Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MELİH ALTINOK

Özgür Bey yaşıyor musunuz?

Sesli dinlemek için tıklayınız.

Geçenlerde TBMM'de basın toplantısı düzenleyen CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel pürtelaş bir şeyler anlatıyordu.
Evet, biliyoruz, Özel yerinde duramayan bir karakter. Hiperaktif.
Bütün tartışmalarda hep en önde. AK Parti'ye bir şey denecekse mutlaka en önce o gözünü yumuyor, ağzını açıyor.
Ama bu sefer bir başkaydı... Kendisinden "Özgür Özel" diye bahsetmeye başlayan grup başkanvekili, konuşmasından sonra elim bir suikast girişimine maruz kalabileceğinden bahsediyordu:



"Yarın burada Süleyman Soylu'nun cevap vermesi gereken, cevap vermekten kaçamayacağı, yine kimyasının bozulacağı bir dosya açıklanacak. Böyle açıklamalar bu dönemlerde riskli. Kamuoyu merak etmesin. Özgür Özel yarın o dosyayı açıklayamayacak bir durumda olursa, o dosyayı açıklayacak en az üç arkadaşıma daha birer örneğini teslim ettim. Bu dönemlerde bir gün sonra bir şey açıklayacağım demenin nasıl bir riskinin olduğunun hepimiz farkındayız. Ama bu korku iklimine teslim olmayız."
Sonra ne mi oldu?
Ne olacak?..
Tıpkı "Geleceğim, bekle dedi, gitti.. Ben beklemedim, o da gelmedi. Ölüm gibi bir şey oldu.. Ama kimse ölmedi" diyen Özdemir Asaf'ın anlattığı gibi oldu...
Özel trollerle ilgili kimsenin ilgisini çekmeyen ifşalar yaptı. CHP'liler dahil kimse dönüp bakmadı. Allah uzun ömür versin, Özgür Bey de yaşıyor işte...
Tabii buna yaşamak denirse.
Öyle ya, kur kur kur, vesvese yap nereye kadar sayın vekil?
Söyleyeceğiniz varsa söylersiniz, koskoca ana muhalefetin sözcüsüsünüz, kim size ne yapabilir?
Twitter'da fazla vakit geçiriyor olabilir misiniz?
Hep gündemde kalmak için bünyenize bu kadar yüklenmeye değer mi?
Baksanıza paranoyalar falan, belli ki kaldırmıyor artık.
İnanın seçmenleriniz de sıkıldı.

***


GÖRÜLMEYECEK GİBİ DEĞİL Kİ
Küresel risk uzmanı Dr. Wolfango Piccoli'nin DW'ye verdiği röportajdaki şu satırbaşları, muhalefete dair çizdiğimiz manzaranın dışarıdan bile görülecek kadar net olduğunun göstergesi değil mi:
Muhalefet umut vermiyor, kendisi de zaten hayal gücünden, umuttan yoksun. Zaman geçtikçe, aslında altılı masayı oluşturanlar, tek hedeflerinin sadece Erdoğan'la mücadele olduğu izlenimini güçlendiriyorlar. Bu kazandırabilecek bir strateji değil.



(Kılıçdaroğlu'nun aralıkta açıkladığı ekonomi vizyon belgesiyle ilgili) Bırakın bizi, iç kamuoyunda bile etkili olmadı, yankı bulmadı. Bugün İstanbul'da bir gezintiye çıksak, insanlara Kılıçdaroğlu'nun açıkladıklarını sorsak hatırlayan çıkacağını düşünmüyorum.
Türkiye'de yatırım yapmak isteyen yabancı iş çevrelerinin muhalefetten beklentisi, seçmenleri ikna etmesi. Ben bir yatırımcı olarak kazanma ihtimalleri olmadığını görüyorsam neden ne yapacaklarını merak edeyim?
Piccoli mevzuya o kadar hâkim ki, "Kanımca Davutoğlu'nun kendine atfettiği değer ve önem, Erdoğan'ın kendine atfettiğinden de çok" tespitiyle de son noktayı koyuyor.

***


BBC'YE BİR HALLER OLMUŞ AMA
Pandemide DSÖ'nün resmi tezlerini propaganda seviyesinde destekleyen küresel ana akım medya, gazeteciliği hatırlamaya başlıyor.
Aşağıdaki haber, pandemide komplo terorisyeni diye mahkûm edilip sansürlenen bilim adamlarına mikrofon uzatmaya sonunda cesaret eden BBC'den:



"Kardiyolog, aşırı kardiyovasküler
ölümlere muhtemelen katkıda bulunan faktörün Kovid mRNA aşısı olduğunu ve bir soruşturmaya kadar piyasaya sürülmesinin askıya alınması gerektiğini söylüyor."

Bu köşe yazısını aşağıdaki linke tıklayarak sesli bir şekilde dinleyebilirsiniz

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA