Geçtiğimiz gün 39 yaşındaki bir kişi Meclis önünde üzerine benzin dökerek kendisini yakmaya çalıştı.
İnşaat işçisi olduğunu ve geçim sıkıntısı çektiğini söyleyen S.A.'nın durumu iyi. Kafasının sol tarafında yanık olduğu belirtiliyor.
Ancak bu olayın ardından açıklama yapan ana muhalefet lideri için aynı şeyi söyleyemeyiz. Kılıçdaroğlu'nun açıklamasına bakın siz de hak vereceksiniz:
"Dün TBMM'de bir kişi üzerine gaz yağı döktü ve ateşe verdi. Niye? Geçinemiyorum diye. Bir gencecik vatandaşımız üzerine akaryakıtı döküyor kibriti vuruyor. Gazetelerin birinci sayfasında bile yer almadı. O işçi kardeşime söyleyeyim Meclis'e niye geldin? Git Saray'ın önünde yak!"
Hakikaten olacak iş değil.
Muhalefetin işi, geçim sıkıntısı çektiğini söyleyen insanlara "kendinizi yakın" diye akıl vermek olabilir mi?
Anlaşılan o ki 2019'a dair zerre kadar umudu olmayan ve parti içi muhalefetten bunalan Kılıçdaroğlu siyasi intihara hazırlanıyor.
Ama yeterince cesareti olmadığı için bu işi vatandaşların kendisi yerine yapmasını istiyor.
Ne acıklı bir hal!
Geçmiş olsun.
***
Akşener daha ne yapsın?
İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'i sosyal medyada görenler eminim şaşırıyorlardır.
Neler neler yazıyor...
Esiyor, gürlüyor hakaret ediyor. Dilini, üslubunu bir siyasiye yakıştırmak mümkün değil. Hesabından adını çıkartsanız, FETÖ'cü bir trol olmadığına kimseyi inandıramazsınız.
Dün de "FETÖ'cüysem belge gösterin uleyn!" diye bağırıyordu.
Ancak ne yazık ki muhataplarından istediği tepkiyi alamıyor Akşener.
Kendisine ne cevap veren var, ne tepki gösteren, ne de ciddiye alan...
Sanırım günden güne hırçınlaşmasının sebebi de tam olarak bu.
***
Kareyi yine Ara Güler yakaladı
Kendisi için düzenlenen vefa gecesinde konuşan usta sanatçı Ara Güler'in şu yorumu güne damgasını vurdu:
"Bugüne kadar kaç cumhurbaşkanı geçti bizden. Bir tanesi de kafa tutmadı ya kimseye. Yani onun o tarafı hoşuma gidiyor. Niye çekinsin ki biz devletiz be, Osmanlı'dan geliyoruz biz. Uygur yazılarını Moğolistan'da çektim. Bütün bunlar var. Onların nesi var? Zavallı Amerika'nın nesi var?"
Tabii ustanın bu çıkışı düne kadar kendisini yere göğe sığdıramayan çevreleri ayağa kaldırdı.
Bir anda Güler'in sanatını, ustalığını, değerini unutuverdiler... Hakaretlere soyundular.
İşte size, yaşadıkları coğrafyanın her ayrıntısından iliklerine kadar nefret eden sömürge aydını refleksinin en net resmi.
Ve bu enstantaneyi yakalamak da yine 89 yaşındaki ustaya nasip oldu.