15 Temmuz'da katledilen 252 şehidi ağzına almayan, o gece yaralananları, sakat kalanları da umursamayan Kılıçdaroğlu'nun gündemi darbeden yargılanan askeri öğrenciler.
FETÖ davalarında erler, şoförler, o gece silahı teslim eden binlerce asker, askeri öğrenci yargılamalarda suçsuz oldukları için beraat etti. Ne var ki Kılıçdaroğlu, içeride darbeden yatan kimseyi bırakmamaya, çıkanları da "kahraman" ilan etmeye kararlı görünüyor.
Herkesin davası kendine diyeceğim de...
Ne yazık ki, Kılıçdaroğlu Yüksek Yargı'dan kendisini sevindirecek haberler de alıyor.
Son olarak darbeye katıldıkları için yargılanan askeri okul öğrencilerinden 55'ine ceza, 66'sına beraat verildi.
Ne kadar da dengeli bir karar!
Neyse...
Kemal Bey de mahkemenin kararı üzerine zafer kazanmış edasıyla, beraat eden askeri öğrencilerden birini ailesiyle birlikte ağırladı. Kılıçdaroğlu'nun sahip çıktığı FETÖ iltisaklı askeri öğrencinin annesi de "mesajını" CHP Genel Başkanı aracılığıyla tüm Türkiye'ye duyurdu:
"Ben Fetullah Gülen'i tanımadığım için ben teröristtir diyemem. Benim komşularım oldu birçok bu cemaatten arkadaşlarım oldu, ben tertemiz insanlar olduklarını düşünüyorum. Bu insanların terörist olabileceğini düşünmüyorum."
Hepsi de tam 15 Temmuz'un arifesine denk gelen bu gelişmeleri, soluğu yurtdışında alan askeri okul öğrencilerinin konuştuğu "Mavi Otobüs" isimli belgeselin piyasaya sürülmesi izledi.
Denk gelmişsinizdir... Günlerdir Adem Yavuz Arslan'ından Banu Güven'ine pek çok kişi sosyal medyada bu belgesele övgüler düzüyor.
Tesadüfün böylesi.
Henüz isimleriyle partileşmeyen, seçimlere vekâleten katılacak olan FETÖ'cüler dert etmesinler...
CHP eksikliklerini hiç hissettirmiyor.
***
OTOBÜSTE GAZOZLARINA HAP MI ATMIŞLAR?
Bu Mavi Otobüs belgeselinde ne anlatılıyor?
Sonda söyleyeceğimi şimdi yazayım...
Baştan sona sahtekârlık.
Hiçbir şeyden haberleri yokmuş gibi konuşan askeri okul öğrencileri, bildiğimiz badem bıyıklı yeni yağlı pilav yemiş dudaklı FETÖ'cülere benzemeyen tiplerden özenle seçilmiş.
Onlar da kendilerine bilgi verilmeden silahlandırılarak bindirildikleri otobüslerde oturur oturmaz derin bir uykuya daldıklarını ve bir anda kalabalıkların içinde uyandıklarını falan anlatıyorlar.
Saatlerce ne olduğunu, halkın kendilerine niye tepki gösterdiğini anlayamadıklarını söylüyorlar.
"Bu alıklıkla askeri okul sınavlarını nasıl kazanmışlar acaba?" diye düşünebilirsiniz ama bir dakika...
Belli ki gazozlarına şap yerine hap da atılmış!
Öyle ya... Darbe 23.00'ten itibaren her yerde ilan edilmeye başlandı. Tüm kanallar Cumhurbaşkanı'ndan kuvvet komutanlarına kadar herkesin uyarılarını ekranlardan düşürmedi. Sosyal medya yıkılıyordu.
Öğrenci denilerek çocuk muamelesi yapılan ancak eline silah verilen bu eşek kadar adamların hiçbirinde akıllı akılsız, tek bir telefon yok muydu yani?
50 kişilik otobüslerden hiçbirinde anında uykuya dalmayan, telefonuna bakan, Twitter'a giren, Instagram'a dalan, ailesi tarafından aranan tek bir öğrenci de mi olmadı?
Gerçekten bu saçmalığa mı inanmamızı istiyorsunuz?
Ayrıca mahkeme kayıtlarında, bu kişilerin otobüslere isim isim okunarak alındığına, komutanlarının da nereye, ne için gittiklerini söylediklerine şahitlik eden askeri okul öğrencileri var.
Tabii, belgeselde o gece gişelerde, köprülerde 40 sivilin ve polisin öldürüldüğü noktalarda çatışmaya giren askeri okul öğrencilerinden hiç bahsedilmiyor.
Belli ki onları bir türlü uyku tutmamış!
Haklarında FETÖ'yle iltisaklı oldukları için tonla delil sunulan ve sahada yakalanan ancak darbeye katılamadan halk tarafından paketlenen bu "ana guzularının" ağzından 1.5 saatlik belgesel boyunca tek bir kez FETÖ lafının çıkmaması da büyük bir özenin sonucu olsa gerek.
Yiyenlere afiyet olsun.