Türkiye'nin en iyi haber sitesi
MELİH ALTINOK

Neresinden baksan zorlama...

Sesli dinlemek için tıklayınız.

Mahkemenin İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu hakkında verdiği ceza neresinden bakarsanız zorlama görünüyor.
Öncelikle İmamoğlu'nun cezaya konu olan "ahmak" şeklindeki hakareti, YSK üyelerine mi yoksa seçim dönemi polemiğe girdiği Süleyman Soylu'ya cevaben mi söylediği net şekilde kanıtlanamıyor.



Kaldı ki "ahmak", seçim dönemindeki siyasi polemiklerde tolere edilemeyecek, dahası siyasi yasak gerekçesi sayılacak bir hakaret değil. Meclis'teki, ekranlardaki, gazetelerdeki, sosyal medyadaki daha ağır küfürleri, tehdidi ve iftirayı eleştiri sınırlarında sayan yargımızın hassasiyeti izaha muhtaç değil mi?..
Hele ki hakkında karar verilen siyasetçi, birkaç ay sonraki seçimde olası adaylar arasındaysa.

***


SEVİNEN 'YANDAŞ' GÖRMEDİM
Biliyoruz, ideal olarak yargının kamuoyu algısı yönetmek gibi bir görevi ve sorumluluğu yok. Ama dünyanın neresinde olursa olsun böyle bir dava, sonuçları itibarıyla siyasetten ayrı değerlendirilmez. Mahkeme heyeti de uzayda yaşamıyor.
Bir defa şunu net olarak söyleyebilirim ki, şimdiye kadar İmamoğlu hakkındaki kararı alkışlayan tek bir AK Partiliye bile rastlamadım. Çünkü seçmen bu gelişmenin mağduriyet algısı yaratmak için çırpınan İmamoğlu'nun yelkenlerini dolduracağını düşünüyor.



Buna karşılık muhalefet ceza henüz kesinleşmemişken, istinaftan ve Yargıtay'dan dönme ihtimali de yüksekken kararı coşkuyla karşıladı.
Ankara'dan arabaya atlayıp Saraçhane'de kutlamalara başlayan İmamoğlu'nun yanına koşan Meral Akşener'in gün içindeki karelere yansıyan neşesi, coşkusu muhalefetin ruh hâlini çok iyi özetlemiyor mu?
Neticede muhalefet cephesinde yüzler gülüyor. Bir tek kişi haricinde...
Elbette, partiye davet edilmeyen Kemal Bey'den bahsediyorum.

***


İMAMOĞLU'NA DEĞİL OLSA OLSA KEMAL BEY'E OPERASYON
Tartışılan yargı kararının kimin, kimlerin işine yaradığı net biçimde ortada.
Yargı kararının Cumhurbaşkanı Erdoğan ve favori rakibi Kılıçdaroğlu yurtdışındayken gelmesini fırsat bilip evde "erken balkon partisi" tertipleyen İmamoğlu ve Meral Akşener havalarda.



İmamoğlu istediği rüzgârı hissediyor. Akşener de oyunu tırtıkladığı CHP'nin liderini daha da köşeye sıkıştırmış oldu. Altılı masada "oyun kurucu" pozisyonunu Kılıçdaroğlu'ndan kaptı.
Tarifeli uçakla gittiği Almanya'ya iner inmez programını iptal eden ve duruma el koymak üzere özel uçakla yurda dönen Kemal Bey, Canan Hanım'dan olan biteni, gelen gideni ayrıntılarıyla dinlemiştir mutlaka.

***


ERDOĞAN'IN HİKâYESİYLE ALAKASI YOK
Barış Yarkadaş, 15 gün önce, İmamoğlu'nun yakın çevresine, "Merak etmeyin, aralıkta cumhurbaşkanlığı adaylığının ibresi tamamen bana dönecek" dediğini yazmıştı.
Saraçhane'de otobüsün üzerinde kollarını sıvayan İmamoğlu'nun, "Bu yasak kararıyla umudum birken bin oldu" haykırışı da bence açıkça bir adaylık iddiası.



Ne var ki Erdoğan'ın siyasi hikâyesi ile kendi hayatı arasında benzerlikler kurmaya çalışan İmamoğlu, tartışılan yasak kararını biraz fazla abartıyor.
Zira hakkında verilen yargı kararı ne adaylık sürecine engel oluşturuyor ne de herhangi bir hak mahrumiyeti getiriyor. En iyi ihtimalle 2 yıl sonrasına dair bağlayıcılığı olacak bir yargı kararı bu. Çıkacak sonucun İmamoğlu'nun lehine olma ihtimali de mevcut.
Kısacası, davaların içeriği bir yana, İmamoğlu hakkındaki kararın Erdoğan'a 1998 yılında siyasi yasak getiren yargı süreciyle uzaktan yakından bir benzerliği yok
Kimse aklından çıkarmasın, seçmen mağdurun yanındadır ama kendisine mağduriyet arayanı da gözünden tanır.

Yasal Uyarı: Yayınlanan köşe yazısı/haberin tüm hakları Turkuvaz Medya Grubu’na aittir. Kaynak gösterilse veya habere aktif link verilse dahi köşe yazısı/haberin tamamı ya da bir bölümü kesinlikle kullanılamaz.
Ayrıntılar için lütfen tıklayın.
SON DAKİKA