GEMLİK
Dün Ankara'daki Türkiye'nin Yüzyılı programı dönüşü TOGG'un Bursa Gemlik'teki fabrikasının açılış törenine uğradım.
Öncelikle böylesine yoğun katılımlı ve yüksek güvenlikli bir organizasyonu sakin ve düzenli şekilde kotaran organizasyonu tebrik etmek lazım. Bu bile başlı başına TOGG projesinin profesyonel ellerde yürütüldüğünün göstergesi.
Hepi topu dört yıllık bir öyküsü olan TOGG'un iki yılda tamamlanan kampüsü de harika olmuş.
***
1960'larda üretimine başlanan ancak sabote edilen
Devrim otomobilinin tören salonunda
TOGG'la yan yana sergilenmesi aslında bütün hikâyeyi çok iyi özetliyor:
Evet,
Türkiye koparıldığı otomobil teknolojisi yarışına yarım asır sonra tekrar geri döndü.
Peki bu adım niçin önemli? ABD'de ve Avrupa ülkelerinde elektrikli araba alanında girişimler mevcutken TOGG ne anlam ifade ediyor.
Bu soruyu, fabrikada TOGG'un yazılım ortaklarına ve mühendislerine sordum. Öncelikle bu sürecin tıpkı otomobil fabrikalarında banda geçilmesi gibi bir devrim olduğunun ve TOGG'un bir
otomobil değil "cihaz" olduğunun altını özenle çiziyorlar. TOGG'u, tıpkı yeni nesil telefonlar gibi,
performansını kullanıcının deneyimlerinin şekillendirdiği, sürekli güncellenen akıllı bir cihaz olarak tarif ediyorlar. TOGG'un tasarım ve üretim sürecinde hayata geçirilen yerli ticari-teknolojik işbirliğinin, ARGE faaliyetlerinin Türkiye'nin ortak hazinesi olduğunu anlatıyorlar.
TOGG, Mart 2023'te Cumhuriyet'in 100. yılında satışa sunulacak. İnsanın aklına ister istemez ana muhalefet lideri
Kemal Kılıçdaroğlu'nun, TOGG projesi üzerine söyledikleri geliyor:
"Oturdular büyük gösteriler yaptılar, işadamları bir araya geldi, bakanlar, cumhurbaşkanları bir araya geldi, otomobil üretiyoruz dediler..
Nerde?"
Belli ki Kemal Bey de bu
sözlerini hatırladığı için açılışı
29 Ekim Cumhuriyet
Bayramı'na denk getirilen
TOGG fabrikasının davetini
geri çevirdi.
Zira
"Nerde" dediği TOGG son haliyle oradaydı!
***
Kılıçdaroğlu'nun bu sözlerini bir siyasetçinin polemik refleksiyle izah etmek mümkün değil. Aslında bu tavır, az gelişmişliğin nasıl sürekli kılındığının bir göstergesi. Türkiye'ye layık görülen
"Az gelişmiş tarım ülkesi" rolünün siyaset kurumu tarafından nasıl içselleştirildiğinin öyküsünü tekrarlamanın anlamı yok.
Çünkü her siyasi görüşten vatandaşın şimdiden kafasında modelini seçtiği TOGG birkaç ay sonra yollarda olacak.
Erdoğan bir sözünü daha tutmuş olacak, bir hayal gerçekleşecek.
Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanı
Kılıçdaroğlu'na dair akılda kalansa, yukarıda bahsettiğim
öğrenilmiş çaresizlik tiradı olacak.