Dünkü yazımda "Atatürk'ü babam gibi severim" dedim diye it kopuk takımı bana saldırmış.
Bunların içinde Meral Akşener'in yancısı gazinocu mu çakma mafya bozuntusu mu ne idüğü belirsiz GBT'si kalın kriminal bir tip de varmış...
***
Ulan hıyarlar bu benim yeni bir cümlem değil, tam 8 sene önce 15 Kasım 2009'da Habertürk gazetesine manşet olan röportajımın başlığıdır. Ben her zaman bu çizgideydim.
Evet, Atatürk'ü babam gibi severim ama yeri gelince babamı da en ağır dille ben tenkit ederim. Akıl ve bilim bunu gerektirir. Ama babama olan sevgim de değişmez...
***
Atatürk'ü sizin gibi gazino mafyalarına ve çetecilere mi bırakacağımızı sandınız hanzolar? Gazi Hazretleri sizin gibi gazino dümbelekçilerinden ancak Valeria Ellanskaia gibi Rus dansözleri getirip kulübünüzde oynatmanızı isterdi. Yoksa siz kimsiniz de benim gibi yedi sülalesi Atatürkçü olduğu bilinen ve Atatürk'ün hayatını nerdeyse gün gün bilen adama Atatürk konusunda ahkâm keseceksiniz?
Fazıl Say iyi bilir benim ailemi.
Atatürkçülüğün bu zonta gazinoculara kalmasına Fazıl'ın da üzüldüğünü zannediyorum.
Üzülmüyorsa yanlış yapar...
***
Bugün bu cahil maganda takımı yüzünden Atatürkçülük/ Kemalizm bir din haline gelmiş vaziyette oysa bu anormal durum en başta yoktu. Dönemin Atatürkçüleri de insan olarak
Mustafa Kemal'i dramları ve trajedileriyle yer yer eleştirel dille yazarlardı...
***
Ben Atatürkçü bir ailenin oğlu olarak bu eserleri lise yıllarımda okuyarak gerçek bir insan olarak Mustafa Kemal'i tanımıştım...
***
Şevket Süreyya'nın üç ciltlik Tek Adam'ını, Falih Rıfkı'nın Çankaya'sını ikişer kez baştan sona o dönem okumuştum.
Hâlâ da bu eserleri çok severim...
***
Kesin iddiam şudur ki bu Atatürkçü klasik eserleri gerçekten okumuş hiç kimse bugünkü dinsel anlamıyla Atatürkçü veya Kemalist olamaz...
***
Bugünkü Atatürkçülüğün kaynağı Genelkurmay'ın 27 Mayıs'tan ve 12 Eylül'den sonra yazdırdığı beyinsizce Atatürkçülük kitaplarıdır.Orada "
Atatürk'ün görüşleri ve direktifleri" diye uluhiyet iddiasında hurafevi ve dinsel eserler yazdırdılar...
***
Sadece Tek Adam ve Çankaya değil, Yakup Kadri'nin Atatürk ve Ankara adlı eserleriyle Mustafa Kemal'in şahsi sekreteri Hasan Rıza Soyak'ın iki ciltlik Atatürk'ten Hatıralar adlı eserini okuyan biri de bugünkü anlamıyla tapınmacı Atatürkçü olamaz...
***
Bu eserler Atatürk tarafından çok sevilen ve Atatürk'ü hep derin bir gönül bağıyla sevmiş, Kemalist çizgiye hep bağlı kalmış isimler tarafından yazılmış yapıtlardır...
***
Objektif ve tarafsız bir Atatürk portresinin arayışında olma meselesini de bir yana bırakıyorum. Sadece bu gerçek Atatürkçü eserler bile okunsa Atatürk yeryüzüne iner, normalleşir ama bu cahil hırbo takımı bu eserlerdeki leziz Türkçeyi bile anlayamaz...