cayman Adaları'nda bir şirket adına kayıtlı. Uzanlar bir Ürdünlü'ye, sanki alacağı varmış gibi ipotek tesis ettirip, satışı engellemişlerdi. Uluslararası sulara çıkamayan yatlar çok yakında yeniden satışa sunulabilecek. Yat deyip geçmemek lazım; ikisi en az 60 milyon dolar ediyor.
TMSF Başkanı Ahmet Ertürk, TRT 2'de konuk ettiğimiz İktisatçı Programı'nda, Uzanlar'ın Ürdün'deki varlığına ilişkin ilk kez "Evet, böyle bir şirket var" yazısı geldiğini de açıkladı. Ertürk, "Ancak bu yazıyı gönderen görevli, yeni işe başlamış" demeyi de ihmal etmedi. Yani, Ürdün'den sonuç alınması bu aşamada beklenmiyor.
Ertürk, Uzanlar'ın mali operasyonlarını Polonya üzerinden sürdürdüğünü düşünüyor. "Türkiye'de kullandıkları teknikleri, şimdi Polonya'da deniyorlar" diyor. Polonya'da, Uzanlar'a ait olduğu belirlenen çimento fabrikasının en az 50-60 milyon dolar değerinde olduğunu kaydeden Ertürk, "Fabrika bizim ama muvazaalı işlemlerle sürekli el değiştiriyor. En son Liechtenstein'dan birileri çıktı" bilgisini verdi. Ertürk, ilk kez bir yabancı ülkede şahsına karşı dava açıldığını eklemeyi de ihmal etmedi. Uzan Grubu çimento fabrikaları satılırken Polonya'daki tesisin sahibi olduğunu iddia edenler, "Bizim de payımız vardı. Zarara uğratıldık" diye mahkemeye başvurmuşlar. Ertürk, "Bu sayede Polonya'yı da göreceğim galiba" demekten kendini alamıyor.
"Dava aç" ricası
Demirbank'ın eski genel müdürlük binasına gelince... TMSF, iki denemede de satışı gerçekleştiremedi. İdari yargı kararı nedeniyle satış iptal edildi. Kasım 2003'teki bombalı saldırıda tahrip olan binanın çirkin görünümü bir nebze olsun iyileştirildi. "Binayı reklam panosu olarak kullanıyoruz. Ama reklam için pahalı bir yatırım" diye yakınan Ertürk, Cıngıllıoğlu Ailesi'ne mesaj göndermiş:
"Bakın gayrimenkul fiyatları hayli iyi durumda. Engellemeyin, satışı yapalım. Bina zaten bankanın malı, ailenin değil. Size rica ediyorum. Lütfen bize dava açın. Eğer davayı kazanırsanız satış bedelini alabilirsiniz." Ama 'aile içi anlaşmazlık' gerekçesi gösterildiği için durum değişmemiş.
18 milyar dolar gelecek
Ertürk, Fon'a alınan 21 banka için Hazine'den sağlanan kaynağın 22 milyar dolar, TMSF kaynağının 4 milyar dolar, varlık satış gelirinden aktarılan tutarın 2 milyar dolar olduğunu anlattı. Özetle, bankaların rehabilitasyonuna 28 milyar dolar aktarıldı. Tabii faiziyle birlikte bu tutar 50 milyar doları buldu. TMSF, BDDK'dan ayrılıncaya kadar 1 milyar 250 milyon dolar tahsilat yapmıştı. Bu tutar, şimdi 18 milyar dolara revize ediliyor. Bankacılık krizleri yaşayan ülkeler, maliyetin yüzde 10'unu tahsil edebilirken Türkiye'deki oran yüzde 30'u aşacak.
TMSF Başkanı, en büyük proje olarak önlerinde duran Telsim'in satışının tamamlanacağı görüşünde. Tabii bu arada, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi merkezli Rosamara isimli şirketin, "Telsim'e, 2003'te 730 milyon dolar borç vermiştik. Dolar bazında yıllık yüzde 135 faizle geri istiyoruz" girişimi bir garip hal yaratmış. Gerek TMSF gerekse Ankara, ÇEAŞ ve Kepez'in hakim ortağı gibi ortaya çıkan Libananco'dan sonra şimdi de Rosamara ile uğraşacağa benziyor.
