Hafta sonu KADEM'in bir toplantısı için Gaziantep'teydim. Kentteki hangi esnafla konuşsam, Cizre ve Silopi'deki çatışmalar nedeniyle ticari hayatın ciddi şekilde etkilendiğini söylüyor.
Şöyle ki, büyük bir sanayi ve ticaret merkezi olan Antep'in yanı sıra bölgedeki kentlerin ekonomisi büyük oranda komşu ülkelerle yapılan ticarete bağlı. Ne var ki, Cizre ve Silopi'de PKK ile güvenlik güçleri arasındaki çatışmalar nedeniyle Habur Sınır Kapısı'ndan geçişler adeta durma noktasına gelmiş. Sınırın öte yakasında binlerce TIR'ın günlerdir beklemek zorunda kaldığı belirtiliyor.
Bu durum bir ayı aşkın süredir zor koşullarda ve hazırlıksız şekilde sınırın ötesinde bekleyen TIR şoförlerinin yanı sıra bölgedeki tüm tüccarları da etkiliyor. Yalnızca Türkiye'dekileri değil elbette.
Musul'daki bir müşterisinden 400 bin dolarlık alacağını hâlâ tahsil edemediğini söyleyen bir antepfıstığı toptancısı şunları anlatıyor: "Eğer bu durum biraz daha devam ederse, kentteki ticari hayat bitme noktasına gelecek. Herkes çok zor durumda. Bir iki ay içinde toplu iflaslar gelebilir."
Peki hükümet bu konuda ne yapıyor? TIR ve kamyonların Türkiye'den Irak'a geçişi iki ayrı kontrol noktasından yönetiliyor. Biri Cizre'ye yaklaşık 30 kilometre mesafede. Nakliye araçları 50'şerli olarak zırhlı korumalar eşliğinde yola çıkartılıyor. Bu esnada da şehir merkezinin çevresinden dolanan yeni yol kullanılıyor.
Ardından zırhlı araçların korumasındaki TIR konvoyları Silopi girişindeki ikinci noktaya ulaşıyor. Burada yine güvenlik koşullarına göre konvoy Habur Sınır Kapısı'na ulaştırılıyor.
Sınırdan geçmek için her gün binlerce TIR'ın yola çıktığı düşünülürse sınırdaki 20 kilometreyi bulan kuyruğun nedeni de daha iyi anlaşılıyor.
Bilgi aldığım yetkililer, TIR şoförlerinin güvenliği sağlamak için ciddi bir performans sergilediklerini anlatıyor. Bugüne değin PKK'nın TIR'lara yönelik pek çok saldırısının bertaraf edildiğini ancak bu olağanüstü tedbirler nedeniyle sınırdaki trafik akışının ister istemez ağırlaştığını anlatıyorlar. Kısa sürede durumun normale döneceğini de eklemeyi unutmuyorlar.
Birkaç gündür Sınır kapısından geçişine izin verilen TIR'ların sayısı daha da artmış, ancak elbette ki yeterli değil.
Tüm bu sorunların üzerine, Bağdat'taki merkezi hükümetin baskılarıyla Iraklı tüccarların Türkiye'den gelen mallara yönelik fiili ambargosu da eklenince tablo daha da kötüleşiyor.
Hükümetin, Cizre ve Silopi'deki teröristlerin temizlenip hayatın normale dönmesini beklerken birtakım tedbirler alması şart. Başta TIR ve kamyon şoförleri başta olmak üzere, bölgedeki tüm esnafa yönelik geçici destek paketleri hazırlanması gerekiyor. Yoksa ödenecek ekonomik bedelin faturası hakikaten ağır olacak gibi.