Anayasa Mahkemesi seçimlerini, iki dönemdir başkanlık görevini yürüten Zühtü Arslan 8 oyla yeniden kazandı.
Gizli yapılmış bir oylama olduğu için elbette AYM'nin 15 üyesinin kime oy verdiği konusundaki her yorum spekülasyona girer.
Görüyorsunuz işte..
Ortalığı ayağa kaldıran muhalefet cephesinin AYM seçimleriyle ilgili iddia ettiği her şey de boşa çıktı... Söylediklerinin aksine, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın atadığı tüm AYM üyeleri, İrfan Fidan'a oy vermedi. Erdoğan, Yüksek Mahkeme'ye 7 üye atamıştı. Fidan ise sadece 5 oy aldı. 2 oy alan 3. aday Kadir Özkaya'nın yarışa girmesinin Zühtü Arslan lehine işlediği de ortada.
Burada asıl üzerinde durulması gereken, Cumhurbaşkanı Erdoğan döneminde atanan İrfan Fidan'ın başkanlığa seçilmesi halinde Anayasa Mahkemesi'nin "siyasallaşacağına" yönelik propaganda yürüten muhalefet cephesinin Arslan coşkusu.
Erdoğan döneminde atanan Fidan kazanırsa AYM için "Beştepe hukuk bürosuna döner" diyenlerin eski Cumhurbaşkanı Abdullah Gül döneminde atanan Arslan ipi göğüsleyince bayram etmesi sizce de ilginç değil mi?
Sanki seçimi 6'lı Masa'nın adayı kazanmış havasındalar.
"AYM'ye kayyum atıyorlar" uyarılarının, 12 yıllık görev süresinin bitmesine 1.5 yıl kaldığı için seçimlerde yeniden aday olmayacağını açıklayan Zühtü Arslan'ın son anda adaylığa ikna edilmesinde etkili olup olmadığını bilemeyiz... Ama Arslan'ın seçilmesiyle muhalefette oluşan zafer havasına bakılırsa, AYM'nin önümüzdeki bir buçuk yılından "beklentilerinin" yüksek olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz.
Kısa bir süre önce 8'e karşı 7 oyla HDP'nin hesaplarına tedbir konulması kararı alan ve geçen hafta HDP'nin "kapatma davasının seçim sonrasına bırakılması" talebini reddeden Yüksek Mahkeme'nin önünde seçim öncesi başka kritik bir dava yok...
Anlaşılan AYM'den yakın vadeli bekledikleri, bağımsız aday formülüyle 6'lı Masa'nın insicamını bozan HDP davasıyla ilgili bir "sürpriz".
***
AKŞENER SÖZLERİNİN ÇARPITILMASINDAN MEMNUN GİBİ
Meral Akşener dün Meclis kürsüsünden "Bu mücadele kapris ve inada kurban edilemez" dedi.
CHP medyasındaki yorumlara bakıyorum, evlere şenlik. "Akşener'in sözlerinin muhatabı Erdoğan" diyen bile var.
İşin garibi Meral Hanım da sözlerinin çarpıtılmasından memnun görünüyor.
***
AKLIN YOLU BİR
Cumhurbaşkanı Erdoğan, aşağıdaki çıkışıyla Finlandiya'ya adaylık meselesini İsveç'ten bağımsız yürütüme konusunda bir yol göstermişti:
"İsveç boşuna uğraşma, sen benim mukaddes kitabım Kuran'ın yakılmasına, yırtılmasına ve senin koruma görevlilerinle birlikte bunun yapılmasına müsaade ettiğin sürece biz sizin NATO'ya girmenize evet demeyiz. Finlandiya konusunda bakışımız olumludur" dedi.
Finlandiya Başbakanı Sanna Marin dün "İsveç'le aynı anda NATO'ya katılmaya kararlıyız" açıklamasını yaptı.
Peki Finlandiyalılar ne diyor?
Meslektaşımız Özcan Tikit'in aktardığı ankete göre Finlerin yüzde 53'ü "İsveç'i beklemeden NATO'ya katılalım" demiş. "İsveç ile birlikte olsun" diyenlerin oranı yüzde 28!
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısı, Finlandiya kamuoyunda başbakanları Marin'den daha çok taraftar bulmuşa benziyor.